Karadeniz Bölgesi’nde, özellikle Ordu ili ve çevrelerinde fındık üreticileri öfkeli bir şekilde ateş püskürüyor ve:
“Oy verdiğimiz AKP bizi yaktı!” diye feryat ediyor.
Fındık, üreticinin elinden kilosu 8.45 liradan alınıyor ama marketlerde sadece 100 gramı 8.45 liraya satılıyor. Arada 10 misli fark var!
Fındık taban fiyatlarının beklenenden çok düşük olması fındık üreticilerini öyle öfkelendirmiş durumda ki, insan “Bugün bir seçim olsa Karadeniz’de, mesela Ordu’da AKP kesinlikle seçimi kaybeder” diye düşünüyor.
Çünkü kızgınlığından fındık ağaçlarını motorlu testerelerle kesenler, ateşe verip yakanlar var!
Onların üzüntülerine hak veriyorum ama tecrübelerime dayanarak söylüyorum ki, bugün bir seçim olsa o ağlayan fındık üreticileri ve tüm Karadeniz halkı yine AKP’ye oy verir!

* * *

Bunun örneğini geçmişte yaşadım.
Bir konferans için Ordu’ya davet edilmiştik. Kısa bir süre önce kaybettiğimiz büyük yazar Muzaffer İzgü ile beraberdik.
Konferanstan sonra Ordu ilimizi şöyle bir dolaşalım, dedik.
Aman Allahım!
Herkes AKP iktidarına ateş püskürüyor!
Fındık taban fiyatları beklenenin çok altında açıklandığı için fındık üreticileri AKP iktidarına kızgındı!
Tıpkı bugünkü gibi...
Kiminle konuştuysak iktidara veryansın ediyor, AKP’nin kendilerini açlığa mahkûm ettiğini söylüyordu.
Bir de kalabalık bir protesto mitingine tanık olduk. Ellerde taşınan pankartlardaki sözleri, lanet ve bedduaları okuyunca “Valla seçimde AKP her yerden oy alabilir ama Ordu’dan alamaz!” dedim.
İstanbul’a dönünce bu konuda bazı arkadaşlarla bahse bile girdim.
Birkaç ay sonra genel seçim yapıldı.
Sonuç ne mi oldu?
AKP’ye lânetler okuyan Ordu halkı AKP’ye yüzde 63.3 oy verdi.
CHP yüzde 24.5, MHP yüzde 9.5 oy aldı.

* * *

Ordu’da, iktidara yöneltilen tepkileri görünce AKP oylarının çok düşeceğine inanmıştım ama yanıldım. Karadeniz insanının açlığa mahkum edilse de, dövülse de, sövülse de bu iktidara oy vermekten vazgeçmeyeceğini anladım.
Fındık üreticilerinin ağladığına bakmayın siz... Bugün bir seçim olsa Ordu’da ve tüm Karadeniz’de AKP’nin kazanacağına dair bahse girerim.
Fındık fiyatları hayırlı olsun!

Gülmeyi unutan millet!

İstanbul’da, Ankara’da göremediğim birçok arkadaşıma Bodrum’da rastlıyorum.
Bodrum, İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlerimizin arka bahçesi ya da sayfiyesi gibi...
Taylan Bilgen... Sevdiğim bir arkadaşım. Onunla en son, ortak dostumuz olan gazeteci arkadaşım Hulusi Turgut’un bürosunda görüşüp sohbet etmiştim. Aradan 6 ay geçtikten sonra Bodrum’da rastladım.
Taylan Bilgen ile ortak dostlarımızdan biri de merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel idi.
Benim 9’uncu Cumhurbaşkanı Demirel’den dinlediğim fıkraları kaleme aldığım “Baba’dan Fıkralar” adlı bir kitabım var. Taylan Bilgen de Demirel hayranı... Birkaç baskı yaptığı halde kitapçılarda kalmadığı için bulamamış. Piyasada yok. Benden istedi. Aradım, taradım, bir tane bularak kendisine armağan ettim. Espriden, mizahtan, fıkradan anlayan bir insan...
Ona Bodrum’da rastladığım vakit, bu sütunda haftanın dört günü yazdığım fıkraları ilgiyle okuduğunu, ülkemizin bu karanlık günlerinde fıkraların insanlarımızı en azından tebessüm ettirerek rahatlattığını söyledi.
Taylan Bilgen haklıdır. Millet olarak artık gülmeyi unutmuş durumdayız.
Benim de bu sütunda yapmak istediğim, içinde bulunduğumuz zor günlerde okurlarımı biraz olsun sıkıntılardan uzaklaştırmak.
Bana moral veren Taylan Bilgen ve Hulusi Turgut gibi dostlara teşekkür ediyorum.

Tebessüm

Fareli evin kiracısı!


Kiracı ev sahibine telefon etmiş:
“Evde fare var!”
Ev sahibi şaşırıp hayret etmiş:
“Nasıl olur?”
“Bir gün buyurun da, hem iki lokma bir şeyler yeriz, hem de size fareleri gösteririm.”
Ev sahibi akşam yemeğine gitmiş, sofraya oturulmuş, kiracı başlamış:
“Bakın, şimdi yere bir lokma ekmek atacağım, fare nasıl havada kapacak?”
Ekmeği atmış, yerden bir fare ve bir de balık fırlamış!
Bir lokma daha, yine balıkla fare!
Ev sahibinin ağzı açık kalmış!
“Sade fare değil, balık da var!”
Kiracı gülmüş:
“Evet, rutubet meselesini daha sonra konuşacaktım!”

GÜNÜN SÖZÜ

Tarihteki en uzun ömürlü imparatorlukların sırrı, adil ve hızlı işleyen bir adalet sistemi kurmuş olmalarıdır.

11rahmibeyicin