RÖPORTAJ: Nil SOYSAL

Rahmi Turan’a katılıyorum. Bu kitap bugüne kadar basılmış tüm fıkra kitaplarının en iyisi. Bu konu asla tartışma götürmez. Ama bu kitabı bir fıkra kitabına indirgemek de bence büyük haksızlık olur. Bu kitap bizim neslin unuttuğu, yeni neslin hiç bilmediği siyasetin gülen yüzünü de gözler önüne seriyor… Bence bu kitabı ilk önce siyasiler okumalı!

‘FAZLA YAKLAŞMA BİLET YANAR’

- Süleyman Demirel fıkraları kitapta çok önemli bir yer tutuyor. Sizi en çok güldüren fıkrası hangisiydi?

Rahmetli Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel bir fıkra anlatma üstadı idi. Biz gazeteciler onun etrafını sarardık. Siyasi olayları ustalıkla bir fıkraya bağlar ve bizi kahkahalarla güldürürdü. Demirel’in fıkralarının hepsi güzeldir. Bir ayırım yapmak zor. Ancak size Demirel’in ana muhalefet lideri olduğu dönemde bana anlattığı fıkrayı nakledeyim. Bu fıkrayı ne yazık ki kitaba koymamışım. Sanırım ikinci baskıya koyarız.

Ankara’da, Anadolu Kulübü’nde Demirel, İsmet Sezgin, Kemal Kınacı ve ben bir öğle yemeği yiyorduk. İsmet Sezgin: “Beyefendi, ülkede ahlâk çökmüş. Ben Aydın’dan Ankara’ya karayolu ile geldim. Hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısından fuhuş akıl almaz boyutlara ulaştı. Yollar, müşteri bekleyen kadınlarla doluydu” dedi.

Demirel’in yüzünde acı bir tebessüm belirdi: “Evet” dedi “Enflasyon ahlâkı yok eder, fuhuşu artırır. Bu da Sayın Özal’ın memlekete acı bir armağanıdır. Bakın size bir fıkra anlatayım:

Evin kızı, son zamanlarda pahalı ayakkabılar ve elbiseler giymeye başlayınca annesi merak edip sormuş: “Kızım, bunları almak için parayı nereden buluyorsun?

Kız “Piyango bileti alıyorum anneciğim. Biletime ikramiye çıkıyor.” demiş. Birkaç gün geçmiş… Karlı, soğuk bir gün… Kız eve gelmiş. Üşüdüğü için bacaklarını açıp sobaya iyice yaklaşmış.

Annesi telaş içinde:

“Aman kızım” demiş “Ateşe fazla yaklaşma, biletin yanacak!”

Nil Soysal’ın sorularını yanıtlayan Turan, siyasetteki gerginliğe dikkat çekti. Rahmi Turan, “Bence erken seçim ihtimali yüzde 99. Zamanı 2018 sonbaharı olabilir” dedi. Nil Soysal’ın sorularını yanıtlayan Turan, siyasetteki gerginliğe dikkat çekti. Rahmi Turan, “Bence erken seçim ihtimali yüzde 99. Zamanı 2018 sonbaharı olabilir” dedi.


‘ERKEN SEÇİM KAÇINILMAZ'

- Demirel’in fıkraları, Erdal İnönü’nün esprileri… Buradan baktığımızda, yakın tarihimizin en hoşgörülü ve mizahi yönü en güçlü lideri kimdi?

Mizahi yönü en güçlü iki lider Demirel ve Erdal İnönü idi. Fakat fıkra anlatma üstadı Demirel’di. O kadar güzel anlatırdı, ses tonu ve vurguları o kadar güçlü olurdu ki, anlattığı en basit fıkralar bile dinleyenleri kahkaha ile güldürürdü. Erdal İnönü ise çok zekiydi. Ayak üstü yaptığı esprilerle karşısındakileri ustaca “ti”ye alırdı.

- Bugünün siyasilerine baktığınızda ne görüyorsunuz peki? Mizahi yönünün güçlü olduğunu düşündüğünüz isimler var mı?

Bugün de esprili siyasilerimiz var elbette ama daha Süleyman Demirel ve Erdal İnönü’nün seviyesine ulaşamadılar.

- Türkiye siyasetteki bu gerginliği 2019’a kadar taşıyabilir mi? Yoksa erken seçim kapıda mı?

Bence erken seçim ihtimali yüzde 99. AKP iktidarı her geçen gün biraz daha yıpranıyor. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, partisinin patinaj yaptığını görüyor. Anketler, yeni kurulan İYİ Parti’ye AKP’den oy kaymaları olduğunu gösteriyor. Meral Akşener’in İYİ Parti’si hızlı bir büyüme sürecine girerse, erken seçim kaçınılmaz olacak. Zamanı 2018 yılının sonbaharı olabilir.

‘ÜLKÜCÜLER HAZMEDEMİYOR'

- Seçim barajı tartışmalarını ve Bahçeli’nin çıkışını nasıl değerlendiriyorsunuz?

