16 Nisan’da yapılacak halkoylaması için “Nasıl olsa hile yapılacak, ‘hayır’ çıksa bile, bu ‘evet’e dönüştürülecek. O yüzden sandığa gitmeye bile gerek yok” diyenlerin sayısı az değil. Bu tam anlamıyla bir umutsuzluk, tükenmişlik tablosu... Eğer siz sandığa gider, oyunuzu kullanır, partiler sandığa sahip çıkar, sayım sonuna kadar orada bulunur, ıslak imzalı tutanağı görür ve bunu partisine zamanında ulaştırırsa inanın sorun büyük ölçüde aşılmış olur.
Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger’in elinde önemli bilgiler var. 7 Haziran seçiminde oy kullanıp, 1 Kasım seçiminde ortadan kaybolan ya da 7 Haziran’da ortada olmayan ama 1 Kasım’da oy kullanan yüzbinlerce seçmen var. 1 Kasım’dan bugüne kadar seçmen artışı 1 milyon 264 bin... Ölenler dahil “ortadan yok olan” seçmen sayısı 1 milyon 205 bin... Daha önce seçmen olduğu düşünülen ama ortaya yeni çıkan seçmen sayısı ise 717 bini buluyor. 18 yaşını dolduran 1 milyon 52 bin de yeni seçmen var.

GERİSİ CHP’YE KALIYOR

Seçim hilelerinden söz edilince, genelde YSK’nın elindeki Seçim Sistemi’nin (SEÇSİS) ABD yazılımı ve hileye açık olduğu belirtilir. İşin doğrusu, o yazılımın ABD değil HAVELSAN şirketi tarafından yapıldığıdır. CHP’de, il ve ilçe örgütlerinin de kullandığı genel merkeze bağlı SEÇSİS ağı var. Sandık başındaki görevli de buna on-line olarak girebiliyor. Eğer sandık başlarında ıslak imzalı tutanaklar doğru alınır ve sisteme girilirse hilenin önüne geçilebiliyor. Çünkü YSK’daki bilgilerle karşılaştırılıyor.
Eğer tutanak düzenlenip imzalar atılana kadar hile yapılmasını engellediyseniz, ondan sonra yapılacak hilenin engellenmesi CHP’ye kalıyor. Aksünger, “Bu konuda kimsenin şüphesi olmasın. Önemli olan vatandaşın sandığa gitmesini sağlamak, sağlıklı sonuç alınması, ıslak imzalı tutanağın sisteme girilmesidir. Gerisi bizim işimiz” diyor.

ÖĞRENCİLER UNUTMAYIN

Bu köşede, üniversite öğrencilerine halkoylamasında oy kullanabilmeleri için seçmen kütüğünü bulunduğu il’e aldırması uyarısında bulunmuştuk. Aksünger de bu uyarıyı yapıyor, bununla yetinmeyip 18-26 Şubat tarihleri arasında askıda tutulacak seçmen listesinde isimlerinin bulunup bulunmadığını da kontrol etmelerini öneriyor.
Oyunuzu kullanmak için sandığa gitmemişseniz, sandıkta sadece bir tarafın, oylar sayılırken yine bir tarafın sandık görevlisi bulunuyorsa, o sandık hileye açık demektir. Kullanılmamış oylar kullanılır, boş pusulaları doldurulup atılır. Oysa, görevli bulunması durumunda oy pusulasında mührün bile nereye vurulacağına sandık başında bulunan görevliler karar veriyor.
Aynı kişinin farklı yerlerde birden çok oy kullanmasını engellemek için parmağına boya sürülüyordu. CHP, parmak boyasının yeniden getirilmesi için YSK’ya başvuracak. Teknolojiyle yakından ilgili olan CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, “Parmak boyamasının yeniden getirilmesini isteyeceğiz” diyor. Bu, halkoylamasındaki şaibeleri ortadan kaldırır mı? Bu konuyu açalım...

Halkoylaması niçin şaibeli olacak?


DSP hükümeti döneminde Devlet Bakanlığı, Anayasa ve Adalet Komisyonu üyeliği görevinde de bulunan, 2001 yılında gerçekleştirilen Anayasa değişikliklerinde Partilerarası Uzlaşma Komisyonu üyesi olarak yer alan hukukçu Tayfun İçli, yetkililere şu uyarılarda bulundu:
“Seçimlerin Temel Hükümleri Hakkındaki Kanun’un 149/A maddesini yürürlükten kaldıran bir düzenlemenin, birbiri ile ilişkisiz 8 ayrı kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamede (KHK) değişiklik yapan ‘Torba KHK’ olarak da adlandırılan 687 sayılı KHK içine alelacele sokuşturulması 16 Nisan 2017 tarihinde yapılacak olan halkoylamasını şimdiden şaibeli hale getirmiştir.
Bundan böyle, her özel radyo ve televizyon seçim süresince hiçbir kurala ve Yüksek Seçim Kurulu’nca belirlenen esaslara uymaksızın istediği gibi yayın yapabilecek ve seçimlerin eşit ve dürüst yapılacağı ilkesini bilerek ihlal edecektir.
Böylesi hukuka aykırı bir düzenlemeyi, 687 sayılı KHK’nın içine sokuşturan ve önümüzdeki halkoylamasında kullanılabileceğini zanneden fırsatçı anlayışa, Anayasamızın 67. Maddesi’nin son fıkrasını hatırlatmayı görev bilmekteyim.
3.10.2001 tarihli Anayasa değişikliğinde, geçmişte yapılan hukuksuzluklar da dikkate alınarak Anayasanın 67. Maddesi’ne; ‘Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanamaz’ şeklinde bir son fıkra eklenmiştir.
Propagandada eşitliği ve dürüstlüğü ortadan kaldıran ve aslında hukuken uygulanamayacak bir düzenlemede ısrar edilmesi halkoylaması sürecini kaosa dönüştürebilecektir. Bu nedenle bu düzenlemenin seçim takvimi başlamadan yürürlükten kaldırılması ya da Yüksek Seçim Kurulu’nun bu düzenleme ile ilgili karar alması Anayasal bir zorunluluktur.”