Kocaeli'de yaşayan Fatih Tuna Erciyas isimli bir vatandaş, Ankara'da bulunan kızını İstanbul'a getirmek için hızlı trenden kendine gidiş-dönüş, ona da Ankara'dan İstanbul'a tek yön gidiş bileti almak istedi. Bunun için Gebze Hızlı Tren İstasyonu'na gelen Erciyas hayatının şokunu yaşadı. Buradaki gişe görevlisi sistem gereği "Bayan, erkeğin yanına oturamaz" diyerek kızının ancak 'erkek' olarak kayıt edilip aynı koltukta yolculuğun mümkün olabileceğini belirtti. Gişe görevlisi ayrıca bu 'erkek bileti' uygulamasının da kendisini 'suçlu durumuna' düşüreceğini belirterek "Bu riski göze alamam" dedi. Duruma çok şaşırdığını belirten Erciyas, görevliye "Bu nasıl uygulama" diye sorması üzerine ise kendisine "İslam dini bunu kabul etmiyor" yanıtı verildiğini savundu.

Erciyas kızı ile ayrı koltuklarda yolculuk yapmak zorunda kaldı. Erciyas kızı ile ayrı koltuklarda yolculuk yapmak zorunda kaldı.

"AYRI AYRI YOLCULUK YAPACAĞIZ"


Yaşadıklarını Sözcü'ye anlatan Erciyas, "Kızımla ayrı ayrı yerlerden bilet alabildim, düşünebiliyor musunuz? Hâlâ şaşkın durumdayım. Olayın şoku ile bileti satın aldım. Ben ayrı koltukta, o ayrı koltukta... Öz kızımla ayrı yerlerde yolculuk yapacağım" diye konuştu.

Olayın şokunu atlatınca TCDD'nin müşteri hizmetlerini aradığını belirten Erciyas, "Bana 'Burada bay ve bayana eş dahi olsalar yan yana koltuklarda bilet verilmiyor ama size yanlış aksettirilmiş. Bunun dinle bir ilgisi yok, sistemle alakalı bir durum' dendi. Ben gidiş-dönüş bileti aldığım için kızım yanımda oturamazmış. Eğer Ankara'dan tek yön alsaymışım o zaman oturabilirmişiz. Ama bilet ayrı ayrı kesildiği için bu gibi durumda yan yana kesilemiyormuş. Bayanlar yanında erkek yolcu istemediği için otomatikman böyle bir uygulama getirilmiş. Bu kişi kim olursa olsun değişmezmiş" diye konuştu.

PEKİ 18 YAŞINDAN KÜÇÜK BİRİSİNE NASIL BİLET SATILIYOR?


Erciyas "Hadi tüm bu saçmalığı anlıyorum da 18 yaşından küçük birisine peki o zaman nasıl tek bilet satılabiliyor? Bu uluslararası mevzuata da aykırı. Konunun takipçisi olacağım" dedi.

Erciyas yaşadıklarını sosyal medya hesabından da paylaştı. Erciyas yaşadıklarını sosyal medya hesabından da paylaştı.


Yaşadıklarını daha sonra sosyal medya hesabında anlatan Erciyas şu paylaşımda bulundu: "Yüksek Hızlı Tren'den bilet alacağım. Ankara'dan kızımı alıp İstanbul'a getirmek için. 9 yaşındaki öz kızım babasının yanında oturamazmış!.. Bak bak!.. 'Eee niye' diyorum, 'Bayan erkeğin yanına oturamaz' diyorlar. 'E ama o benim kızım, bu nasıl bir uygulama' diyorum, 'İslam dini bunu kabul etmiyor' diye bir cevap alıyorum..
Vah ki ne Vah !.. Böyle bir sistem hiçbir dinde olmamalı!  Biri beni dürtsün de uyanayım bu kabustan. Küçük bir kız cocuğu babasının yanına oturamıyor; ben artık hiçbir şey demiyorum!"

TCDD'DEN AÇIKLAMA GELDİ


İddialarla ilgili TCDD Taşımacılık AŞ Genel Müdürlüğünden yazılı bir açıklama geldi. Açıklamada olayın iddia edildiği gibi gerçekleşmediği belirtildi ve 'harem-selamlık' uygulama için de 'sadece trenlerde değil, otobüslerde de var' savunması geldi.

İşte o açıklama; "Öncelikle, haberlerde yer alan;  gişe görevlimizin adı geçen yolcuya “Bayan erkeğin yanına oturamaz. İslam dini bunu kabul etmiyor” şeklindeki bir gerekçe ile baba ve kızı için yan yan bilet vermediği şeklindeki iddialar tamamen gerçek dışıdır. Baba ve kızı için yan yana bilet verilememesi yarıyıl tatili nedeniyle trenlerimizdeki yoğunluktan kaynaklanmıştır. Bu durum bilet satışı sırasında yolcumuza açıklanmış ve kendisi tarafından da kabul edilmiştir.  Şöyle ki;  iddiada bulunan yolcumuz,  18.01.2017 tarihinde saat 10.30 sıralarında kendisi ve kızı için 22.01.2017 tarih ve saat 6.40’ ta hareket edecek Ankara-İstanbul YHT’ye bilet almak için Gebze gişemize gelmiş, gişe görevlimiz yarıyıl tatilinde oluşan yoğunluk nedeniyle trende yan yana yer olmadığını bildirmiş, yolcunun kabul etmesi üzerine aynı vagonda yan yana olmayan bilet satışı gerçekleştirilmiştir.  Bu bilet satışı da tüm bilet satışlarımızda olduğu gibi  “Bilet Satış Sistemi” kuralları çerçevesinde yapılmıştır: Bilet Satış Sistemimiz, yolcularımızdan gelen talepler ve sosyo-kültürel olgular dikkate alınarak yapılandırılmıştır. Trendeki pulman koltuk kapasitesinin yüzde 10’u pozitif ayrımcılık yapılarak tek kişi seyahat eden bayanlara ayrılmaktadır. Bu uygulama demiryollarının yolcu taşımacılığına başladığı günden bu yana aynı şekildedir.  Diğer taraftan, tüm yolcu trenlerinde bulunan pulman tipi koltuklarda aynı anda yapılan satışlarda cinsiyetlere bakılmaksızın bilet verilmekte, ancak ayrı zamanlarda birbirinden bağımsız yapılan satışlarda bay yanına bay, bayan yanına bayan yolcu satışı yapılmaktadır. Ayrıca, interaktif satış kanallarımızdan (internet, mobil, çağrı merkezi) bilet alan yolcularımız,  vagon haritasını görüp, vagon ve yer seçerek seyahat edebilmektedir. Tüm yolcu trenlerimize yapılan satışlarda, “koltuk haritaları” kamuoyu ile paylaşılmakta ve istenildiği zaman da incelenebilmektedir. Bunun yanı sıra, ayrı zamanlarda birbirinden bağımsız yapılan bilet satışlarında bayan yanına bayan, bay yanına bay uygulaması sadece trenlerde uygulanmamakta, şehirlerarası otobüs firmaları da bayan yanına bayan bilet satış sistemini uygulamaktadır."

