Defalarca yazdık çizdik. Yunanistan adalarımızı zorbaca işgal etti.
AKP iktidarını “Vatan toprakları elden gidiyor!” diye uyardık. “Tık” yok!
Ne bir ses, ne bir nefes!
Bu sessizlik nedendir, onu da anlayamıyorum.
Bir açıklama yapsalar bari...
O adalar bizim değilse söyleseler de rahatlasak!
Fakat böyle bir açıklama yapamazlar, çünkü o adalar bizim!
Ege Denizi’ndeki bu adalar bizim İzmir, Balıkesir, Aydın, Muğla illerimizin tapu kayıtlarında var.
* * *
Bu arada Kıbrıs da gitti, gidiyor...
İsviçre’nin Cenevre kentinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum lider Anastasiadis başkanlığındaki heyetler arasında görüşmeler devam ediyor.
Pek iyi haberler gelmiyor!
Mustafa Akıncı’nın Kıbrıs’ı Rumlara teslim edeceği konuşuluyor. Bu nasıl bir başkandır, anlamak çok zor! Kuzey Kıbrıs halkı kendi haklarını savunacak bir adam bulamadı mı?
Peki, garantör devlet olarak Türkiye ne yapıyor? Bunu da bilmek istiyoruz.
* * *
Vatan topraklarıyla ilgilenen “Allah’ın bir kulu yok mu?” diye bağırmak geliyor içimden...
Neyse ki Aytun Çıray var... CHP İzmir Milletvekili...
Her önemli meselede olduğu gibi yine ortaya atıldı ve Kıbrıs ile Ege’de işgal edilen adalar konusunu Meclis’e taşıdı.
Dr. Aytun Çıray, Ege Denizi’nde 18 Türk adasının AKP iktidarının bilgisi dahilinde Yunan askerlerine terk edildiği şeklindeki iddialara dikkat çekti.
Kıbrıs’la ilgili endişelerini de dile getiren Çıray,11 maddelik bir soru önergesi vererek Başbakan Binali Yıldırım’ın bunları cevaplandırmasını istedi.
Bakalım Başbakan soru önergesine ne cevap verecek? Ya da susmaya devam edecek mi?
“Bahçeli intikam alıyor!”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 9 Mayıs 2015 Cumartesi günü:
“Başkanlık federasyon demektir. Bu da Türkiye’yi bölünmeye götürecektir!” diye haykırıyor ve şöyle devam ediyordu:
“Tayyip Erdoğan usulü Başkanlık Sistemi, Türkiye’nin bölünmesinin reçetesidir. Demokrasinin idam fermanıdır!”
Ee, şimdi ne oldu da birdenbire kafası değişti?
Neden Başkanlık Sistemi’ni getirecek anayasa değişikliğinin fitilini ateşledi? Neden şimdi Meclis’te canhıraş bir şekilde destekliyor?
* * *
Devlet Bahçeli’ye kendi sözleriyle soruyoruz:
Türkiye’nin bölünmesini mi istiyor?
Demokrasinin idam fermanını mı imzalıyor?
Garip tutumu, acayip davranışı başla nasıl izah edilebilir?
Seçimde yok olacağını anlayınca kapağı AKP’ye mi atmak istedi?
Yoksa, bana mektup yazan koyu MHP’li, gerçek ülkücü bir okurumun söyledikleri doğru mu?
Gelen mesaj (özetle) şöyle:
“Doğruları yazdığınız ve Genel Merkez’i uyardığınız için MHP camiası size şükranlarını sunuyor.
Milliyetçi Hareket Partisi, Devlet Bahçeli’den sonra mutlaka toparlanacak, daha güçlü olacaktır, buna eminim.
Gelelim bugünkü duruma ve AKP’nin desteklenmesine...
Benim tahminlerime göre Devlet Bahçeli Bey, halktan intikam alıyor!
‘Bu seçmen madem beni ve partimi 1 Kasım seçimlerinde perişan ederek oylarımızı yarı yarıya düşürdü, terörist partinin bile gerisine itti, işte ben de onlara böyle yaparım. Ne halleri varsa görsünler!’ demek istiyor.
Ben nihai oylamada MHP milletvekillerinin yurtseverliklerini göstereceklerine inanıyorum.”
TEBESSÜM
Küçük pabuçların sırrı!
Temel, Karadeniz’de oturduğu köyden sabah erkenden çıkmış, “Kasabaya varıp ayağıma bir çift ayakkabı alacağum” demiş.
Akşam üzeri görünmüş, yürüyemiyor. Yaklaşınca kahvedekiler sormuşlar:
“Yahu ne oldu sana? Neden yürüyemiyorsun?”
“Yeni ayakkabı aldım, sıkıyor!”
“Niye küçük aldın, alırken bakmadın mı?”
“Baktım, baktım, benim ayağım kırk bir numara, ben otuz dokuz aldım.”
Şaşırmışlar:
“Niye öyle ettun?”
“Sormayın derdumu... Elde para yok, pul yok, borç bini aştı... Bunların üstüne bir de memleketun dertleri bindi... Her gün terör, patlama, şehitler, yangın, facia...”
“Ha bu dedukların bizim başımızda da var. Bunun ayakkabıyı küçük almakla ilgisi nedur?”
“Siz öyle sanın! Şimdi eve varıp da ayakkabıları ayağımdan atınca, bir ‘OH’ çekip, öyle rahatlayacağum ki...”
GÜNÜN SÖZÜ
Az malı olan değil, çok
şeyin ihtirası ile yanıp
tutuşan insan fakirdir!