İYİ Parti’nin kuruluşu MHP’yi 7 şiddetinde bir deprem gibi sarstı. Sayın Devlet Bahçeli şimdi koltuğunu kurtarmak için dört elle iktidar partisine sarıldı. Seçim barajı çok aşağıya çekilmezse MHP kesinlikle yüzde 10’luk barajı aşamaz ve Meclis dışında kalır. MHP’nin bu üzücü duruma gelmesi Devlet Bahçeli’nin peş peşe yaptığı büyük hataların ve sürekli iktidara destek olmasının sonucudur. Koca parti iktidarın stepnesi haline geldi. Gerçek ülkücüler bu durumu hazmedemiyor.

- İYİ Parti dengeleri değiştirir mi?

Değiştirdi bile… Halen Meclis’te 5 milletvekili var. Bu yakın bir gelecekte önce 15’e, sonra 20’ye çıkabilir. O zaman İYİ Parti Meclis’te grup da kurar. İYİ Parti’nin seçimde yüzde 15 ile yüzde 20 arasında bir oy alacağını düşünüyorum. Eğer Meral Akşener ve arkadaşları bazı teknik ve psikolojik hatalar yapmazlarsa genel seçimlerde alacakları oy oranı yüzde 20’yi aşabilir. İYİ Parti, Türk siyasetindeki tüm dengeleri değiştireceğe benziyor. CHP ve İYİ Parti’nin toplamı AKP’yi geçecek gibi…

Cumhurbaşkanı ve Başbakanlardan Dinlediğim Muhteşem Fıkralar adlı kitabı SÖZCÜ Kitabevi (0 212 948 22 78) ve TOKER Yayınları’ndan (0 212 601 00 35, tokeryayinlari@tokeryayinlari.com) temin edebilirsiniz. Cumhurbaşkanı ve Başbakanlardan Dinlediğim Muhteşem Fıkralar adlı kitabı SÖZCÜ Kitabevi (0 212 948 22 78) ve TOKER Yayınları’ndan (0 212 601 00 35, tokeryayinlari@tokeryayinlari.com) temin edebilirsiniz.

Burak Akbay’a FETÖ’CÜ demek dünyanın en büyük iftirasıdır


- SÖZCÜ Davası ile ilgili öngörünüz nedir? İfadeye gelmeyen Fehmi Koru’nun “Yazımın SÖZCÜ davasında kanıt olmasından rahatsızım” şeklindeki sözlerini nasıl yorumladınız?

Ben adaletin yerini bulacağına ve hiçbir geçerli delile dayanmayan davanın düşeceğine inanıyorum. Burak Akbay, benim oğlumdan bir yaş büyüktür. 1970’li yıllarda Ertuğrul Akbay ile Günaydın Gazetesi’nde çalışıyorduk. 1971 yılında oğlu Burak’ın doğduğu günü, okul hayatını, İsviçre’deki tahsil yıllarını çok iyi hatırlıyorum. Burak Akbay, Atatürkçü ve Cumhuriyet ilkelerine bağlı bir genç olarak yetişmiştir. Ona FETÖ’cü demek dünyanın en büyük iftirasıdır. Bu gerçeğin mutlaka kabul edileceğini düşünüyorum. Fehmi Koru’nun “Yazımın SÖZCÜ davasında kanıt olmasından rahatsızım” şeklindeki sözleri bence yazdıklarından duyduğu pişmanlığı ve duyduğu vicdan azabını gösteriyor.

Usta gazeteci Rahmi Turan 1 yılda 3 kitap çıkardı. Usta gazeteci Rahmi Turan 1 yılda 3 kitap çıkardı.


AŞK DA VAR HEYECAN DA...

- Bir yıl içinde üçüncü kitaba imza atıp adeta bir rekor kırdınız. Sırada yeni bir kitap var mı?

Evet var… Müthiş bir kitap üzerinde çalışıyorum. Büyük bir bölümünü yazdım. Bitmek üzere… Sanıyorum en güzel kitabım bu olacak.
Hakkâri, Türkiye içinde bambaşka bir dünyadır. Güzeldir, tatlıdır, hırçındır, vahşidir, ölümcüldür. Orada akıllara durgunluk veren müthiş olaylar yaşanır. Silahların patlamadığı gün yok gibidir. Her gün tetikler çekilir, tabancalar patlar, ölenler olur. Silahların olduğu yerde aşk da vardır, heyecan da, kahramanlık da… Benim hayatımın bir yılı o vahşi dağlarda geçti. Yedeksubay Teğmen’dim. Sınırda, emrimdeki 40 er, 2 çavuş ve 2 Onbaşı ile görev yapıyordum. Bir yıl içinde başımdan bir ömre yetecek kadar serüven geçti. O vahşi bölgenin içler acısı yoksulluğunu gördüm, iyi kalpli insanların çektiği çilelere, büyük aşklara, kan davalarına, rüşvet ve yolsuzluklara tanık oldum. Aradan 56 yıl geçti. Bölgede değişen fazla bir şey yok. Sadece eşkıya ve kaçakçılar gitti, yerlerine teröristler geldi, halkı ezen yumruklar değişti! Roman tadında müthiş anılar… Merhametin olmadığı başka bir dünya! İşte, yazmakta olduğum yeni kitapta bunları anlatıyorum. Bitmesine çok az kaldı.