Ülkemizde asker sayısı azaltılırken, emniyet personeli 269 bine, jandarma 179 bine, sahil güvenlik 5 bin 500’e, güvenlik korucusu sayısı 50 bin 727’ye yükseltildi. Denetimi emniyet tarafından yapılan özel güvenlikçilerin sayısı da 283 bine çıkarıldı. Darbe girişiminden sonra ülkemizde general-amiral sayısı 203’e, subay 26 bine, astsubay 64 bine, uzman çavuş 47 bine, sözleşmeli er-erbaş sayısı ise 16 bine düşmüş durumda...

“Ergenekon”, “Balyoz”, “Casusluk” kumpaslarıyla kolu kanadı kırılan Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), aralarına yerleştirilen FETÖ’cülerin planıyla darbeye kalkışınca, en büyük darbe de TSK’ya indirildi. Unutmayalım, bu coğrafyada güçlü ordusu olmayan hep kaybeder. Teröristle mücadele için yeni araç-gereçler devreye konuluyor. Örneğin Jandarma Genel Komutanlığı için insanlı/insansız, silahlı insanlı/silahlı insansız toplam 24 adet hava aracı alımı yapıldı, 52 hava aracının alımı planlandı. Bunların yanı sıra bin 161 mini insansız hava aracı drone bulunuyor. Yıl sonuna kadar 450 adet daha alım yapılacak.

SAYILARLA MÜCADELE

Terör örgütüyle mücadele için ne kadar operasyon yapıldığından yol denetimlerinde kaç kişinin kimliğinin kontrol edildiğine kadar sayılar her bütçe döneminde aktarılır. İşi bilenler bunu tebessümle karşılar. Emniyet ve jandarma yetkililerinin, kendilerini başarılı göstermek adına bu sayıları yüksek tuttuğunu bakanlık bürokratları da bilir. İçişleri Bakanlığı’nın terörle mücadele adına yürüttüğü çalışmaların bazı sayılarını aktaralım:

- Son bir yılda kırsalda toplam 44 bin 681 operasyon yapıldı.
- 57 milyon 240 bin araç ve 123 milyon kişi kontrolü gerçekleştirildi.
- FETÖ’yle mücadele kapsamında bugüne kadar 48 bin 739 kişi, Adalet Bakanlığı’na göre ise 54 bin kişi tutuklandı.
- Son bir yılda 3 bin 69 terörist etkisiz hale getirildi.
- 215 bin ByLock kullanıcısından 23 bini hakkında adli işlem yapıldı.

ByLock kullanıcısı 23 bin kişi hakkında adli işlem yapılmış. Peki 192 bin kişi için ne yapılıyor? Bunlar arasında bulunan siyasilere, bürokratlara, yakınlarına dokunmak yok mu? Bakan Süleyman Soylu bunun cevabını da vermeli...

Doktorların bu uyarısına dikkat!


Türkiye Milli Pediatri Derneği, 1958 yılında Prof. Dr. İhsan Doğramacı tarafından kurulmuş. Derneğin Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı Prof. Dr. Aysun Bideci, Genel Sekreterliğini Prof. Dr. Enver Hasanoğlu yürütüyor. 61. Türkiye Milli Pediatri Kongresi için iki bin civarında çocuk doktoru bir araya geldi. Bu kongrenin bir farkı, çocuk bölümlerinden hemşirelerin de bulunmasıydı.

Ülkemizde bebek ölümlerinin binde 9’a kadar indirilmesi kolay olmadı. Bu bile yüksek. Günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında obezite yer alıyor. Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin, yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkması olarak tanımlanıyor. Ülkemizde 100 çocuktan 10’u obez durumda... Obezlerin sayısı tüm nüfusumuz içinde yüzde 30’ları geçmiş. Mücadele ve bilinçlendirmek için bu konu yakın bir gelecekte ders kitaplarına da girecek.

GÜNDEMDE O ÇOCUKLAR VAR

Yabancı uzmanların da meslektaşlarıyla bir arada bulunduğu uluslararası çalıştayda, ülkemizdeki 4 milyon 351 bin sığınmacıdan 3 milyon 403 bininin Suriyeli olduğu, bunların da yarısını çocukların oluşturduğunu öğreniyoruz. Uluslararası Pediatri Cemiyeti (IPA) gelecek başkanı ve IPAF Başkanı Prof. Dr. Errol Alden, “Türkiye sığınmacılar konusunda tüm dünyaya örnek olacak çalışmalar ortaya koydu. Sığınmacı çocukların en temel ihtiyaçları kadar önemli ihtiyacı da psikolojik destek. Yaşadıkları stres bozuklukları tedavi edilmezse uzun vadede büyük sorunlar yaratacak düzeyde” diyor.

İşte tam bu sırada “Her şey sevgiyle başlar” sloganını anımsıyoruz. Derneğin Genel Koordinatörü Kerem Hasanoğlu’nun başlattığı, ünlülerin de destek verdiği sığınmacı çocuklarla ilgili projenin, ABD’ye de taşınacağını Prof. Dr. Alden açıklıyor.

Kongreler “laylaylom” sanılır ama gün içinde öyle bir yoğun program uygulanıyor ki, açıkçası nefes almaya fırsat bulamıyorlar. Akşamları ise doktorların sohbetleri dinlenmeye, eğlencesi de görülmeye değer...