Kamuoyunda bilinen adı ile ‘Af Kanunu’ Ağustos 2016’da Resmi Gazete’de yayımlanarak, yürürlüğe girmişti. Bu Kanun kapsamında yapılandırılan borçların 1. taksitleri; vergi borçları için Kasım 2016 sonunda ve sosyal güvenlik prim borçları için de 9 Ocak 2017’de sona ermişti. 6770 sayılı Kanun ile ‘Af Kanunu’nun 1.taksit ödeme süresi Mayıs 2017 sonuna kadar ve diğer ödenmesi gereken taksitlerin ödeme süreleri ise 4’er ay uzatılmıştı.

İç genelge ile bir fırsat daha tanınıyor

Maliye Bakanlığı, bu defa 09.02.2017 tarihli Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 2017/1 sayılı iç genelge yayınlamıştır. Bu genelge ile ‘Af Kanunu’nun matrah artırımı, stok, kasa ve ortaklar cari hesabı düzeltme ile ilgili hükümleri hariç olmak üzere; 30 Haziran 2016 öncesi borçları ile ilgili olarak, yapılandırmaya başvurmamış mükelleflere bir fırsat daha tanınmıştır.
İç genelge ile durumları aşağıdaki koşullara uyanlara 30 Nisan 2017’ye kadar başvuru imkanı getirilmiştir.
İç genelgede vadesi geçmiş alacakların Hazine’ye intikalini sağlamak, gereksiz ihtilaflara yol açmamak için, bu fırsatın tanındığı ifade edilmektedir.
Buna göre;
1) Kanundan faydalanmak için; süresinde bağlı olduğu vergi dairesine yazılı olarak müracaat eden mükelleflerin (süreksiz yükümlülükten kaynaklanan borçları için herhangi bir vergi dairesine yazılı olarak müracaat eden mükellefler dahil) 30.04.2017 tarihine kadar (bu tarih dahil) borçlu oldukları diğer vergi dairelerine (muhtelif kanunlarda yer alan sorumluluk düzenlemeleri nedeniyle borçlu oldukları vergi daireleri dahil) başvurmaları halinde,
2) Gelir İdaresi Başkanlığı internet adresi üzerinden başvuruda bulunan ve borcu bulunmasına rağmen, başvurularını sistemde öngörülen şekilde yapmamaları nedeniyle borçları yapılandırılamamış mükelleflerin kanundan yararlanmak için; 30.04.2017 tarihine kadar (bu tarih dahil) ilgili vergi dairesine başvurmaları ve bu dairece önceki başvuruların teyit edilmesi halinde,

27szt09_mail

3) Gelir İdaresi Başkanlığı internet adresi üzerinden, tüzel kişiliğin borçlarının yapılandırılması amacıyla başvuruda bulunduğunu belirten kanuni temsilcilerin, tüzel kişiliğin borçlarının yapılandırılması için 30.04.2017 tarihine kadar (bu tarih dahil) borçlu oldukları vergi dairelerine başvurmaları halinde sistem üzerinden gerekli sorgulamalar yapılmak suretiyle,
4) Muhtelif kanunlarda yer alan sorumluluk düzenlemeleri nedeniyle mirasçılar, kefiller, şirket ortakları, kanuni temsilciler, yeminli mali müşavirler ve serbest muhasebeci mali müşavirler gibi amme borçlusu sayılan kişilerin bu sorumluluklarından kaynaklanan borçlarının yapılandırılması amacıyla 30.04.2017 tarihine kadar (bu tarih dahil) ilgili vergi dairelerine müracaat etmeleri halinde daha önce Başkanlığımız internet adresi üzerinden T.C. kimlik numarası ile başvuruda bulunup bulunmadıklarına ilişkin gerekli sorgulama yapılarak süresinde başvuruda bulunduklarının tespiti halinde,
5) Kanun’un 3’üncü maddesinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan borçlulardan 2’nci madde kapsamında borcu olanların bu madde kapsamına giren borçları için 30.04.2017 tarihine kadar (bu tarih dahil) başvurmaları halinde,
bu borçların Kanun’un 2’nci maddesi kapsamında yapılandırılması ve vergi dairelerince hazırlanacak ödeme planlarının ilgililere tebliğ edilmesi uygun görülmüştür.

Referandum öncesi kimse üzülsün istenmiyor

Yukarıda da ayrıntılı olarak açıklamaya çalıştığım gibi vergi dairelerine 30 Haziran 2016 öncesine ait borcu olan mükelleflerden ‘Af Kanunu’na çeşitli nedenlerle süresi içinde başvurmamış olanlara, 30 Nisan 2017 tarihine kadar başvuru imkanı getirilmiştir.
Referandum olmasa, her şeyi mükellef lehine yorumlama diye bir uygulama göremezdik ama kanundan gerçekten faydalanmak istediği halde, başvuramamış bir kişi bile faydalansa, bunu bile kazanım saymak gerekmektedir.
‘Af Kanunu’ ile yapılan düzenlemeler arasında en düşük başarı oranı, vadesi geçmiş borçların yeniden yapılandırılması uygulamasıdır. Vatandaş vadesi geçmiş borçlarını yeniden yapılandırmıştır, fakat cari dönem vergi ve sosyal güvenlik prim borçlarını da ödeyememektedir. Ticari faaliyetinde; alacaklarını tahsil edememekte ve borçlarını ödeyememektedir. Dolayısıyla; yeniden yapılandırılan geçmiş dönem borçları, ekonomik krizin etkisi ile yine ödenememektedir. Son bir şans verilen mükellefler ile birlikte, başarı oranı yükselir mi? Çok umutlu olmamakla birlikte, bekleyip görelim.…
“Eşitlik arayan, mezara gitmeli.” (Alman atasözü )