Sevgili okurlarım, sol gözümdeki rahatsızlığı çoğunuz biliyorsunuz. Ana damar tıkanması...
Ve anladığım kadarıyla kesin tedavisi olmayan bir durum.
Görme azalıyor, lazer ve göze yapılan iğnelerle bir süre geçici olarak düzeliyor, sonra ödem oluşunca görme bozukluğu yeniden başlıyor.
Tedavimi Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi’nde Prof. Dr. Gürsel Yılmaz’ın yaptığını da herhalde biliyorsunuz. Ona her şey için teşekkür borçluyum.
Epeydir denk gelmemiş, zaman bulamamış ve iğne olmamıştım.
Dün olma zamanı geldi, geç bile kalmıştım.
Bu durumda gözde yeniden ödem oluşmuş.

*  *  *

Gözün tam da içine yapılan iğnenin fazla bir acısı ve sıkıntısı yok ama insanı psikolojik olarak tedirgin ediyor.
İğne sonrasında göz bandajlanıyor ve bir günlüğüne tek göze kalıyorsunuz.
Dolayısıyla yazı yazmadan önce tek gözle okumak, hazırlık yapmak, bilgisayar kullanmak falan epeyce zor bir iş.
İşte bu yüzden bugünkü yazımı yazamadım.
(Bunları dün sabah hastaneye gidip iğne olmadan önce yazıyorum...)
Ve sizlerden bir gün için özür diliyorum.