Büyük hata yapıyorsunuz...
Yine aldanıyorsunuz...
Hiç değilse bunu dilinize Atatürk’ü alarak yapmayınız.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, hükümet adına Meclis genel kurulundaki konuşmasında “bizim yapmak istediğimiz Atatürk anayasasına dönmektir” dedi.
Atatürk’ü hiç tanımıyorlar.
O halde...
Biz aradan çekilelim.
Yanıtı Atatürk versin:
- “Bir takım özel ve saklı çıkarları gizleyerek; gerekçe diye bilir bilmez şeyleri söylemek doğru değildir. Efendiler bu vicdani de değildir.” (14.8.1920)
- “Bir adam ki memleketi kurtarmak için evvela büyük adam olmak lazımdır der; ve bunun için bir de özel seçim yapar; onun gibi olmayınca memleketin kurtulamayacağı kanaatinde bulunur, bu adam değildir. “ (13.3.1926)
- “Partinin birinci önderinin talimat ve tavsiyeleriyle hükümeti yönetmeye kalkışmak düşüncesi doğru değildir. Bunun acı sonuçları özellikle Osmanlı Devleti’nin son günlerinde görülmüştür.” (25.10.1919)
- “Ben Napolyon’u hiç sevmiyorum. Çünkü Napolyon her şeye kendi şahsını sokardı. Mücadelesi kararlı bir dava için değildi; kendi şahsı içindi. İşte bu cihetle bu gibi adamlar için gayr-ı kaabil-i ictinab olan felakete uğradı.” (23.1.1923)
- “İnsanları mesut edeceğim diye onları birbirine boğazlatmak gayr-i insani ve son derece eskimiş bir sistemdir.” (25.10.1931)
- “Millet, mukadderatını doğrudan doğruya eline aldı. Ve milli saltanat ve hakimiyetini bir şahısta değil, bütün efradı tarafından seçilmiş vekillerinden oluşmuş bir Meclis-i Alide temsil etti. İşte o meclis, Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Bundan başka bir makam-ı saltanat, bundan başka bir heyet-i hükümet yoktur ve olamaz.” (1.11.1922)
- “Efendiler, bütün dünyanın bilmesi lazımdır ki; Türkiye Büyük Millet Meclisi ve onun hükümeti, uşak muamelesine tahammül edemez.” (19.9.1921)
- “Cumhuriyet fazilettir. Sultanlık korku ve tehdide dayanan bir idaredir. Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuskar insanlar yetiştirir. Sultanlık korkuya, tehdide dayalı olduğu için korkak, zelil, sefil, rezil insanlar yetiştirir.” (14.10.1925)
- “Efendiler birçok alimler, düşünürler, girişimciler zaman zaman, asır asır vatanı geliştirmeye, halas-ı hakikiye ve iyiliğe çalışmışlardır. Görüyoruz ki, netice bize bir manzara-i başarı arz etmiyor. Bunun sebebi nedir? Bunun sebebi; şimdiye kadar şahsi siyaseti, şahsi programı tatbik etmek. Fakat bir devlet siyaseti ve devlet programı tatbik etmemektir.” (19.1.1923)
- “(İlelebet Cumhurbaşkanı kalması teklifi üzerine) Bana öteden beri bu ve buna benzeyen tekliflerde bulunanlar çok olmuştur. Siz ve efkar-ı umumiye bilmelisiniz ki, bu yoldaki teklifler hoşuma gitmemiştir ve gitmez. Benim gayem Türkiye’de, yeni Türkiye Cumhuriyetinde millet hakimiyetini takviye etmek ve ebedileştirmektir. Dediğiniz gibi bir teklifi benim idealimi cidden rencide eden bir manada telakki ederim. Bu noktada şu veya tefsirlere giden sözlerin manasını beni iyi tanımış olan Türk milleti benden daha iyi takdir eder.” (26.9.1930)
- “Korku üzerine hakimiyet bina edilemez. Silaha dayanan hakimiyet payidar olamaz.” (21.3.1930)
- “Bütün insanlığın varlığını kendi şahıslarında gören adamlar bedbahttırlar. Besbelli ki o adam fert sıfatıyla mahvolacaktır. Herhangi bir şahsın, yaşadıkça memnun ve mesut olması için lazım gelen şey; kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmaktır.” (17.3.1937)
- “Asırlardan beri Türkiye’yi idare edenler çok şeyler düşünmüşlerdir; fakat yalnız bir şeyi düşünmemişlerdir: Türkiye’yi.” (30.8.1924)
Fazla söze gerek var mı?..