Bitkilerle tedavi yani fitoterapi, vatandaşların son zamanlarda ilaç kullanmamak için çokça rağbet ettiği bir tedavi türü. Bu tedavilerle ile ilgili ise özellikle internette ve televizyonda pek çok bilgi yayılıyor. Bu bilgilerin doğruluğu ile ilgili yapılan sorgulamalar bir yana Mısır Çarşısı'ndan ve aktarlardan aldığımız bitkilerin doğru olduğundan nasıl emin olacağız?

Milliyet'ten Gürkan Akgüneş, Üsküdar Üniversitesi'nde fitoterapi dersleri veren Doğal Tıp Uzmanı Şaduman Karaca'yla birlikte çarşı, aktar dolaşarak yaptıkları alışverişin sonuçlarını paylaştılar. Mısır Çarşısı'na, toptancılara ve aktarlara gidip 7 bitki aldıklarını ve aldıkları bu bitkilere incelediklerinde şoke olduklarını aktaran Akgüneş, bu araştırmalarını Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Fitoterapi ve Farmakognozi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada'nın da desteklediğini aktarıyor. Yeşilada daha önce buna benzer çalışmalar yaptıklarını ancak tepkilerden çekindikleri için yayınlamadıklarını söylüyor.

OĞULOTU YERİNE SÜS BİTKİSİ SATIYORLAR

ogulotu

Şaduman Karaca'yla birlikte kentin en ünlü bitki ve baharat çarşısı olan Mısır Çarşısı'ndan ve İstanbul'daki muhtelif aktarlardan fitoterapide kullanmak üzere bitki alışverişi yaptıklarını aktaran Akgüneş, Mısır Çarşısı'ndan oğulotu olarak da bilinen Melisa (Melissa Officinialis) satın aldıklarını söylüuyor. Ancak Karaca, paketli ürünü alarak laboratuvarda incelediklerinde aslında ürünün, Melisa değil Limon Çalısı (Aloysia triphylla) olduğunu fark ettiklerini aktarıyor.

PİYASADAKİ BİTKİLERİN ANCAK YÜZDE 1'İ DOĞRU

Karaca, Melisa'nın çoğunlukla sakinleştirici ve rahatlatıcı etkisi nedeniyle kullanıldığını ve limon çalısına göre çok daha kuvvetli bir bitki olduğunu anlatırken, limon çalısının aslında bir süs bitkisi olduğunu söylüyor. Karaca, çok iyi bilinen aktarlarda bile oğulotu yerine limon çalısının satıldığını ve üstelik televizyonlarda fitoterapist olarak programlara katılanların bile, melisa olarak gösterdiği bitkinin limon çalısı olduğunun farkında bile olmadıklarını söylüyor. Karaca, "Şu an piyasadaki bitkilerin etken madde değer analizleri yapılsa tahmin ediyorum ki, aktarlarda satılan ürünlerin sadece yüzde 1'i satışta kalır" diyor.

Karaca, Mısır Çarşısı'ndan aldıkları Tıbbi papatya'nın ise (matricaria recutita), Rumi papatya (matricaria nobile) çıktığını aktarıyor. Daha önce Karaca'nın aldığı tıbbi papatya ile Mısır Çarşısı'ndan aldıkları bitkiyi karşılaştırdıklarında şu sonuç çıkıyor: Tıbbi papatya el sürer sürmez dağılıyor ve çok keskin bir koku yayıyorken, diğer papatyada hiç koku olmaması ve çiçeğinin diğerine göre çok büyük olması dikkat çekiyor. Konu ile ilgili olarak Karaca, "Tıbbi papatya benim için en kutsal bitkilerden biri. Esas işlevi spazm çözücü etkisi. Rahim ve regl krampları gibi kramplar için kullanılması gerekir ve çok etkilidir. Ama televizyonlarda insanlara uykusuzluk için öneriliyor. Oysa ki hiç ilgisi yok. Uykusuzluk çeken bir insan bu öneriye kanıp gidip aktardan tıbbi papatya istiyor. Ama onu nasıl kullanacağıyla ilgili hiçbir bilgisi yok. Zaten aktardan aldığı da büyük olasılıkla rumi papatya oluyor. Uykusuzluk için onu kullanıyor ama bol bol yemek yemeye başlıyor. Çünkü o bitki iştah açıyor. Özellikle çocuklarda iştahsızlık varsa rumi papatya önerilir. Ama o kadar yanlış bilgilerle yanlış ürünler kullanılıyor ki şifa bulmak için bitkiye yönelen insanlar sağlıklarından olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor." şeklinde konuşuyor.

LAVANTADAKİ 'DELİRTEN' TEHLİKE

lavanta

Karaca, Mısır Çarşısı'ndan, biri kutuda diğeri tezgahta iki çeşit lavanta aldıklarını ve kapalı kutudakinin griye yakın rengi olduğunu aktarırken, diğerinin mora yakın olduğunu belirtiyor. Karaca bu tip lavantayı şöyle analiz ediyor: Gölgede kurutulanın rengi mora yakın. Bunu süs için evlere koku vermesi amacıyla satıyorlar. Piyasada böylesini bulmak özellikle aktarlarda pek mümkün değil ama asıl doğru olan ve kullanılması gerekeni bu. Rengi mora yakın olan ve keskin bir kokusu olan lavantadan 100 birim etki alınıyorsa diğerinden ya 1 birim ya da güneşe aşırı maruziyetten dolayı zararlı hale gelecek. Çünkü güneşte kurutulması kanserojen etki yaratıyor."

"ÇOCUKLARINIZA KOKLATMAYIN"

Karaciğer detoksu için önerilen lavantanın, çok tehlikeli olabileceğine vurgu yapan Karaca, "Lavanta sinirleri aşırı şekilde uyaran bir etken maddeye sahip. Karaciğer yağlanmasına karşı aşırı kullanımı insanı delirtebilir. Çayını bile önermem ben. Biz daha çok lavantanın aromatik etkisiyle çalışıyoruz. Lavanta zaten aromaterapinin çıkış noktası. Yara iyileştirici, iz kapatıcı bir etkisi var. Bazıları da 'Lavanta yağını çocuklarınıza verin, burun tıkanıklığının giderilmesine ve solunum yolunun rahatlamasına etkisi olur' diyor. Oysaki çok hassas bir şekilde kullanılmalı lavantanın gerçek uçucu yağı. Gerçek diyorum çünkü piyasada 10-20 liraya satanlar gerçek lavanta yağı değil. Gerçek yağı mesela 1 oda için kullandığınızda 1 damla yeterli. Bunu çocuklara verip koklayın demek, o çocukların sinir sistemlerinde istenmeyen etkilere neden olabilir. Lavantayı çok dikkatli kullamak gerekiyor. Sarı kantaron da aynı lavanta gibi yığınsal şekilde yanlış kullanılıyor. Oysa felce varan etkileri var.