Ekonominin sihri sürdürülebilirlikte saklıdır. Verirsin gazı, saman alevi gibi parlarsın. Benzin bitince ne yapacaksın? Yayan kalacaksın.
Yılbaşından beri piyasa hareketlerinden yararlanmak isteyen yabancılar 4 milyar dolara yakın para sokmuş piyasalarımıza. Bildiğiniz sıcak para... Yüksek faizi gören gelmiş. Kalıcı sermaye yatırımı yok! Bu hep böyle devam eder mi? Sürdürülebilir değil...
Sadece mayıs ayında dış ticaret açığı 7.65 milyar dolar oldu. Her ay böyle gitse yıllık 90 milyar doların üzerinde sattığımızdan daha fazla mal alırız. Açığın büyük kısmını turizm ile kapıyorduk. Onun da durumu ortada. Nereye kadar böyle gideriz? Sürdürülebilir değil...

Geçici bir heves mi?

İktidar, referandum öncesi açılmadık paket bırakmadı. Piyasaya para mı sürmedi? Vergi affı mı çıkarmadı? Aldığı vergilerden mi vaz geçmedi? Haliyle bütçeyi tarumar etti. Sürdürülebilir mi? Öyle sanıyorlar ama bu yol çıkmaz. Devam edersek duvara çarparız.
Bankalara kredi verin talimatı geldi. Kefili devlet denildi. Oransal olarak 100 liralık mevduata karşı 150 lira kredi verildi. Yerli tasarruf havuzu nerdeyse tamamen krediye dönüştü. Bankalarda para bitti, şirketlerin kredi ihtiyacı bitmedi. İş, Merkez Bankası para bassın daha çok kredi verilsin noktasına geldi. Sürdürülebilir mi? Ekonomiyi batırmak istiyorsan neden olmasın?

Ömür boyu sürer mi?

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin kullandığı kredi rakamı 470 milyar lira civarında. Nasıl ödenecek bu para? Acelesi yok, ödenemeyeceğini önümüzdeki yıl göreceğiz. Bugün açıklanan rakamlardan yola çıkarsak KOBİ niteliğindeki 322 bin 806 işletmenin icralık olduğu görülüyor. Takipteki borç miktarı 23 milyar 508 milyon lira... Her bir KOBİ’nin ortalama 72 bin TL borcu var. Sürdürülemez ama fena süründürür.
Kamu, özel toplam dış borcumuz yaklaşık 420 milyar dolar... Cari açıkla beraber bir yılda çevirmemiz gereken para 200 milyar dolar. Merkez Bankası rezervi 80 milyar dolar... Doları düşürmeye çalışıyoruz ki borç ödenebilir hale gelsin. Şimdilik dünyadaki iyimser hava da bize yardımcı oluyor. Bu iyimserlik hiç bitmeyecek mi? Sürdürülebilir mi? Zor!

Ekonomi bu kadar kolay mı? 

Kalkınma Bakanlığı bizzat açıklamış; “Ülkemizde hâlihazırda uygulama sözleşmesi imzalanmış proje stoku büyüklüğü dikkate alındığında önümüzdeki yıllarda kamu-özel işbirliği projeleri için uzun vadeli fon kaynağı sıkıntısının yaşanabileceği öngörülmektedir” diyor. Yani Hazine kredisiyle ihaleyi verip, köprü, yol, hastane yaptırmanın limiti doldu. Fazlasının sürdürebilirliği var mı? Yok!
Üretmeden, tüketerek ve bunun için daha fazla borçlanarak büyümenin sonuna gelindi. Asıl önemlisi bu kafadaki yöneticilerin günübirlik kararları ile ülkeyi yönetmeyi sürdürebilirler mi? Özgürlükleri kısıp, muhalefeti baskı altında tutup, verilerle oynayıp, dini duyguları istismar ederek belki bir süre daha... Sonrası? Enkaz devraldık edebiyatı...