Sevgili okurlarım, ülkemizin içinde bulunduğu koşullar malûm!.. Akla hayale gelmeyecek acayip olaylar yaşıyoruz.
Toplumun üzerinde korkunç bir iktidar baskısı var.
Hak, hukuk, adalet ve demokrasi rafa kaldırıldı.
Yargı ne yazık ki iktidarın emrine sokuldu. Anayasa ve yasalar paspas gibi çiğneniyor, adamına göre muamele yapılıyor.
Türkiye tek adam modeliyle yönetiliyor.
İşsizlik yoğun, ekonomi durgun, bütün kesimler büyük sıkıntı içerisinde.
Biz de her gün sizlere bu olumsuz tabloda neler olup bittiğini iletmek zorunda kalıyoruz.
Ben şahsen sıkıldım, sanırım siz de artık sıkılmışsınızdır.

*  *  *

Bugün Pazar... Bir tatil günü... Kendi kendime dedim ki “Bugün siyaset yazmayayım!..”
Bazı televizyon kanallarında sergilenen şu meşhur evlendirme rezaletlerine yine bir değineyim, bu rezillikleri bir kez daha gündeme getirmeye çalışayım.
İyice cıvıtan bu programlar konusunda RTÜK başta olmak üzere devletin ilgili kurumlarına vatandaşlar tarafından yapılan şikayet başvurularının sayısı on binleri geçti.
Geçti de, kim takar!..
Ben bunları üç kanalda izliyorum. Atv, Star ve Show.
Üçü de yandaş kanallar ve dolayısıyla üçü de AKP’nin RTÜK’ünün siyasi koruması altında.
Onlara dokunan yanar!

*  *  *

Bu programların korkunç boyutlara ulaşan reklam gelirleri var. O kadar ki, ağzı iyi laf yapan o uyanık sunucu kadınların günlük kazancı ortalama 60 bin lira.
Oraya sözde evlenmek için getirilen tiplerin çoğu paralı asker. Kanallar onlara maaş veriyor, bazılarının ev kirası ödeniyor, otel ve yeme içme giderleri karşılanıyor.
Ön sırada oturan ve her akşam bıktırırcasına karşımıza çıkarılıp kavga ettirilenlere özellikle
bakın, hepsi kanalın maaşlı elemanları!
Bir de arka veya yan sıralarda oturtulan ve kalabalık yaratan zavallı figüranlar var.
Oysa dönen dümenlerden ve bu tezgahtan haberi olmayan bazı saf vatandaşlar dışında hiç kimsenin evlenme niyeti falan yok.
Onların bütün amacı ekranda görünüp meşhur (!) olmak ve eğer mümkün olursa dizilerde falan küçük roller kapmak.

*  *  *

Her şey kurgu, her şey senaryo... Ağlamalar ve kavgalar dahil!
Maaşlı elemana senaryo veriliyor: “Şimdi sen Ayşe’ye aşık olacaksın, işler üç gün iyi gidecek, sonra kavga etmeye başlayacaksınız...”
Aynı şey kadına da söyleniyor: “Sen Ali ile büyük aşk yaşayacaksın ama sonra ailen onu istemeyecek. Kavganız ve pazarlıklar bir hafta sürecek...”
Bu kurguları daha çekici kılmak için Rusya, İran, Azerbaycan, Türkmenistan gibi ülkelerden eli yüzü düzgün kadın evlenme adayları getiriliyor, Roman kızlar toparlanıp stüdyoya getiriliyor.
Bazıları ayrıca uyarılıyor:
“Sen göbek atacaksın... Sen yanak yanağa dans edeceksin... Sen arabesk söyleyeceksin, bütün gücünle kavga edeceksin. Senaryomuz budur.”
Sunucu kadınlar tam bir profesyonel... İşin kurdu olmuşlar!
Kavgaları ve olacakları onlar yönetiyor, iki saat sonra neler olacağı da ekranda alt yazı olarak geçiliyor.

*  *  *

Kavgaları, sansür edilen küfürleri, karşılıklı hakaretleri bir görüp duysanız aklınız durur. Polis duysa o stüdyoları basar!..
Mahalle hamamından beter!
Katılanlar, hemen hepsi, kadınlı erkekli işsiz güçsüz, eğitimsiz ve cahil tipler.
Suratlarının ekranda birkaç dakika fazla görünmesi onlara yetiyor. Yeter ki ellerine verilen senaryoları iyi oynasınlar ve aldıkları maaşları hak etsinler.
O programlarda kimsenin evlenmeye ve evlendirilmeye niyeti yok... Her şey kurgu.
Öyle tipler var ki, bazıları iki-üç yıldan beri aynı programda kısmet (!) bekliyor.
Bunlar arada sırada kaybolup yıllık izne gidiyor, sonra aniden gelip birisine evlenme teklif ediyor. Böyle sahte bir aşk kurgulandığında program en az bir hafta dolgu malzemesi bulmuş oluyor.

*  *  *

Türkiye bu evlendirme programları kadar büyük bir rezalete önceki yıllarda hiç tanık olmamıştı.
Burada her türlü hokkabazlık, yalan, iftira, kavga dövüş, ne ararsanız var.
Hele o gençleri görüyorum, insanlar nasıl bu kadar onursuz olabilir!
Aynı anda iki erkeğe birden asılan genç kızlar, ablası yaşındaki kadına evlenme teklif eden 19 yaşındaki çocuklar, hepsi kurgu ama insanda biraz utanma olur.
Kadınların bazıları boşanmış, çocukları var.
İnsan çocuklarından utanır be!..

*  *  *

Şimdi rezillikler iyice ortaya çıkınca, bu programların müşterisi azaldı.
Dolayısıyla işleri artık kendi danışıklı dövüşçü profesyonel kadroları arasında, kapalı devre yürütüyorlar.
Sözde aşıklar, evlenme teklif edenler, kavga dövüş çıkaranlar hep aynı maaşlı katılımcılar arasından seçiliyor.
Göbek attırılan Roman kızları, arabesk söyletilen damat adayları (!), ihanete uğrayıp boynuzlanan gelin adayları (!), aynı kişiye asılan, iki kişiye birden aşık olan (!) kızlar ve oğlanlar da öyle...

*  *  *

İşin cılkı iyice çıktı. Artık yeni müşteri gelmiyor zira dışarıdaki herkes, oynanan oyunun ve her şeyin kurgu olduğunun farkına vardı.
Sunucu kadınlar iki kişiyi yakalıyor, büyük aşk pozlarında ekrana getirip her gün bıktırıcı bir biçimde konuşturuyor. Tam bir ortaokul müsameresi...
Bu atraksiyonu yutan yutuyor ama çoğunluk artık uyandı...
Ve sonucunda, toplumu böyle profesyonel yöntemlerle uyutmayı başaran sunucu kadınlar her gün (reklam gelirlerinden aldıkları payla) korkunç paralar
kazanıyor.
Bu ayın sonunda bu programlar yaz tatiline girecek.
Umarım RTÜK önümüzdeki yayın döneminde bunları kaldırmaya başarır da milletin böylesine kurgu ve ilkel senaryolarla daha fazla uyutulmasına izin vermez.