Ankara’da yaşamıyorum, bu nedenle Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i de tanımıyorum.
Geçen gün bir olay duydum ve Melih Gökçek’i çok ayıpladım.
Hiçbir belediye başkanının bu kadar taraflı ve kindar olmaması lâzım diye düşünüyorum.
Aslında basit bir konu ama Gökçek hakkında olumsuz duyguları artırıyor.
Olay şu:

*  *  *

TÜTAV (Türk Tanıtma Vakfı) Başkanı Kemal Baytaş, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın efsane müsteşarlarından biridir.
Onun görevde bulunduğu yıllarda Türk turizmi dev adımlarla gelişmiş, Antalya dünyanın en gözde turizm merkezlerinden biri olmuş, Turizm Bakanlığı’ndan işletme belgeli 60 bin yatak, 10 yıl içinde 500 bin yatak kapasitesine yükselmişti...
Türk turizminin Akdeniz çanağında yılda 30 milyonu aşkın turist ve 30 milyar dolar getirir hale gelmesinde Kemal Baytaş’ın büyük katkısı vardır.

*  *  *

Emekli olduktan sonra TÜTAV Başkanlığı’nı yürüten Kemal Baytaş 5 kıtada, 27 ülkede, 900 civarında performans sergileyerek Türk kültürünü dünyaya tanıtmaya çalışmıştır.
Çin, Rusya, Tataristan ve Türkiye Cumhuriyeti’nden onur madalyaları alan, 2 üniversite tarafından fahri doktora verilen Kemal Baytaş’ın yerli ve yabancı 80’den fazla ödülü vardır.
Baytaş, Ankara’da oturduğu görkemli evini de Türk Tanıtma Vakfı’na bağışlamıştır.

*  *  *

Ülkeye tüm bu hizmetleri
nedeniyle Ankara Büyükşehir Belediyesi, AKP’li üyelerin de oylarıyla Kemal Baytaş’ın oturduğu Beysu Kent’teki Perisuyu Sokağı’nın adının “Kemal Baytaş Sokağı” olarak değiştirilmesini kabul etti. Hem de OY BİRLİĞİ ile...
Ankara Valiliği bu kararı onayladı. Böylece yasal işlem tamamlandı.
Fakat karar, Ankara
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek tarafından aylardır sümen altında bekletiliyor!
Peki, Melih Gökçek neden böyle yapıyor?
Kemal Baytaş geçtiğimiz yıllarda SÖZCÜ’deki köşesinde Melih Gökçek’i eleştiriyordu da ondan...
Yüreğinde, o zamanlardan kalma kini böylece dışa vuruyor.
Çok küçük hesaplar bunlar ve Gökçek kurallara uymayarak ayıp ediyor!

Akşener ve kınalı eller


Bir süre önce yeni partinin kuruluş çalışmalarının 15 Ekim’de tamamlanacağını yazmıştım.
Sanki önemli bir hata yapmışım gibi ilgili ya da ilgisiz birçok kişiden “Biz internette okuduk, yeni partinin kuruluşu 15 Ekim’de değil, 30 Ekim’de tamamlanacak” diye itirazlar geldi.
Bazı insanlarımız esası bırakıp, ayrıntılarla uğraşmayı pek seviyor.
Neyse, Meral Akşener de yeni partinin kuruluşu için 15 Ekim tarihini verdi. Artık kimse itiraz edemez sanırım.

*  *  *

Meral Akşener, FOX TV’de İsmail Küçükkaya’nın başarı ile sunduğu Çalar Saat programına katıldı.
Akşener’in açıklamalarından en önemlisi bence şu:
“Biz MHP’nin devamı olmayacağız!”
Doğru bir yaklaşım. Aklı olan böyle yapar. MHP zaten bitmiş bir partidir. Yeni parti tam merkezde olmalı ve yalnız MHP’lileri değil, bütün Türkiye insanlarını kucaklamalı.

*   *  *

Akşener, Çalar Saat programında 7 Haziran seçimlerinde ağır bir iftiraya uğradığını, sonunda ölüm de olsa her şeye hazır olduğunu, bir kadın hâkimin ‘Beraat’ kararı verdiğini ‘Kınalı eller’in kendisine ait bir işaret olduğunu anlattı.
Türkiye yeni partiyi merakla bekliyor.

Tebessüm

“Alzheimer ve AIDS”


“Aloo, buyrun!”
“Esma Hanım?”
“Efendim, buyrun!”
“Esma Kaşıkara, di mi?”
“Evet efendim!”
“Hanfendi, burası Dilrüba Laboratuvarı... Kocanızın test sonuçları geldi.”
“Oh, çok şükür! Sizi dinliyorum...”
“Ancak, aynı isimde birinin daha test sonucu var elimde... Yanlışlık yapmaktan korkuyoruz... Açık söylemek gerekirse, hangisi daha kötü bilemiyorum!”
“Ne demek istiyorsunuz?”;
“Vallahi, biri Alzheimer, diğeri AIDS! Biliyorsunuz birinde bütün hafıza kayboluyor, diğeri ise öldürücü bir cinsel hastalık!”
“Bir daha yaptırsak testi...”
“Hanfendi, biliyorsunuz bunlar pahalı testler, sigorta ödemez ikinci testi...”
“Ne yapmalı o zaman?”
“Bakın, biz burada düşündük şöyle bir çözüm fikri geldi aklımıza...”
“Anlatın, sizi dinliyorum.”
“Kocanızı bindirin arabaya, şehrin ortasında bir yerde bırakın...”
“Eee?”
“Evi bulursa, sakın bir daha onunla yatmayın!”

GÜNÜN SÖZÜ

Dünya gerçeklerinden
biri de şudur: Başarılı
olanlar sevilmez!

11rahmibey30cm