FOTO:İHA/Arşiv FOTO:İHA/Arşiv

SİSTEM NASIL İŞLİYOR?


Peki daha önce de gündeme gelen TCDD'deki 'harem-selamlık' uygulama nasıl işliyor?
TCDD'nin trenlerindeki mevcut uygulamaya göre bilet sistemi 'erkekler' ve 'kadınlar' olarak ikiye ayrılıyor. Örneğin bir erkek, trenden kendine bir kişilik bilet aldığında oradaki 'ikili' koltuk otomatik olarak 'erkek bölümü' haline geliyor. Kadınlar için de aynısı geçerli. Mesela bir kadın yolcu vagondan yer almak istediğinde; tüm kadın ikili koltuklar dolu ise (bir erkek koltuk boş olmasına rağmen) yolcuya bilet satışı yapılmıyor.

NEDEN ÇOCUĞUYLA YOLCULUK YAPAMADI?


Harem-selamlık bu sistem, son olayda olduğu gibi, trajikomik olaylara da sebebiyet veriyor. Baba biletini 'ayrı' kestirdiği için sonradan bilet aldığı kızı sistem tarafından otomatik olarak 'kadın yolcu' statüsüne geçiyor ve babasının yanına oturulmasına izin vermiyor.

CHP HAREKETE GEÇTİ KONU MECLİS GÜNDEMİNE TAŞINDI


Öte yandan iddialarla ilgili CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu da  Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Sayın Ahmet Arslan tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle Meclis'e sonu önergesi verdi.

Önergede şu ifadelere yer verildi;

Hızlı Tren İstasyonu'nda 9 yaşındaki kızını alıp İstanbul'a getirmek için bilet almak isteyen Fatih Tuna Erciyas'a gişedeki bilet satış görevlisinin 'Bayan erkeğin yanına oturamaz' diyerek karşı çıktığı ve 'İslam dini bunu kabul etmiyor' dediği iddialarına yönelik haberler basına yansımıştır. Daha önce de Ankara-Konya seferini yapan hızlı trenlerde ve yolcu bekleme salonlarında anons öncesi, “Ding-dong” sesi duyulup ardından anonsa geçilirken, bazı yolcuların, “Bu ses, kiliselerdeki çan sesini hatırlatıyor. Kaldırılsın” diyerek şikayette bulunduklarının bildirildiği, hattı işleten TCDD’nin talep üzerine sesi kaldırıp sadece insan sesi kullanmaya başladığı haberleri de basına yansımıştı.

Bu bağlamda;
1.    Hızlı Tren İstasyonu'nda 9 yaşındaki kızını alıp İstanbul'a getirmek için bilet almak isteyen Fatih Tuna Erciyas'a gişedeki bilet satış görevlisinin 'Bayan erkeğin yanına oturamaz' diyerek karşı çıktığı ve 'İslam dini bunu kabul etmiyor' dediği iddiaları doğru mudur?

2.    İddialar ile ilgili olarak inceleme ve soruşturma başlatılmış mıdır ya da başlatılacak mıdır? Başlatılmışsa, güncel akıbeti nedir?

3.    İddialar doğru ise, 9 yaşındaki kızını alıp İstanbul'a getirmek için bilet almak isteyen Fatih Tuna Erciyas'a 'Bayan erkeğin yanına oturamaz' diyerek karşı çıkan ve 'İslam dini bunu kabul etmiyor' diyen gişedeki bilet satış görevlisi açığa alınacak mıdır?

4.    Gişedeki bilet satış görevlilerine ya da diğer personele bu tür söylemler ile ilgili olarak verilen bir talimat olduğu iddiası doğru mudur?

5.    İddia doğru ise, bu tür bir talimat kim ya da kimler tarafından hangi gerekçelerle verilmiştir?

6.    Bir babanın 9 yaşındaki kızı ile yan yana seyahat etmek istemesinin gişedeki bilet satış görevlisini bu kadar rahatsız etmesinin sebebi nedir?

7.    Kara, hava, deniz ve TCDD ile ulaşımda Türkiye genelinde illere göre toplam kaç sözlü ve fiziksel taciz olayı yaşanmıştır? Yaşanan olaylar ile ilgili yapılan işlemler nelerdir? Bu yaşanan olaylarda sorumluluğu tespit edilen kaç personel hakkında ne tür işlemler yapılmıştır?