Halk oylaması âdil olmalı, her görüş için eşit imkânlar sağlanmalı, hak ve adalete uyulmalı, değil mi?
Hayır! Siyasal iktidarın anlayışı “Rabbena... Hep bana... Hep bana!”
Eşit şartlarda olmayan bir referandum kampanyası sürdürülüyor.
Devletin bütün imkânları, uçakları, araçları, valisi, kaymakamı, kamu personeli “Evet” oyları için kullanılıyor. Yandaş medya da öyle!
Milli irade böyle tecelli eder mi?
EVET propagandası sınırsız serbest bırakılırken, HAYIR mitingi yapacak olanlar engelleniyor, yasaklar getiriliyor!
İşte Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’na yapılan tehditler...
İşte Meral Akşener’e, Ümit Özdağ’a, Sinan Oğan’a, Yusuf Halaçoğlu’na yapılan saldırılar...
Neresi demokratik bunların? Böyle demokrasi mi olur?
Meydanlar, sokaklar, parklar, caddeler “EVET” afişleriyle dolu... Peki “HAYIR” afişleri nerede? Onlara izin yok!
Karşı görüşte olanlara devlet gücüyle soluk aldırılmıyor!
Siyasi mertlik, siyasi ahlâk bu mudur?
Her şeye rağmen milletimiz 16 Nisan’da haklıyı ve doğruyu bulacaktır. Millet sanıldığı kadar bilinçsiz ve saf değil!