Cuma günü...
SÖZCÜ yazı işleri masasında sohbet ediyoruz.
Yılmaz Özdil dedi ki; “soyadımla benzer bir FETÖ’cü bulmuşlar, akrabam olduğunu yazıyorlar!”
“3 yıl” dedim. Uğur (Dündar) Ağabey, “nedir o 3 yıl” diye sordu.
“Akraban, yakının olmadığını duruşmalarda anlatman en az 3 yıl sürer, bunları kumpas davalarında gördük” dedim. Birini anlatayım...
Hakim duruşmada Dursun Çiçek’e soruyor; “telefon görüşmelerinde sürekli ‘demiri şuraya götür, ‘demiri hemen al’ diyorsun, sen askersin senin demirle ne ilgin olabilir, ‘demir’ dediğin kesin ‘silah’, anlat bu silahlar nerede?”
Dursun Çiçek, böyle telefon görüşmeleri yapmadığını anlattı. Ama. Hakimler ve savcılar günlerce, “silahlar nerede” diye sordu.
Avukatlar, telefon görüşmesini yapan kişiyi buldu. Adı Dursun Çiçek’ti ve müteahhit idi. Telefon görüşmelerinin kendine ait olduğunu söyledi. Avukatlar sevindi. Gerçeği duruşma salonunda hakimlere söylemek istediler.
Hakim dinledi ve, “mahkemeyi böyle lüzumsuz konularla meşgul etmeyin” dedi!
Kumpas duruşmalarındaki benzer absürt durumlar kitap olur!
“Özdil” soyadının benzerlik olduğunu ispatlamak için en az 3 yıl geçer!
Burak Akbay hakkındaki yalanları ortaya çıkarmak için didinip duruyor. Ne yapsın? Yandaşlar, Fetullah Gülen’in fotoğrafındaki Ekrem Dumanlı yerine Burak Akbay’ı montaj yapıp yayınladı! Akbay şikayetçi oldu, savcı “basın özgürlüğü” dedi!
Ha FETÖ olmuş, ha AKP olmuş, kafa aynı kafa!
Basın özgürlüğü imiş...

Hedefteki isim


FETÖ yöntemleriyle FETÖ’yü yenemezsiniz!
En zorlu dönemde FETÖ ile mücadele eden gazeteci Kadri Gürsel’i, sırf iktidarınıza muhalefet ediyor diye Silivri zindanına attınız.
FETÖ’nün dün Aydınlık’a, Odatv’ye yaptığını, bugün siz de Cumhuriyet’e, Sözcü’ye yaptınız.
FETÖ ile mücadelede ipin ucunu kaçırdınız.
Türkiye’deki gazetelere, gazetecilere bunu yaptınız; peki ya yurtdışı?
İşte... FETÖ, medya faaliyetine başladı; elindeki özel bilgileri Avrupa basınına sızdırmaya başladı. FETÖ, Türkiye’deki medyayı dün nasıl etkiledi ise, bugün yabancı medyayı kandırmaya başladı.
Hedefte, Erdoğan’ın “aşil topuğu” Berat Albayrak var.
Önceki gün...
İngiliz Financial Times şu yazdı:
“Bazı AKPli yetkililer, Erdoğan’ın yönetiminin giderek kişiselleştiği eleştirisini yapıyor. Partinin orta kademedeki yetkilileri cumhurbaşkanının çevresindeki küçük danışman çevresinden rahatsızlıklarını dile getiriyor, özellikle de Enerji Bakanı ve damadı Berat Albayrak’ın, Erdoğan’ın elçisi ve büyük olasılıkla da halefi konumuna yükseltilmesinden rahatsızlık duyuyorlar.”
Financial Times gazetesine konuşan ve ismi açıklanmayan yetkili şunu demişti:
“Uzun bir süre ilişkiler Erdoğan ile benim aramdaydı şimdi ise, ben, damat (Albayrak) ve Erdoğan arasında. Yakında, yalnızca damat ile Erdoğan arasında olacak. Bu durumda ben ne oluyorum?”
FETÖ asıl bombayı Almanya’da patlattı...

Almanya versiyonu


Spiegel, Almanya’nın dünyada tanınmış dergisi.
Cumartesi günü piyasaya çıkacak olan sayısında yer alan konuları Spiegel Online’da yayınlamaya başladı: Malta Dosyaları (Malta Files)
Haberin üst başlığı “Erdoğan’ın damadı ve Dubai’deki milyonlar” başlığını taşıyor.
“Bu olay Erdoğan devletinde politika ve sermaye arasındaki ilişki açısından öğretici bir derstir. Türk başkanının damadı büyük şirketin  şefi olarak milyonlarca dolarlık vergiyi kaçırmak istedi. Yasal değişiklikten sonra bu sağlandı.’’
Haberdeki iddialar, 17-25 Aralık FETÖ operasyonunu akla getiriyor; Almanya versiyonu!
İddiaya göre...
- Berat Albayrak 2011’de Çalık Grubu’nun yöneticisi iken, grubun Dubai’de bulunan milyonlarca Euro’sunu vergi vermeden Türkiye’ye getirmek istiyor.
- 2012’de örtülü firma isimleriyle İsveç’te 4, Malta’da 8 ayrı hesap açılıyor.
- 2013 yılı sonu Berat Albayrak, Çalık Grubu’ndan ayrılıyor. 2015 Haziran seçiminde AKP’den milletvekili ve sonra Enerji Bakanı oluyor.
- 2016 baharında Çalık Grubu’ndan S.K, mail atarak Albayrak’tan “Vergi Affı Yasası” istiyor. Bir ay sonra S.K “Vergi Barışı” başlığı altında Albayrak’a bir “vergi affı yasa taslağı” yolluyor.
- Albayrak, Maliye Bakanı ile konuşup, taslakta bazı küçük düzeltmeler yapıp “Tamam mı?” diye 21 Haziran 2016’da geri yolluyor.
- Başbakan Binali Yıldırım tasarıyı iki gün sonra TBMM’ye sunuyor.
- 22 Temmuz 2016’da “Vergi Barışı” TBMM’den geçiyor.
- Bir ay sonra Erdoğan yasayı imzalıyor.
- Çalık’ın milyonları yasal yoldan ülkeye serbestçe giriyor.
Haber doğru mu, değil mi yakında ortaya çıkar!
Mail takipleri, telefon dinlemeleri vs. iz sürmeleri kim yaptı? Belli...
Demem o ki:
FETÖ mücadelesinde o kadar hata yaptılar ki; FETÖ toparlandı ve karşı saldırıya geçti!
Şimdi ne yapacaksınız:
Financial Times ve Spiegel’e de birer FETÖ operasyonu mu?!