Yapılan çalışmaya göre, geçtiğimiz yıl 650 milyar dolar olarak hesaplanan ticari gayrimenkul yatırımları bu yıl 700 milyar dolar seviyesine çıkacak.

Dünya ekonomisindeki belirsizlik ortamı ve küresel terör, hemen her sektörü olduğu gibi ticari gayrimenkul yatırımlarını da olumsuz etkiledi. Hem Türkiye’de, hem de dünyada oldukça dinamik bir seyir izleyen ve uluslararası yatırımcının ‘güvenilir limanı’ olarak nitelendirilen ticari gayrimenkul yatırımları, küresel anlamdaki tüm olumsuzluklardan ‘kısmen’ etkilenerek bu yıl geçtiğimiz iki yılın aksine dünya genelinde artış gösterecek. JLL’nin yaptığı araştırmaya göre ticari gayrimenkul yatırımları 2017’de 50 milyar dolarlık bir artış kaydederek 700 milyar dolara ulaşacak.

Yeni yatırımcılar, yeni sermaye akışı


JLL Global Sermaye Piyasaları Direktörü David Green Morgan, ticari gayrimenkul özelinde, küresel sermaye akışının yeni oyuncularının Çin, Tayvan ve Malezya olduğu söyledi. Morgan’a göre sektörün küresel anlamdaki yeni oyuncuları, büyük resmin önemli bir parçası ancak ticari gayrimenkul yatırımları konusunda yıllardır aksiyon alan sermayedarlar halen yeni pazarlar ve yeni yatırım arayışında. David Morgan’a göre, yeni oyuncuların katılımı ile birlikte küresel ticari gayrimenkul sektörü aralıksız büyümesini sürdürecek.

Ticari gayrimenkule Çin damgası


JLL’nin yaptığı araştırmaya göre küresel ticari gayrimenkul sektörünün yeni büyük oyuncusu Çin. 2016’nın üçüncü çeyreğinde en fazla Amerikan ticari gayrimenkul hissesi satın alan Çin’in şu anda dünyada yeni gayrimenkul yatırımları arayışında olduğu ifade ediliyor.

JLL’ye göre küresel ticari gayrimenkul sektörü son 10 yıldır aralıksız büyümesini sürdürüyor, ancak büyüklük ve işlem hacmi anlamında bono piyasalarının ve dünya borsalarının halen gerisinde. JLL’ye göre sektörün daha fazla ivme kazanmasının önündeki tek engel ise ‘şeffaflık’.

New York zirvede


Yapılan çalışmaya göre, Amerika Birleşik Devletleri küresel gayrimenkul sektörünün en büyük oyuncusu. New York, Amerika’da ve dünya piyasasında lider durumda. Avrupa gayrimenkul pazarında ise işlem hacimleri baz alındığında Londra ve Paris öne çıkıyor. Stockholm, Viyana, Brüksel ve Dublin ise yüksek hacimli ticari gayrimenkul yatırımlarının yapıldığı yeni şehirler olarak göze çarpıyor.

Şehirlerin gün geçtikçe daha rekabetçi hale gelmeleri ile birlikte, küresel anlamda yatırımcıların radarına giren şehirlerin sayısı da gün geçtikçe artıyor. Uzmanlara göre, İstanbul’un bu şehirlerin arasında ön plana çıkarak küresel ticari gayrimenkul yatırımlarından daha fazla pay alabilmesi için hali hazırda 44’üncü sırada bulunduğu Global Gayrimenkul Şeffaflık Endeksi sıralamasında üst sıralara çıkması ve rekabet gücünü artırması gerekiyor.