İçleri “evet doldurulmuş mühürsüz zarflar” nereden geldi, nasıl geldi, sandığa nasıl girdi; sandık başkanı, sandık kurulu üyeleri, dikkatli gözler, keskin bakışlar, hepsi namuslu insanlar “mühürsüz zarf ve içinde tamamı evet damgalı pusulalar” sandığa girerken niçin görmedi?
Göremezdi.
Gözler bağlanmış.
Bakışlar donuk.
Hile pusuya yatmıştı.
Yine de dürüst görevliler, Yüksek Seçim Kurulu’nu (YSK) daha günün ilk yarısında uyarmaya başladılar, “Zarflar mühürsüz” dediler. Yasada  “mühürsüz zarf, geçersiz sayılır” yazıyordu .
YSK, yasayı çiğnedi.
Geçerli saydı.

* * *

Üç gün önceden su başları tutulmuş;  “getir mühürlü zarfı al parayı” şebekeleri çalışmaya başlamıştı. Partinin gücü, paranın kuvveti, “makarna-bulgur torbası modelinin benzerini” sisteme koydu. Oylarını satmaya razı insanlara ulaşacak “getir mühürlü zarfı al parayı şebekesine ”  içinde evet damgalı oylar olan mühürsüz zarfları teslim etti.
Pazarlık şöyleydi:
Zarf başına 400 TL.
50 TL senin.
350 TL oyunu satanın.
Getir mühürlü zarfı.
Al parayı.
Böyle olması lazım.
Mühürsüz zarfın; seçim sandığı başındaki dürüst, namuslu, demokrasiye inanmış görevlilerin dikkatli bakışlarından ancak bu yolla kaçırılarak sandığa sokulması lazım. Oyunu satan seçmen, aldı mühürsüz zarfı koydu cebine, gitti pazar günü sandığa, sandık başkanından aldı mühürlü zarfı girdi paravanın arkasına,  koydu mühürlüyü cebine, çıkardı öbür cebinden mühürsüz zarfı, attı sandığa, getirdi mühürlü zarfı şebekenin başına ve aldı 350 lirayı çoluğuna çocuğuna ekmek parası yaptı.
Yeni Türkiye diyorlar.
Yeni dönem.
Yeni devran.
Yeni devranın ilk gerçeği.
Getir mühürlüyü al parayı.

* * *

BİR:
“Evet” ile “Hayır” arasında
1 milyon 300 bin fark var.
Mühürsüz zarflardan çıkan oylar
1 milyon 300 bininin üstündeyse...
İKİ:
Sandık numarası verilerek örnek gösterilen 2000’den fazla sandığın tamamında mühürsüz zarf kullanıldığı ve bu mühürsüz zarflardan çıkan oyların yüzde 100’ü “evet” damgalı çıkmışsa...
ÜÇ:
Mühürsüz zarfların çıktığı sandıklarda kullanılan oy,  1 milyon 672 bin 249 ise ve bu oyların yüzde 60.7’si “evet” çıkmışsa...
DÖRT:
“Tek adamın” istediği olsun diye demokratik gelişme açısından 150 yıl geriye gitmeyi kabullenen bu önemli oylamada  “seçim sandığı başkanlarına geçmişte zarfları, oyları, mühürleri,  seçmen listelerini, paravanları 2 gün önceden veriyorduk, bu referandumda  ise sadece 1 saat önceden saat 7’de verebildik, 8’de oy verme başladı, başkanlar yeterli hazırlık yapamadıkları için zarflar mühürsüz kaldı...” hikayeleri anlatılıyorsa....
Zarflar mühürsüz.
Vicdanlar mühürlüdür.
OKURA NOT: Yüksek Seçim Kurulu’nun “mühürlü vicdanlar” konusunda ne diyeceği merakla bekleniyordu. Bu yazı bitip, gazeteye yetişsin diye verildiğinde saat 17’ye 10 vardı ve Yüksek Seçim Kurulu Ankara’da henüz açıklamasını yapmamıştı.