Maliye Bakanlığı, 2017 Mart ayı Bütçe Gerçekleşmeleri Raporu’nu açıkladı. Bütçe, geçen yıl ocak-mart döneminde 46 milyon TL fazla vermişti. 2017 yılı ocak-mart döneminde ise, bütçe açığı 14.9 milyar TL olarak gerçekleşti. Bütçe açığı; geçen yıl mart ayında 6.5 milyar TL iken, Mart 2017’de 19.5 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.
Mart ayında bütçe gelirleri, bir önceki yılın Mart ayına göre yüzde 3 oranında azalırken, bütçe giderleri yüzde 25 oranında arttı. Bütçe giderlerinin bu denli artışının tek nedeni; hepimizin de bildiği gibi, referandum sürecinde hükümetin kesenin ağzını açmasıdır.

g1

2016 yılı mart ayında bütçe giderleri 46 milyar 838 milyon TL olarak gerçekleşmiş iken, 2017 yılının aynı ayında yüzde 25 oranında artarak 58 milyar 571 milyon TL olmuştur.

g22

2016 yılı Mart ayında bütçe gelirleri 40 milyar 269 milyon TL iken, 2017 yılının aynı ayında yüzde 3 oranında azalarak 39 milyar 59 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.
Vergi türleri itibarıyla, 2017 yılı mart ayı gerçekleşmelerine bakıldığında geçen yılın aynı ayına göre; Kurumlar Vergisi yüzde 71.2, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi yüzde 15.6, Özel Tüketim Vergisi yüzde 13.3, İthalden Alınan Katma Değer Vergisi yüzde 12.3, Damga Vergisi yüzde 10.3, Gelir Vergisi yüzde 10, Harçlar yüzde 9.1 ve diğer vergiler tahsilatı yüzde 11.8 artmışken, Dahilde Alınan Katma Değer Vergisi yüzde 33.1 oranında azalmıştır.
- Mali disipline gidince, elimizde hiçbir şey kalmıyor…
Son dört aydır, referandum rüzgarı içinde bir oraya bir buraya savrulduk. Bugün geldiğimiz noktada; potansiyelin çok altında büyüme hızı, yüzde 13 gibi oldukça yüksek bir işsizlik oranı, enflasyon ve faiz oranlarının yükselişi bir vakıa olarak önümüzde durmakta iken, mart ayı bütçe sonuçları ile beraber elimizde tutar dal olarak kalmış olan ve övündüğümüz mali disiplinin de referandum sandığına gömüldüğünü görmekteyiz.
Önümüzdeki dönemde zamlar, yüksek enflasyon, yüksek işsizlik oranları, yüksek faiz oranları ve şimdiye kadar hiç rastlanılmayan boyutta bir ekonomik kriz bizi bekliyor.