Yak fotoğraflamak beni her zaman mutlu etmiştir. İlkel çağlardan kalmış bir buzul çağ canlısına benzeyen bu heybetli, güçlü yaratıklar, Himalaya coğrafyasına ve yüksek dağlık bölgelere çok iyi uyum sağlamıştır ve çok yakışır. 22 yıl önce Everest’le başlayan yüksek irtifa dağcılığı hayatımda, bu coğrafyalara özgü yakları seyretmekten, fotoğraflamaktan, etrafımda varlıklarını hissetmekten her zaman çok keyif aldım. Yakları her zaman manzaranın ve coğrafyanın tamamlayıcısı gibi gördüm. Himalayalar yakları, yaklar da Himalayaları çağrıştırdı hep bana.

8

HİMALAYALARIN İŞ HAYVANI

Himalayaların eteklerinde kurulmuş irili ufaklı köylerin arasında uzanan inişli çıkışlı daracık patikalarda, sırtlarında dengeli bir şeklide her iki yanlarına yüklenmiş yükleriyle yukarıya tırmanan veya aşağıya inen yaklar, insana muhteşem manzarayı tamamlıyor hissi veriyor. Dev yamaçların dibindeki nehirlerin üzerinde kurulmuş büyük asma köprüler, yemyeşil ağaçlar, kuş sesleri, Budist manastırları, rota boyunca serpiştirilmiş değişik boylardaki Stupa’lar, daracık patikaların yanına kurulmuş küçük dağ evleri, yürüdükçe yavaş yavaş değişen manzaranın çok hoş görüntüleriyle birleşen yük taşıyan yaklar, bu coğrafyanın neden dünyanın en popüler trekking rotalarından biri olduğunu anlatıyor.

7

BECERİKLİ TIRMANICILAR

Yakların bazen yerlere kadar uzanan uzun ve sık tüylü kalın kürkü, yüksek dağların aşırı soğuk ortamında harika bir izolasyon sağlar. İri ve hantal görünümlü yapılarına rağmen, yüksek akciğer kapasiteleri ve çatal toynaklarıyla, zaman zaman iyice daralan patikalarda, dikleşen yamaçlarda, kayalık arazide bile şaşırtıcı şekilde, ağır yüklerine rağmen hiç zorlanmadan ilerlerler. Doğa bu hayvanları tam bu dağlar için yaratmış demekten alamaz insan kendisini.

YABANİ YAKLAR

Yaklar otçuldur. Diyetleri esas olarak ot ve sazlardan oluşur. Çeşitli bitkiler, kışlık çalılar, yosunlar ve likenler de tüketirler. Yüzlerce bireyden oluşan sürüler halinde yaşarlar. Büyük boynuzlarını derin karı eşeleyip alttaki bitkilere ulaşmak için kullanırlar. Asya bu hayvanların doğal yaşam alanı. Sayıları giderek azalan yabani yak popülasyonları Tibet, Çin, Hindistan, Nepal ve Bhutan’ın dağlık coğrafyalarında bulunur. Ancak aşırı avlanmadan ve insanın her yere erişiminden ve yaşam alanlarının daralmasından dolayı nüfusları giderek azalmaktadır.

6

EVEREST’TE iLK TÜRK KİTABIMDAN

Bütün sabah yakların yüklenmesiyle uğraşıyoruz, doğrusu Tibetli yak çobanları bu işin ustası olmuşlar. Önceden hazırlanan hurçları, varilleri son derece dengeli şekilde yaklara yükleyip sıkıca bağlıyorlar. Tibet’in sert iklimine dayanacak yapıya sahip bu uzun tüylü güçlü hayvanlar, yerleşik olarak bu irtifada yaşamını sürdürebilen tek evcil hayvan. Tibetlilerin yaşamında çok önemli bir yeri var. Etiyle, sütüyle, tüyleriyle, postuyla, kemikleriyle, gücüyle, kısacası her şeyiyle Tibetlinin yaşamını kolaylaştırıyor.