Birkaç gün önce Meral Akşener’in kuracağı yeni partiden söz etmiştim.
Bu siyasal girişim, toplumun önemli bir kesiminde heyecan yarattı.
İnsanlarımız bir arayış içinde...
Yazımda “Devlet Bahçeli’yi yok edecek, AKP’nin oylarını tırpanlayacak olan bu parti iktidarı fena halde korkutuyor!” demiştim.
Bunlar, gelişen olaylara göre yaptığım bir değerlendirmeydi...
Dün, Başkent’in nabzını iyi tutan meslektaşımız Ahmet Takan’ın “Saray’ın anketçisinden ‘YENİ PARTİ’ çıktı” başlıklı yazısını okuyunca, düşüncelerimin tam isabetle hedefi bulduğunu anladım
* * *

Saraya çok yakın anket kuruluşlarından biri olan MAK Danışmanlığın sahibi Mehmet Ali Kulat’ın yaptığı son kamuoyu anketi çok önemli.
MHP’den kopan Meral Akşener ve arkadaşlarının her faaliyeti, attıkları her adım Saray tarafından yakından takip ediliyor.
MAK Danışmanlık’ın 30 büyükşehir, 25 il, 158 ilçede 5 bin 400 kişi ile yüz yüze görüşerek yaptığı ankete göre:
*Seçmenin yüzde 43’lük bir oranı Meclis’te temsil olunacak yeni bir siyasi partiyi tercih edebileceğini ifade ediyor.
*“Meclis’te beni temsil edecek yeni bir siyasi partiye ihtiyaç olduğunu düşünüyorum” diyen seçmenlerin partilere göre analizi oldukça ilginç...
*MHP’de yüzde 65, CHP’de yüzde 35, AKP’de yüzde 22, HDP’de yüzde 40, diğer partilerde yüzde 50 seçmen “Türkiye’de yeni bir partiye ihtiyaç var” diyor.
*AKP’deki memnuniyetsizler oranının Saray’ın anketçisinde bile yüzde 22 çıkması çok önemli.
*Ankette “Yeni kurulacak parti, siyasi yelpazenin neresinde olmalıdır?” sorusuna verilen cevap, yüzde 42 oranında “Ortada muhafazakâr demokrat bir parti olmalıdır” şeklinde...

* * *

Bu anket 10 ile 16 Temmuz tarihleri arasında yapılmış. Yani fırından yeni çıkmış ekmek gibi taze.
Yeni dönemde Türkiye’yi çok hareketli siyasi günler bekliyor.

Vah zavallı kafalar!


Türkiye bir garip ülke haline geldi.
Kendi hesabıma ben, her geçen gün hem ülkemi, hem insanlarımızı (tabii ki hepsini değil) tanıyamaz hale geliyorum.
Konyaspor Kulübü Başkanı:
“İzmir Marşı bir tek bizim statta söylenmiyor” diyerek bu şuursuzlukla övünmüş ve marşı söylemeyen taraftarlarına teşekkür etmiş!
Haberi okuyunca “Vah vah!” dedim kendi kendime...
Bunlar, milli, duygularını da kaybetmişler!

* * *

İzmir Marşı, Mustafa Kemal’in askerlerinin İzmir’e girişini ve “Bozulmuş düşmanlar yel gibi kaçar” diye düşmanın ülkeden atılışını anlatır. Coşkun bir yurt sevgisini ve vatan sevincini dile getirir.
Her Türk’ün bu muhteşem marşı gururla söylemesi gerekir.
“Bugün Türkiye’de maalesef tüm stadyumlar İzmir Marşı’nı söylüyor. Konya hariç!” diye övünen kafa veya kafalar ülkemizin düşman çizmesi altında ezilmesini mi istiyorlar diye düşünmeden edemiyorum.
Bunlara kızmak değil, zavallılıklarına acımak lâzım!

Fedakâr bir doktor


SÖZCÜ’nün sevilen ekonomi yazarı Murat Muratoğlu’nun 10 yaşında afacan bir oğlu var. Adı; TAN.
Geçtiğimiz pazar günü Bodrum’da bir tekne gezintisi sırasında denize atlamak isterken ayağı kayınca teknenin içine düşen Tan’ın yanağı ile gerdanı arası ciddi biçimde yarıldı. Kan, kan...
Kaptan, tekneyi hemen sahile yanaştırdı... Murat Muratoğlu ile eşi Pınar, yavrularını Bodrum Acıbadem Hastanesi’ne götürdüler.
Gereken tedavi başarıyla yapıldı ama bir de estetik dikiş gerekiyordu. Doktorlar “Bu yarayı plastik cerrahın dikmesi lâzım. Yoksa iz kalır” dediler.
Bodrum’da sadece bir tane plastik cerrah var: Dr. Tevfik Candan Mezili... O da, günlerden pazar olduğu için izinli. Hiçbir olay çıkmazsa tatil yapacak ama yapamadı!
Bodrum Acıbadem Hastanesi’nin Koordinatörü Arzu Karataş derhal harekete geçip doktora haber yollayınca Plastik Cerrah Dr. Tevfik Candan Mezili tatilini yarıda bırakıp hastaneye geldi ve küçük Tan’ın yüzündeki yarığı 24 dikiş atarak güzelce dikti.
Koca Bodrum yarımadasında başka hiçbir plastik cerrah olmadığı için, yaralanmaların çok olduğu yaz aylarında bir gün bile tatil yapamayan genç doktoru, bu fedakârlığı nedeniyle kutlamak gerekiyor.

GÜNÜN SÖZÜ

Bu mal hırsı bu ihtiras bu aç gözlülük niye? Sonunda her şey yok olacak değil mi?

11rahmibeyicin20cm