Cumhurbaşkanı Erdoğan birkaç gün önce yaptığı açıklamada şöyle demişti: “Vatanına, milletine, kendi bağrından çıktığı topluma aidiyetini kaybedenin varacağı tek yer, unutmayın, ihanet çukurudur! Hiçbir medeni devlet, darbe teşebbüsü gibi demokrasiye ve milli iradeye yapılan bir saldırıyı cezasız bırakmaz. 15 Temmuz gecesi işlenen bu suçun hesabını da bizler hukuk içinde soruyoruz, soracağız.

Bundan geri adım atmak yok.” Bu sözlere kimse itiraz edemez. Darbe girişimi ağır bir suçtur ve sanıklar yasaların emrettiği biçimde mutlaka cezalandırılmalıdır. Ancak... Kurunun yanında yaşların da yakılmaması, adaletten şaşılmaması gerekiyor! Biz bunu söylüyoruz. Bakıyoruz da... Hayatları Fetullah Gülen ile kucak kucağa geçenler, Pensilvanya’da ziyafet sofralarında ağırlananlar, ömürleri Feto’ya yağcılık ve uşaklık yapmakla geçenler ellerini kollarını sallayarak etrafta serbestçe dolaşırken... Ömürleri FETÖ ile mücadele içinde geçen yurtseverler “FETÖ’cü” suçlamasıyla içeri tıkılıyor! Bir ülke adaletle  yaşar. Her şeyden önce  âdil olmak, adaletten şaşmamak gerekiyor!