Türkiye ekonomide İspanya’yı geçmiş. İtalya’yı da yakalamak üzereymiş. Bunu Hürriyet’ten Ertuğrul Özkök, IMF’nin “Dünya Ekonomik Görünüm” raporundan görüp yazınca tasası bana düştü.
Hayır, ciddiye alan çıkıyor. Türkiye’nin ortalama okul okuma seviyesi 6.5 yıl olunca sorgulayan pek çıkmıyor. Bu ortalamanın altında kalan tam 45 il bulunuyor.
Okul okuma oranının en yüksek olduğu il Ankara’da bile bu süre 7.5 yıl... Yani ortaokul sondan terk... Çoğunluk ne söylesen inanır. Nitekim inanıyor.

* * *

Şimdi yazıyı İspanya ile Türkiye’yi karşılaştıran ekonomik verilere boğmaya gerek yok.
Hemen size rapordan bahsedeyim.
Yayımlanan rapora göre sadece İspanya’yı mı geçiyoruz? Tabii ki Hayır! İsveç, Norveç, İsviçre, Hollanda, Lüksemburg, Danimarka... Kısaca Almanya, İngiltere, Fransa ve İtalya dışında bütün Avrupa’yı geçiyoruz. Öylesine zenginleşmişiz.
Bizi geçenler arasında Çin, Hindistan, Endonezya, Rusya, Brezilya, Meksika var.

* * *

Hindistan’dan biraz bahsedeyim.
Hindistan... Bir milyar dört yüz milyon nüfusu ile 28 eyaletten oluşan, parlamenter demokrasi ile yönetilen bir cumhuriyet. Demokrasi dediğim de kâğıt üzerinde... Para olmayınca demokrasinin sadece adı oluyor.
Dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi... Yani Erdoğan’ın hayalini kurduğu ülke tanımına uyan bir ülke... Kalabalık ve ekonomisi büyük...
Yine de kimse çıkıp; “Dünyanın en büyük üçüncü ekonomisiyiz. Satın alma gücümüz göz kamaştırıyor, dünya bize gıpta ederek bakıyor” diyemiyor.
Ülkede yoksulluk felaket durumda. Çoğunluk sefil... Dünyada açık ara en çok yoksulun yaşadığı ülke... Okuryazarlık oranı çok düşük...

* * *

Açlık nedeniyle Hindistan’da her yıl milyonlar ölüyor. 100 milyonu aşkın Hintlinin nüfus kâğıdı bile yok. Sokaklar bildiğiniz umumi tuvalet. Yine de üçüncü büyük ekonomi.
Dünyanın En Zenginleri 2015 listesinde 90 Hintli zengin bulunuyor.
Demek ki neymiş? Kontrolsüz genişleme, hesapsız çoğalma, dengesiz büyüme kâğıt üzerinde kalıyormuş, fazla anlam taşımıyormuş.
Raporu öyle okursanız, Hindistan ekonomisinin Avrupa’nın her ekonomisinden daha büyük olduğu sonucu da çıkıyor. Onu nereye koyacağız?

* * *

Raporda Türkiye ile ilgili beklentiler de söz konusu... Ondan da bahsedelim biraz...
IMF, 2017 beklentilerinde Türkiye’ye kişi başı 25.776 dolar para biçmiş...
Satın alma gücü paritesi hokus pokusuna inanırsanız yıllık kişi başı 90 bin lira eder. Dört kişilik ailenin yıllık 360 bin harcama potansiyeli olur. Aile başına günde 1000 lira harcasak sorun teşkil etmez. Ona inanan buna da inanır!
Özkök’ün rapor deyip ciddiye aldığı sunum bunlardan ibaret. Bilmem daha fazla bir şey anlatmama gerek kaldı mı?