Cuma gününden beri Çukurovada’yız.
O gece MHP Genel Başkanlığı’na adaylığını açıkladıktan sonra her türlü engellemenin yanı sıra, inanılmaz baskı, tehdit ve iftiraların hedefi haline gelen Meral Akşener ve yurdu karış karış dolaşarak ‘tek adam anayasası’na niçin ‘Hayır’ denilmesi gerektiğini anlatan CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin katılımıyla unutulmaz bir Halk Arenası yaptık.
Hıncahınç dolu salonda yaklaşık 2 bin, dışarıdaki dev ekranlardan da en az 3 bin kişinin izlediği Seyhan’daki program adeta bir halk hareketine dönüştü.
Şehirde trafik durdu, insanlar Halk TV’ye kilitlendi.
Ve o gece Adana kent merkezi, ‘tek adam anayasası’ dayatmasına ‘Hayır’ diyeceğinin sinyalini verdi...

*  *  *

Hafta sonu da boş durmadık.
Bir yandan pazartesi akşamı Mersin-Yenişehir’de yapacağımız Halk Arenası’na hazırlandık, diğer yandan da bereket simgesi Çukurova’nın kırsalını dolaştık.
Köylülerle konuştukça yaşamını tarımdan kazanan yurttaşlarımızın kuru bir tahtayı bile yeşertip meyve verir hale getiren dünyanın bu en verimli topraklarında hızla sefil bir yaşama doğru sürüklendiklerini belirledik.
Örneğin 80’li yıllarda 3 bin seçmeni bulunurken, AKP’nin yanlış tarım politikaları sonucunda terk edilerek seçmen sayısı 500’e kadar düşen yerleşim bölgeleriyle karşılaştık.
Gırtlağına kadar borçlu mutsuz çiftçilerle, yarınlarından umutsuz gençlerle tanıştık.
Konuştukça bu iktidarın köylüyü bitirdiğini anladık.
Hepsinin haritayı andıran derin çizgilerle dopdolu yüzlerine yerleşmiş mutsuzluğun acısını kendi acımız saydık...

*  *  *

Fırsat bulmuşken, yaşadıkları çok ağır geçim sıkıntısına rağmen vatan sevgilerinde zerrece azalma olmayan her siyasi görüşten Çukurovalıyla görüştük.
Bu amaçla uğradığımız bir köydeki AKP lokalinde, unutulmaz sevgi, saygı ve konukseverlikle karşılaştık.
Oradan alkışlarla uğurlanırken, bazılarının oy uğruna toplumu kutuplaştırma, hatta birbirimize düşman etme çabalarının bu yiğit, mert insanların vatan sevgisiyle dopdolu yüreklerinde hiç yer etmediğini sevinçle gördük.
Böylece bizi kimsenin bölemeyeceğine bir kez daha inandık.
AKP lokalindekilere “16 Nisan’da hayırlısı olsun” diyerek veda edip uzaklaşırken ardımızdan aykırı bir ses duymadık.

*  *  *

Pazartesi günü erkenden Mersin’e geçtik.
Tesadüfen uğradığımız bir balıkçı barınağında yaklaşık 100 Mersinliyle uzun uzun sohbet ettik.
Orada da ‘Evet’ oyu vereceğini söyleyen bir kişiye bile rastlamadık...

*  *  *

Halk Arenası için Yenişehir’deki Atatürk Kültür Merkezi’ni dolduran muhteşem kalabalığı ve sımsıcak atmosferi gördüğümüzde ise adeta büyülendik.
Görkemli merkezi Yenişehirlilere armağan eden Belediye Başkanı İbrahim Genç’in özel ilgisiyle onur konuğumuz olan 102 yaşındaki Atatürkçü genç Muazzez İlmiye Çığ’ın gözünü kırpmadan seyrettiği Halk Arenası bittiğinde şuna inandım:
Bu değerli, yurtsever halk, Atatürk’ün eşsiz emaneti Cumhuriyeti sahipsiz bırakmaz, tapusunu bir kişiye kaptırmaz!
O halde bir kez daha ve inançla; yaşasın Türkiye, Yaşasın Laik Demokratik Cumhuriyet!