Beklenen gün geldi ve anket yoluyla algı operasyonları başladı!
Devlet kurumlarından ballı ihaleler aldığını bildiğim bir kamuoyu araştırma şirketinin açıkladığı “Evet” ağırlıklı sonuçları görünce; aklıma Bülent Arınç’ın vaktiyle bir basın toplantısındaki sözleri geldi.
Arınç o toplantıda, kendisini köşeye sıkıştırmayı amaçlayan gazeteciyi tersleyerek şunları söylemişti:
“Senin patronun benim bakanlığımdan ihale alacak, ondan sonra da aleyhimde haber yaptıracak öyle mi? O biraz sıkar!..”
Doğrusu Arınç’ın “biraz sıkar” tespiti çok isabetliydi!..

*  *  *

Sevgili okurlarım,
“Biraz sıkar” gerçeği hem devletten beslenen gazete patronları, hem de kamu kuruluşlarından ballı ihaleler alan anket şirketleri için geçerli.
Oysa kamu çıkarının olduğu bu işlerde inandırıcılık için, siyasete göbekten bağlanmamak bağımsızlığı korumak gerekli!..
Aksini yapanlar, yani siyaset başta olmak üzere güç odaklarına gebe kalanlar, masabaşı anketleriyle mecburen (!) manipülasyon yapıyor, arada bir de tıpkı bozuk saatin günde bir kez doğruyu tutturması gibi, boş atıp dolu tutabiliyorlar!..
Ama bu arada saygınlıklarını da sıfırlıyorlar!..

*  *  *

Algı operasyonları yoluyla neyin amaçlandığına gelince...
Amaç, sandığa gittiği takdirde “Hayır” oyu vereceği varsayılanlara “Nasıl olsa benim istediğim sonuç çıkmayacak” dedirterek, yurttaşlık görevini yerine getirmekten vazgeçirmek.
Kararsızları “katılmayanlara” dönüştürerek, oy kullanmayanların oranını yükseltmek!..
Zira yakın geçmişteki referandum ve seçimlerde sandığa gitmeyenlerin oranı çoğaldıkça iktidarın oylarının arttığı, katılımın çok olduğu durumlarda da azaldığı biliniyor.
Anayasa referandumunda da aynısı yapılmak isteniyor!..

*  *  *

İşte o nedenle değerli “Hayır”cı kardeşim;
Referanduma götürülecek anayasanın Gazi Meclis’i kötürüm edeceği, Milli Egemenliği Meclis’ten alıp Saray’a taşıyacağı ve parlamenter laik, demokratik sistemi, despotik “tek adam” rejimine dönüştüreceği artık çok net biliniyor.
Bu nedenle sana hayatının en büyük görevlerinden biri düşüyor.
Mutlaka ama mutlaka sandığa gitmen, hatta “Evet”çi olduklarını bildiğin birkaç kişiyi de (kızdırıp üzmeden ve asla baskı yapmadan) “Hayır” oyu vermeleri için beraberinde götürmen gerekiyor.

*  *  *

Bak dinle! Mustafa Kemal’in askerleri her yerde İzmir
Marşını söylüyor!
O askerler ki, böylece paralı anketçi askerlerin algı operasyonuna pabuç bırakmayacaklarını ilan ediyorlar!