“Bu memleketin toprakları üzerinde kanlarını döken kahramanlar, burada dost bir vatanın toprağındasınız.
Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz!
Sizler Mehmetçik’le yan yana, koyun koyunasınız.
Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar, gözyaşlarınızı dindiriniz.
Evlatlarınız artık bizim bağrımızdadır.
Huzur içinde ve rahat uyuyacaklardır.
Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.”

*  *  *

İnsan okurken bile duygulanıyor, tüyleri diken diken oluyor.
ANZAC askerleri için bu sözleri 1934 yılında söyleyen, Çanakkale Savaşları’nda onlarla göğüs göğüse çarpışan Mustafa Kemal Atatürk.
(ANZAC: Australian-New Zeland Army Corps…Avustralya ve Yeni Zelanda Ordu Birlikleri.)
Dünyada hiçbir komutan savaştığı ve yenilgiye uğrattığı düşman askerlerinden böyle söz etmemiştir.

*  *  *

1915 yılında Çanakkale Savaşları’nda, o daracık alanda iki tarafın toplam asker kaybı 300 bin’den fazla.
Karşımızda asıl savaşması gereken İngiltere idi. Oysa kara savaşlarında karşımızda, İngiliz ordusu yerine İngiltere’nin “Asker deposu” olan Avustralya ve Yeni Zelanda askerleri vardı.
Yenilgiden sonra tası tarağı toplayıp gitmek zorunda kalan onlar olmuştu.

*  *  *

O iki ülkenin tarihindeki ilk ve son savaş Çanakkale’dir. İsmini bile bilmedikleri bir ülkeye geldiler, kahramanca savaştılar ve çoğu toprağa düştü.
O yüzden Çanakkale’ye büyük önem verirler. Torunlarının binlercesi o nedenle her yıl savaş alanına ve dedelerinin mezarlarına gelip anma törenleri düzenler.

*  *  *

Atatürk’ün yukarıda vurguladığım duygu dolu sözleri, Anzak Koyu’nda büyük bir anıt kitabe üzerine kabartma harflerle yazılı idi.
Size iki fotoğraf sunuyorum.
İlki, kitabenin orijinal hali.
İkincisi ise bugünkü harabe durumu!

14szt05a_ist_ant_trb

*  *  *

Şimdi öne sürülen şu mazerete bakınız:
Efendim kitabenin bazı harfleri doğa koşulları nedeniyle yıpranmış!
Şimdi ihale açılmış, anıt kitabe yeniden yapılacakmış!
Ancak açıklanmayan, gizli tutulan bir husus daha var:
Kitabedeki Atatürk maskı ve bazı harfler, savaş alanlarını kendileri için piknik yerine dönüştüren insanlıktan yoksun Atatürk düşmanları tarafından çekiçle, taşla vurularak söküldü ve yok edildi.
Bu bölgeyi her yıl on binlerce yerli ve yabancı turist ziyaret ediyor.
Onların gözleri önünde sergilenen harabeyi gördünüz. Bu saygısızlığın daha fazlasını yazmaya elim varmıyor.
Utanıyorum.