Ana harcama grupları itibariyle 2017 yılı Kasım ayında endekste yer alan gruplardan, gıda ve alkolsüz içeceklerde %2,11, ulaştırmada %2,01, çeşitli mal ve hizmetlerde %1,84 ve konutta %1,25 artış gerçekleşti.
EN AZ ARTIŞ ALKOL VE TÜTÜN
Ana harcama grupları itibariyle 2017 yılı Kasım ayında endekste düşüş gösteren grup olmadı. Ana harcama gruplarından alkollü içecekler ve tütün %0,01 ile en az artış gösteren grup oldu.
Yıllık en fazla artış %18,56 ile ulaştırma grubunda gerçekleşti
TÜFE’de, bir önceki yılın aynı ayına göre gıda ve alkolsüz içecekler %15,78, çeşitli mal ve hizmetler %13,39, ev eşyası %12,85 ve sağlık %12,38 ile artışın yüksek olduğu diğer ana harcama gruplarıdır.
EN YÜKSEK ARTIŞ ŞANLIURFA VE DİYARBAKIR
İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması (İBBS) 2. Düzey’de bulunan 26 bölge içinde, bir önceki yılın Aralık ayına göre en yüksek artış %12,33 ile TR63 (Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye) ve TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari) bölgelerinde, bir önceki yılın aynı ayına göre en yüksek artış %14,38 ile TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari) bölgesinde ve on iki aylık ortalamalara göre en yüksek artış %12,42 ile TR81 (Zonguldak, Karabük, Bartın) bölgesinde gerçekleşti.
Kasım 2017’de endekste kapsanan 414 maddeden; 47 maddenin ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 295 maddenin ortalama fiyatlarında artış, 72 maddenin ortalama fiyatlarında ise düşüş gerçekleşti.
'ARALIKTA TERS YÖNDE DÜZELME OLACAKTIR'
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabı üzerinden kasım ayı enflasyon verisini değerlendirdi.
"Enflasyondaki yükseliş daha çok gıda fiyatlarından kaynaklanmakta" diyen Şimşek, "Kasım ayı yıllık enflasyondaki 1,08 puanlık artışın 0,52 puanı işlenmemiş gıdadan geliyor. Sebze fiyatlarındaki dönemsel faktörlerden kaynaklanan geçici bir etki var. Aralıkta ters yönde düzeltmesi olacaktır" ifadelerini kullandı.
1/2 Enflasyondaki yükseliş daha çok gıda fiyatlarından kaynaklanmakta. Kasım ayı yıllık enflasyondaki 1,08 puanlık artışın 0,52 puanı işlenmemiş gıdadan geliyor. Sebze fiyatlarındaki dönemsel faktörlerden kaynaklanan geçici bir etki var. Aralık’ta ters yönde düzeltmesi olacaktır. pic.twitter.com/j5JiL7c8q0
— Mehmet Simsek (@memetsimsek) 4 Aralık 2017
Gıda Komitesinin bu tarz oynaklıklara kalıcı çözüm üretmeyi amaçladığını bildiren Şimşek, "Gerekli tedbirleri aldık, almaya devam edeceğiz. Enflasyonda aralık ayından itibaren kalıcı bir düşüş süreci başlayacaktır. Hükümetimiz bu amaç için gereken desteği vermeye devam edecek" diye konuştu.
1/2 Enflasyondaki yükseliş daha çok gıda fiyatlarından kaynaklanmakta. Kasım ayı yıllık enflasyondaki 1,08 puanlık artışın 0,52 puanı işlenmemiş gıdadan geliyor. Sebze fiyatlarındaki dönemsel faktörlerden kaynaklanan geçici bir etki var. Aralık’ta ters yönde düzeltmesi olacaktır. pic.twitter.com/j5JiL7c8q0
— Mehmet Simsek (@memetsimsek) 4 Aralık 2017
'EN YÜKSEK RAKAMLARLA KARŞI KARŞIYAYIZ'
Açıklanan enflasyon rakamları hakkında değerlendirmelerde bulunana Özyeğin Üniversitesi İşletme Fakültesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ümit Özlale, "2003 yılında açıklanmaya başlanan 2003=100 bazlı serinin en yüksek TÜFE ve çekirdek enflasyon rakamları ile karşı karşıyayız." dedi.
'YÜZDE 11.50 CİVARINDA KAPANIR'
"Zaten yüksek olan aylık beklentilerin de aşılmasıyla TÜFE %13’e dayanırken orta ve uzun dönemli enflasyon eğilimlerini daha iyi yansıtan çekirdek enflasyon da %12’yi aştı." açıklamasında bulunan Özlale, "Enflasyonu arttıran olağan şüpheliler ise aynı: kurdan fiyatlara geçişkenlik ve geçen ayki düşüşe rağmen yeniden sert bir yükseliş gösteren gıda fiyatları. Bu gidişle 2017’yi %11.50 civarında bir yıllık enflasyonu ile kapatacağız gibi duruyor." ifadelerini kullandı.
"2018 ÖNGÖRÜLERİMİZ GÜÇLENDİ"
"Bu açıklanan rakamlar 2018 para politikası için önceki öngörülerimizi daha da güçlendiriyor." diyen Özlale, "Bu seviyede seyreden döviz kurlarının etkisiyle ÜFE’nin son dokuz yılın en yüksek seviyesine (%17.3) ulaşması maliyet artışlarından dolayı 2018’in ikinci yarısına kadar enflasyonda bir rahatlama olmayacağı sinyalini veriyor. Bir süre daha çift hanelerde dolaşması muhtemel enflasyon rakamlarına bütün dünyada güçlenen faiz sinyalleri ve Türkiye için algılanan risk primini eklersek TCMB’nin üzerindeki faiz baskısı daha da hissedilir olacak. Üstelik bu sefer 14 Aralık’ta toplanacak olan Para Politikası Kurulu’nun fonlamanın bir kısmını geç likidite penceresine kaydırarak “günü kurtarma” ihtimali de yok çünkü zaten fonlamanın tamamını buradan yapmaya başladı." açıklamasında bulundu.
