konu1

Bayılıyorum şu algı yönetimi denen şeye...
Bildiğiniz, kandırmanın modern ismi...
Artık hayatımızın her yerinde, politikadan reklamlara algı yönetimi denen kandırmacalara maruz kalıyoruz.
İşin kötüsü, birini kandırmak yasalara aykırıyken, adı algı yönetimi olunca yasal...
Yani yasal yollardan kandırılıyoruz!
Siyasette her gün karşımızda. “Halkın yararına”, “Kamu hakkını korumak adına” diyerek bir yasa çıkarılıyorsa bilin ki bir şeyler elden gidiyor.
Telekomünikasyon şirketleri bas bas bağırıyor: “Sınırsız İnternet!” Arkasından nedense 15 gün içinde internetiniz durma derecesinde yavaşlıyor!
Adil kullanım kotası!
Hakkınız bitmiş!
Hani sınırsızdı?!

* * *

Hele şimdi, indirimin tam zamanı. Mağaza vitrinlerinde büyük harflerle ‘Yüzde 70 ya da yüzde 50 indirim’, altında da küçücük ‘ye varan’ yazıyor.
Mağazadan içeri giriyorsunuz; köşede iki tişört dışında hiçbiri yüzde 50 ve 70’e varamamış. Asıl indirim yüzde 20, 30.
Ha bir de fiyatlarla oynayanlar var.
Normal sezonda bakıyorsunuz pantolon 100 lira; bir indirim başlıyor aynı pantolon 130 liradan tekrar 100 liraya düşmüş.
Ne güzel değil mi…
Peki denetleyen kim?
Mesela içeri girip soruyorsunuz, “Ben bu pantolona bakmıştım zaten 100 liraydı” dediniz...
“Hayır, onun kumaşı başkaydı bunlar aynı model ama kumaşı farklı” diyorlar. Güzel değil mi? Minareyi çalanın kılıfı hazır zaten.
Bir de sırf indirim için düşük kalite mal diktirenler var. Sezon mallarını kaldırıp ikinci, üçüncü kalite malları indirim diye yutturuyorlar millete.
Biz bilinçli olup hakkımızı korumazsak bu uyanıklar bizi daha çok yolar.