Bankalar tarafından telefonla yapılan “Borcunu öde” tacizi insanları bıktırdı.
Bildiğiniz, tehdit ediyorlar!
Mesaj üzerine mesaj! “Ödeme yapılmaması durumunda banka takibine alınacaksınız.” “Ödeme yapılmaması durumunda dosyanız alacak takip servisine devredilecek.”
Bu ne demek? Banka zaten bizi takip etmiyor mu?
Bir de sonuna, “Eğer ödeme yaptıysanız bu mesajı dikkate almayın” diye bir yumuşatma...
Banka takibinin ne olduğunu anlatan hiçbir açıklama yok!

*  *  *

Banka borcunu ödemek için yasal süreç var zaten; bu tehditlerin nedeni ne?
Önce tehdit edip üzerine bir de dalga geçiyormuş gibi “Kart ve müşteri limitini artırmak için xxxx yazıp xxxx’e yollayın” diye mesaj yolluyorlar!
Zaten adamın borcu varsa limit artırmak niye…
Bir de ‘Varlık Yönetim Şirketi’ adı altında tefeciler türemiş.
Bunlar bankalardan borçları daha az bir bedel karşılığı devralıyorlar. Diğer bir deyişle, bankalar sizden tahsil edemediği borçları yasal yollarla alacağına dava açıp avukat ücreti ödememek için satıyor.
Bu da yetmezmiş gibi, borcunuzu ödemeniz için her gün sizi arayan, mesajlarla taciz eden banka lütfedip borcunuzu başka bir şirkete sattığını söylemiyor!
Sonra bir gün biri arıyor ve “Borcunuz artık bize” diyor.
Peki sen kimsin?

konu-1

*  *  *

Normal şartlarda, borcun üçüncü bir kişiyle paylaşılması yasak. Oysa banka size haber bile vermeden borcu satabiliyor. Üstüne üstlük bütün bilgilerinizi de paylaşıyor!
Sonrasında bu şirket borçluya ulaşıyor ve avukat ücreti, dosya masrafı, faizi derken borcu bir güzel ikiye, üçe katlıyor. Yani sizin 100 lira olan borcunuz için 300 lira istiyor; oysa sizin 100 lira olan borcunuzu zaten 5 liraya almış.
Aslında pazarlığa da açıklar. Önce güzel güzel istiyorlar. Sonra haciz tehditleri, tacizler, baskı. Utanmadan aile bireylerini, yakınlarınızı bile arayıp, iş yerine bildirimde bulunabiliyorlar.
Hani yasaktı?
Oysa borçlunun kendisi dışında hiç kimse borç nedeniyle sorumlu tutulamaz. Bunu da biliyorlar ama nasıl olsa karşısındakiler bilmiyordur diye tehdit ederken kullanıyorlar.
Kim denetliyor ki?
Zavallı borçlu da kendi haklarından bihaber bütün bu tacizleri göğüslemeye çalışıyor!
Peki devlet ne yapıyor?
Onu kimse bilmiyor!

‘Cihat’ ne demekmiş…


Müfredat yine değişti!
Artık ipin ucu da kaçtı. Değiştirmeye doyamadılar!
Değişiyor da daha iyi mi oluyor? Hayır!
Maksat, bir sürü kavram karmaşası içerisinde gençlerin beynini yıkayacak konuları çaktırmadan müfredata yedirmek!
Yok ‘Beden Eğitimi’ dersinin adı değişmiş ‘Beden Eğitimi ve Spor’ olmuş. Çok yer yandı gerçekten!
Adını değiştireceğinize okullarda gerçekten Beden Eğitimi dersi yapılıyor mu, onu bir denetleyin isterseniz!

konu-2

*  *  *

Bunun gibi birçok laf salatası, karmaşa içerisinde müfredata ‘Cihat’ kavramı ekleniyor!
Neymiş; cihat demek aslında toplumumuza hizmet etmek, refahı artırmak, toplumda huzuru sağlamak, toplumun ihtiyaçlarını sağlamak, barışı sağlamak huzuru sağlamak, kalkınmayı sağlamakmış.
TDK (Türk Dil Kurumu) anlamı: Din uğruna yapılan savaş!
Madem bu kelimeye başka anlamlar yükleyerek sevimli göstermeye çalışıyorsunuz; değiştirin TDK sözlük anlamını da olsun bitsin! Bu yukarıda anlattıklarınız ‘Hayat Bilgisi’ dersinde anlatılıyor zaten!
Önce ‘Laiklik’ ne demek ve nasıl telaffuz edilir onu doğru dürüst bir öğretin de, asıl kavram karmaşası ortadan kalksın, bir işe yarasın!