İstanbul’un ünlü Galata Kulesi, dünyanın en eski kulelerinden biridir.
69.90 metre yüksekliğinde ve 16.45 metre çapında olan bu tarihi kule turistlerin çok ilgisini çeker.
Eskiden bu kulede turistler için çalgılı-çengili eğlenceler düzenlenir, ses sanatçıları şarkılar söyler, turistler de kırmızı şaraplarını içerek hem şovları izler, hem de İstanbul’un bol ışıklı eşsiz gece manzarasını seyrederlerdi...
Şimdi artık bunlar yok...Çünkü Galata Kulesi’nde tepeden gelen bir emirle alkollü içki servisi yasaklandı ve kulenin turizmi büyük ölçüde öldürüldü!
Turistler sadece gündüzleri bilet alarak Galata Kulesi’ni geziyor, yukarıdan İstanbul, Boğaziçi, Kızkulesi ve Marmara Denizi’nin güzelliğini seyrediyor. Bazıları manzaraya bakıp keyifle bir bira ya da bir kadeh şarap içmek istiyor ama aldıkları cevap onları şaşkına çeviriyor:
“Burada içki servisi yasak efendim.”
“Niye yasak?”
“Emir öyle efendim. Dinimize göre alkol günah!”
Oysa soranlar Hıristiyan... Onların dininde günah değil ama yasak işte... Ne biçim turizm bu? Tutuculuk yüzünden Galata Kulesi’nin lokantası sinek avlıyor!
Kızları ve torunlarıyla Londra’da yaşayan ve yurt özlemiyle gelip İstanbul’u gezen Bora Paran-Feryal Paran çifti Galata Kulesi’ne gidiyor, birer kahve içmek için restorana giriyorlar. İki kahve 16 lira... Bira, zaten yasak!
Bir de bilet fiyatı garabeti var!
Kuleye giriş Türk vatandaşlarına 10 lira... Yabancı turistlere ise 25 lira... Bu ayrım neden? Yabancı turisti yolunacak kaz görüyorlar anlaşılan...
Başka hiçbir ülkede böyle acayip uygulama yok, bizde var!
Gördükleri eşitsizliğe kızan bazı turist aileler, kulenin kapısından geri dönüyorlar.
Bir de “Ağır darbe yiyen turizmimiz bu yıl canlanacak” diyorlar. Bu kafalarla turizm canlanır mı?

Kaybeden hep Türkiye!


Şöyle bir düşünelim... Uzun yıllardır, dış politikada kazandığımız bir başarı var mı?
Aklıma gelen bir tek başarı var, o da bu iktidara ait değil. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in başarısı.
“Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır!” diye bağıran Perinçek, İsviçre Devleti’ni Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde mahkûm ettirdi. Bu önemli bir başarıydı.
Dış politikada bunun haricinde ne yazık ki, hiçbir galibiyetimiz yok!

*  *  *

Dış ilişkilerde Türkiye’nin sürekli olarak hep kaybeden ülke konumunda olduğunu belirten Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, bu durumu şöyle ifade ediyor:
* Türkiye dışarıda kazanıyormuş gibi takdim ediliyor ama aslında hep kaybediyor.
* 15 yıldır ülkeyi yöneten bu iktidarın dış politikada kazandığı hiçbir şey yok.
* Hep kayıp var. Mesela Türkiye’nin tehdit edilmesi üzerine Suriye’de Süleyman Şah Türbesi’nin bulunduğu Türk toprağının bir gecede terk edilmesi gibi...
* Ege Denizi’ndeki adalarımızın Yunanistan tarafından işgal edilmesine iktidarın hiç ses çıkartmaması gibi...
* Doğu Akdeniz Havzası’ndaki haklarımızın gasp edilmesi gibi...
* Dış politikadaki hatalar saymakla bitmez!

*  *  *

Türkiye’yi yöneten siyasi iktidar Suriye’deki koalisyon güçlerine “Taşeron hizmetinizi biz yapabiliriz.” teklifi götürdü ve “PYD/YPG’yi bırakın, en büyük taşeronunuz biz oluruz.” dedi.
Özellikle terör örgütleri PYD/YPG’ye yollanan silah, araç ve gereçlerin Türkiye üzerinden gönderilmesi Türkiye’nin sürekli kaybettiğinin bir fotoğrafı olarak karşımıza çıkıyor.
Ortadoğu’da hem enerji güvenliği açısından, hem de hukuk zemininde fiili olarak Türkiye’nin kullanılması söz konusu... Emperyalist devletler Türkiye’yi kendi çıkarları için kullanmak istiyorlar!”

TEBESSÜM

Paranın yüzü sıcak!


Alkentli okurum Jojo’dan bir fıkra:
2. Dünya Savaşı yılları... Churchill İngiltere Başbakanı... Özel uçağı, özel arabası filan yok... Konuşma yapmak üzere taksi ile BBC Radyosu’na gitmiş. Şoföre sormuş:
“Beni burada bir saat bekler misin?”
Karanlıkta Churchill’in yüzünü seçemeyen şoför:
“Maalesef efendim.” demiş “Eve gidip, Başbakan Churchill’in radyo konuşmasını dinleyeceğim.”
Churchill bu cevaba çok memnun olduğu için şoföre 100 Sterlin uzatıp “Üstü kalsın” demiş. 100 Sterlin’i gören şoför, sevinçle haykırmış:
“Koymuşum Churchill’e... Emrinizdeyim efendim!”

GÜNÜN SÖZÜ

Fakir bir ulus olmak
şerefsiz bir ulus olmaktan
bin defa daha yeğdir!

11rahmibey_aynen