İstiklal Savaşı kahramanlarından Kemalettin Sami Gökçen (Kolsuz Sami Paşa), Atatürk’ün emriyle gittiği Almanya’da büyükelçilik yaparken, 1934 yılında vefat eder. Cenazesi Berlin Garı’nda merasim birliği ve meşalelerle karşılanır. Hitler de törene katılır ve selam durur. Cenazeyi taşıyan tren, Almanya’dan çıkıncaya kadar, tüm istasyonlarda merasim birliklerince uğurlanır...

*  * *

Hitler, locasında at yarışlarını izlemektedir. Berlin’i ziyaret eden, günümüzün Birleşmiş Milletleri’nin temeli sayılabilecek Cemiyet-i Akvam (Milletler Cemiyeti) temsilcileri de oradadır. Hitler, frakları olmadığı için yarışları seyircilerin arasından takip eden topluluğu locasına davet eder. Türk heyetiyle sohbetinde “Atatürk, Sevr’i yırtıp attı, ama biz Almanya’nın çöküşüne neden olan Versay’a henüz bir şey yapamadık” der!..

*  *  *

Vefat eden Washington Büyükelçimiz Mehmet Münir Ertegün’ün cenazesini Türkiye’ye törenle Missouiri Zırhlısı getirir (1946). Zırhlının tarihi önemi büyüktür. Çünkü Japonya, II.Dünya Savaşı’nda teslim olduğu anlaşmayı, bu savaş gemisinde imzalamıştır!..

*  *  *

Saygınlığa bakar mısınız?
Evet, genç cumhuriyet ve onun temsilcileri, dünyanın her yanında büyük saygı görüyordu.
Çünkü imparatorluğun enkazı üzerinde kurulmasına karşın, az zamanda çok ve büyük işler başarmıştı!
İmrendirici bir büyüme hızı yakalanmış, yurdun dört bir yanı demir ağlarla örülmüş, her yerde fabrika bacaları tütmeye başlamıştı!..

*  *  *

Peki ya günümüzde?
Ekonomideki kırılganlığı, alıp başını giden işsizliği ve bir yığın riski bir yana bırakıyor, sözü fazla uzatmadan “Nerede o eski saygınlığımız” dedirten iki örneği dikkatinize sunuyorum:
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Vekili Mark Toner, üç gün önce “ABD’nin YPG/PYD’yi desteklemeyi sürdüreceğini ve Türkiye’nin PKK ile YPG arasında bağlantı olduğu görüşüne saygıyla karşı çıktıklarını” söyledi.
Ne demek “Saygıyla karşı çıkmak?..”
Üzülerek yazıyorum ama, bunu diplomatik olmayan dildeki anlamı “Seni ve kırmızı çizgilerini takmıyoruz” dur!..

*  *  *

Gelelim ikinci örneğe:
Dünkü SÖZCÜ’de okudunuz. Yunan Cumhurbaşkanı Pavlopulos, Bodrum’un dibindeki Türk toprağı Keçi Adası’na çıktı ve oradaki Yunan askerlerini denetledi!..

*  *  *

Avrupa ülkeleriyle yaşadığımız krizlere hiç girmiyor ve soruyorum:
Coğrafyasının en güçlü ülkesi Türkiye’nin eski saygınlığından eser var mı?
O nedenle güçlü ve saygın Türkiye için, bizi daha da güçsüz duruma düşürecek olan tek adam anayasasına HAYIR!..