Seyircinin korkularıyla ve sinirleriyle oynamak her filmin yüzde yüz başarabildiği bir şey değildir. ‘Testere’nin ilk filmde başardığı bu olmuştu. ‘Testere’nin akıllı katili John Kramer, kurbanlarını zaaflarına göre cezalandırarak bize kanlı ama ulvi mesajlar vermeyi amaçlayan bir sahte peygamber havasındaydı. Kanser hastalığı yüzünden ölüme mahkum olduğunu anladığında, zaafları yüzünden çevrelerine zarar veren kurbanlarına hayatın değerini oldukça kanlı bir şekilde anlatmakta kendisi.
Testere: Jigsaw Efsanesi (18+)
Yönetmen: Spierig Kardeşler
Oyuncular: Matt Passmore, Laura Vandervoort, Tobin Bell
Süre: 92 dakika
Ciddi bir handikap
Yedi yıldır yeni bir ‘Testere’ filmi çıkmıyordu karşımıza. Artık çoktan ölmüş bir serinin 8. filminin elbette ciddi bir handikapı var. Bu filmde de kötü insanlardan oluşan bir kurban listesi var. Hatta filmin en ‘insani’ karakteri üçüncü filmin sonunda ölmüş olan John Kramer’dan başkası değil neredeyse! Kramer’ın çeşitli kanlı tuzaklarına maruz kalan dört kişi hayatları için mücadele ederken dışarıda bir grup polis ve adli doktor da ölmüş olması gereken bir katilin sağa sola yeni cesetler bırakmasının anlamını çözmeye çalışıyorlar.
Yorgun düşmüş seri
‘Testere: Jigsaw Efsanesi’ için kötü bir film denemez ama çoktan yorgun düşmüş bir serinin tüm handikaplarını taşıyor. Kurbanların umutsuzca hayatta kalmaya çalışmalarını, nasıl sonuçlanacağından gayet emin bir şekilde izliyoruz. Tek merakımız nasıl parçalanarak ölecekleri! Bu da insanı rahatsız ediyor...
Yetişkin beyin...
Dedektif Halloran ve doktor Nelson’ı oynayan aktörlerin abartılı performansları akışı bozuyor... ‘Zamanın Ötesinde’ (Predestination) ile göz dolduran yönetmen kardeşler ise birkaç heyecanlı sahne yaratmayı başarmışlar. Kesin olan şu ki; tıpkı önceki filmlerinde olduğu gibi, sekizinci ‘Testere’ filmi de yine iyi bir mide, sakin bir sinir ve şiddet tahriklerine kapılmayan yetişkin bir beyin (!) istiyor.
