Yeni yılın ilk saatlerinde İstanbul’da gece kulübünü basan Abdulkadir Masharipov’un, 39 kişiyi öldürdükten tam 16 gün sonra yakalandığını hatırlayalım. Teröristin polise karşı silah kullanmaması ve doğrudan teslim olmasının altında, eylemden sonra kendisine yeterli desteği vermeyenleri ele vermek de yatıyor. Sanmayın ki bu terörist IŞİD’in Türkiye yapılanmasıyla ilgili çok şey biliyor. Tetikçi ancak bilmesi gerektiği kadar bilgiye sahiptir. Belki, kendisine eylem emrini vereni bile tanımıyordur. Çünkü, bu emirler çoğu kez kurye aracılığıyla ulaştırılır.
39 kişinin katili yakalandı ama 15 Temmuz darbe girişiminde önemli rol oynadığı belirtilen, yakalandıktan sonra serbest bırakılan, o günden sonra da izine rastlanamayan Adil Öksüz niçin yakalanamıyor. İstanbul Valisi, Reina katliamcısının yakalanması için 2 bin polisin çalıştığını açıklamıştı. Peki darbe girişiminin kilit ismi niçin yakalanamıyor? Ya da yakalandıktan sonra serbest bırakılıyor?

“YEŞİL”İN AKIBETİNE BENZİYOR

Bir zamanlar “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım vardı. Polisin, jandarmanın ve son olarak MİT’in hesabına çalıştığı biliniyordu. Ankara’da gözaltına alındı. Asayiş Şube Müdürlüğü’nde sorgulandı. MİT’in bazı yetkilileri, bu kişiye sahip çıktı, perişan bir durumdayken Emniyet’ten alıp götürdü.
Konuştuğum kardeşi Bahattin Yıldırım’ın anlatımına göre, MİT’in bugün emekli olan yöneticilerinden biri, evinde istirahat eden “Yeşil”in MİT’e gelmesini istiyor. Evinden ayrıldıktan sonra bir daha da kendisinden haber alınamıyor. Bazıları onun yurtdışına gönderildiği, bazıları ise öldürülüp bir yere gömüldüğü konusunda yorumlarda bulunuyor.
“Tetikçi” olan ve Güneydoğu’da çok sayıda faili meçhul eylemin içinde olduğu değerlendirilen Mahmut Yıldırım’ın 1996 yılından bu yana kayıp olduğu biliniyor. Yani yaşıyor mu, öldürüldü mü bu konuda kesin bir bilgi yok. O yüzden resmi belgelerde ne yaşadığı ne de öldürüldüğü belirtiliyor. Bakıyorsunuz, hâlâ bazı davaların da sanığı...

ADİL ÖKSÜZ DE ÖYLE Mİ OLACAK?

Nasıl “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım, Emniyet’ten alıp götürüldüyse, o günden bu yana nerede olduğu, yaşayıp yaşamadığı bilinmiyorsa, darbe girişimi gecesi gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan, “darbenin önemli isimlerinden” biri olduğu belirtilen Adil Öksüz’ün de durumu onun gibi...
Serbest bırakılıyor, sonra bu kişinin önemi anlaşılıyor. Arandığı belirtilmesine rağmen bulunamıyor. Basında, Adil Öksüz’ün “MİT’in kontrolündeki kişi” olduğu da yazıldı. Bir ara yakalandığı ve MİT’te sorgulandığı, itirafçı olduğu da gündeme geldi. Son olarak Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Adil Öksüz’ün arandığını açıkladı.
Bakıyorsunuz olaylar birbirine çok benziyor. “Yeşil” tetikçi, Adil Öksüz darbenin kilit ismi... “Yeşil” Emniyet’ten alıp götürülüyor, Öksüz, savcılıktan götürülüyor. “Yeşil”in bir daha izine rastlanmıyor, Öksüz de aranmasına rağmen bulunamıyor. “Yeşil” gibi Öksüz’ün nerede gizlendiği bilinmiyor. İkisi hakkında da “öldürülüp gömüldü” deniliyor ancak cesetlerinin nerede gömülü olduğunu bilen yok. Kayıtlara göre “Yeşil” de, Öksüz de aranıyor.
Hadi bakalım, ara ki bulasın...

O yarbayın parasını da ödemediler


Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) Kanunu gereği askeri personelin brüt maaşının yüzde 10’u peşin olarak kesiliyor, en az 10 yıl görev yaptıktan sonra ayrılmaları halinde “emeklilik yardımı” olarak ödeniyor. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ihraç edilenlere, OYAK kestiği paraları ödemiyor.
Yüzbaşı Ali Alkan, teröristler tarafından şehit edilmiş, ağabeyi Yarbay Mehmet Alkan 24 Ağustos 2015 tarihinde düzenlenen cenaze törenindeki isyanını Osmaniye Şehit Aileleri Derneği’ni ziyaretinde de “Dağdaki terörü şehre indirenler olayların asıl sorumlusudur” diye sürdürmüştü. Alkan, 15 Temmuz darbesinden sonra ihraç edildi. OYAK’taki parası ödenmeyince 21 Aralık 2016 tarihinde OYAK’a karşı icra takibi başlattı. Alkan, İzmir Cumhuriyet Savcılığı tarafından bir yıl önce başlatılan soruşturma kapsamında 30 Aralık 2016 tarihinde, kendisine ödeme yapılmaması konusunda şerh konulduğunu öğrendi.
Alkan, “Ben OYAK’tan paramı isteyince bir tedbir kararı verilmesi, bir yıla yakın süredir devam eden bir soruşturmada adımın geçtiği söylenmesine karşın haberimin olmaması, darbe teşebbüsünden önce başladığı anlaşılan soruşturmada bugüne kadar ifade veya başka bir işlem için çağrılmamam, Ankara’da ikamet eden ve görev yapan bir kişi olarak İzmir’le bir ilgimin olmaması kumpası çağrıştırıyor” diyor.
Şimdi Mehmet Alkan İzmir yolunda... Şehit Ali Yüzbaşı’nın ağabeyinin, parasının ödenmemesinden çok ağrına giden FETÖ gerekçesiyle ihraç edilmesiydi. Sayfasına “Tek başıma kalsam da, zindana düşsem de mücadelemi sürdüreceğim, onlara hakkımı helal etmeyeceğim” notunu düşmüş.