Bu sütunlarda siz değerli “Sözcü” okurları için, Türk Vergi Sistemi’nin aksayan yönlerini tespit ediyor ve düzeltilmesi için önerilerimizi sunuyoruz. İşimiz sadece eleştirmek değil, doğruları ortaya koyarak çözüme katkı sunmak.
Türk Vergi Sistemi, adaletsiz bir vergi türü olan dolaylı vergiler üzerine kurulmuştur. Günlük yaşamımızda en çok ödediğimiz dolaylı vergiler; KDV ve ÖTV olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu tür dolaylı vergilerde kişilerin mali güçleri gözetilmez, en zengin ve en yoksul aynı orandaki dolaylı vergiyi ödemek zorundadır. Ülkemizde, dolaylı vergiler üzerine kurulmuş vergi sistemini sürdürme ısrarı ve yüksek tutulan oranlar, vergi kayıp ve kaçağının çok yüksek boyutlara ulaşmasını sağlamıştır. Vergi oranını yükselterek daha çok vergi alacağını düşünmek doğru değildir.

Malumun ilanı…

Vergi Denetim Kurulu, 2016 yılı faaliyet raporunu yayımladı. Bu raporda yer alan 2016 yılı vergi inceleme sonuçlarını aşağıda tablo halinde bilgilerinize sunuyorum.

12szt09a_ist-izm-ant-ank-trb

Yukarıdaki tablo çok şey anlatıyor...…

- 2016 yılında vergi inceleme oranı % 1.96 olarak gerçekleşmiştir.
- 2016 yılında mükellef başına tarhı istenilen vergi tutarı 145.229 TL, mükellef başına kesilmesi önerilen ceza 319.258 TL olarak gerçekleşmiştir.
- Vergi müfettişleri toplam 122.245 adet vergi inceleme raporu düzenlemişler, bu raporların 69.125 adedi KDV, 3.089 adedi ise ÖTV’ye ilişkindir. Düzenlenen raporların % 60’ı, vergi oranlarının çok yüksek belirlendiği KDV ve ÖTV mükellefleri için yazılmıştır.
- Vergi müfettişlerinin tarhını istedikleri vergilerin % 53.4’ü KDV’ye, %14,4’ü ise ÖTV’ye aittir.
- KDV’ye ilişkin düzenlenen raporların büyük bir çoğunluğunun sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme ve kullanma fiillerine ilişkin olup; tarhiyatlarda çoğunlukla bu fiillerin “bilerek” işlendiğine kanaat getirilerek vergi ziyaı cezası 3 kat uygulanmış ve mükellefler ayrıca kaçakçılık suçu raporuyla beraber Cumhuriyet Savcılıklarına sevk edilmiştir. Savcılıklar iddianame hazırlayarak, mükelleflerle ilgili Asliye Ceza Mahkemeleri’nde davalar açmıştır.

Model aramak yerine, oranları indirmek gerekmektedir

Son 10 gündür, KDV’de İngiliz Modeli’nin Türkiye’ye aynen alınması tartışmaları yapılmaktadır. Biz de bu tartışmaya cuma günü yayımlanan yazımızla katılmıştık. Vergi Denetim Kurulu’nun 2016 yılı vergi inceleme sonuçları; vergi oranlarının yüksek olduğu bir ülkede vergi kayıp ve kaçağının arttığını ve engellenemediğini ortaya koymaktadır. Bir ekonomide iş dünyasının kâr marjının % 2 ve % 3’lerde seyrettiği bir dönemde % 18 KDV oranı belirlemek; sahte ve muhteviyatı itibarı ile yanıltıcı belge düzenleme ve kullanma fiillerine davetiye çıkarmaktır. Türkiye’de oranlar yüksek tutulmuş ve bu davetiye çıkartılmıştır. Vergi inceleme sonuçlarından da görüldüğü üzere, mükellefler davete icabet etmişlerdir. Gerek ÖTV ve gerekse KDV oranlarının yüksek belirlendiği sektörlerde çok ciddi vergi kayıp ve kaçakları tespit edilmiştir. Fransızların: “Vergi vergiyi öldürür” sözü burada da gerçekleşmiştir.
Vergi oranları bütçenin gelir ihtiyacına göre değil, ekonominin gereklerine uygun belirlenmelidir.