Yıllar önceydi...
İktidara iyice ısınan AKP kadroları yine en iyi bildikleri oyunu sahneliyor, imam hatip okulları ve türban üzerinden toplum üzerinde “algı yaratma” kampanyası yürütüyorlardı... O sıralarda imam hatip okulları büyük ölçüde öğrenci kaybettiği için “arka bahçe” olarak nitelendirilen bu okulların diriltilmesi, çoğaltılması hedefleniyordu...
Gazetelerde, televizyonlarda imam hatip tartışmasından geçilmiyordu... İşte böyle bir televizyon programında tartışmanın seyrinden sıkılan ve sinirlenen AKP’li vekil ileriye yönelik amaçlarını şöyle açıklamıştı.
-Şayet imam hatip okulları açamıyorsak, gün gelir tüm okulları imam hatip yaparız olur biter!..
Bu konuşma o tarihte büyük tepki topladı, üzerine yazılar yazıldı, protestolar yapıldı filan... Sonra her zaman olduğu gibi unutuldu gitti!.. Ta ki, 2012 Ağustos’una kadar; AKP Muğla Milletvekili Ali Boğa, Muğla İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği’nin düzenlediği pilav gününde o sıralar gündeme sokulan 4+4+4 eğitim sistemiyle ilgili olarak şu müjdeyi verdi:
-Bu sistemle birlikte bütün okulları imam hatip okulu yapma şansını elde etmiş durumdayız!..
O zaman ne olacağını da şöyle açıklamıştı muhterem vekil:
-O zaman işte memleketin geleceğine sahip çıkan, üç kuruşluk menfaat uğruna memleketin geleceğini satmayan, tarihine, kültürüne saygılı, inancına saygılı diplomatlar, yöneticiler bu memleketin başına gelecektir!..
Ülkenin evlatları için tasarlanan proje ilk kez bu kadar net, bu denli derli toplu açığa vuruluyordu!..
Hemen ardından işareti alan eğitim temsilcileri de eteklerindeki taşları dökmeye başladılar... Örneğin ülkenin köklü okullarından Kabataş Erkek Lisesi Müdür Yardımcısı Şakir Voyvot, bir dernek toplantısında aynen şöyle dedi:
-Bütün okullarımızın imam hatip lisesi gibi olması zamanı geldi!..
Kendince doğruyu söylüyordu tabii; iktidardaydılar, eğitim sistemiyle diledikleri gibi oynuyorlardı.. Tüm okulların imam hatip okullarına dönüştürülmesi zamanı gelmiş de geçmişti bile...
-Büyük çapta
başardılar da!..

Devletin damarlarına yayılmak!..


İstedikleri hatip, din hocası, imam değildi...
İstedikleri imam hatip mezunu vali, kaymakam, yargıç, polis ve en çok da askerdi!.. Kendileri de zaten bunu açıkça söylüyor ve uygulamak için fırsat kolluyorlardı!.. Yıllar içinde hedeflerine adeta koşar adım ulaştılar!..
Düz liseler, ortaokullar imam hatip okullarına dönüştürüldü... Dönüştürülemeyenlerin başına imam hatipli müdür, müdür yardımcıları getirildi... Arapça, din ve ahlak dersi ilkokul birinci sınıflara varıncaya kadar genişletildi...
Yıllar önce söylenen gerçekleşmiş, şimdilik tümü olmasa bile esaslı sayıda düz okul imam hatip okuluna çevrilmiş, zorunlu dersler konulmuştu.
-Ancak bu da yeterli değildi!..
Sırada kız ve erkek öğrencilerin birbirinden uzaklaştırılması vardı!.. Bunun için de bir “pilot okul” seçildi. Konya Konevi Anadolu Lisesi Müdürü Faruk Özarslan, 2017-2018 eğitim öğretim yılından itibaren kız ve erkek öğrencilerin ayrı sınıfta okuyacaklarını okulun internet sayfasından duyurdu!..
-Harem-Selamlık okul düzeni buydu işte!..
Skandal karar duyulup, büyük tepki alınca bu duyuru siteden kaldırıldı. Ancak okul müdürü olacak hazretin bu uygulamayı geçen yıl da yaptığı ortaya çıktı bu kez, iyi mi!.. Öğrencilerin iddiasına göre yalnızca sınıfları değil katları da ayırmıştı müdür efendi!.. Bu uygulamaya karşı çıkan velilerin bi güzel tehdit edildiği de belirlendi tabii!..
Büyük tepkiler sonucu, müdür hakkında soruşturma(!) açılıp uygulama şimdilik rafa kaldırıldı!..
-Nasıl olsa uygun zaman gelecekti!..

Ayrıcalıklı imam askerler!..


Ayrıca yapılacak başka çok önemli işler vardı!..
İşin aslı; ne yaparlarsa yapsınlar, hangi büyük yatırımlarda bulunurlarsa bulunsunlar, şöyle istedikleri sayıda öğrenciyi imam hatiplere çekemeyen muhteremler bu kez yeni bir cingözce kampanya başlattılar...
Sevgili arkadaşım Saygı Öztürk’ün Sözcü’deki haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı bazı dini vakıf ve derneklerin de teşvikiyle imam hatip liselerini doldurabilmek için birbirinin kopyası tanıtım broşürleri hazırlatmıştı. Ne yazıyordu bu broşürlerde dersiniz?
-İmam hatip liselerine gelen öğrencilerin ne gibi ayrıcalıklar elde edecekleri tabii!..
Her zamanki gibi yine “pilot okullar” seçildi... Mesela Hoca Ahmet Yesevi Anadolu İmam Hatip Lisesi hazırladığı broşürde ne vaat ediyordu biliyor musunuz?
-Bu liseden mezun olanların askeri yüksek okullar ile polis okullarına “ayrıcalıklı” olarak alınacağını!..
Bitmedi; aynı broşürde şu ifadeler de yer aldı:
-Tüm liselerde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri haftada 2 saate çıkacağı için ülkemizde İlahiyat ve İslami Bilimler fakülteleri geleceğin mesleği olacaktır!..
Daha Türkçe kullanmaktan aciz yöneticilerin kaleme aldığı bu mesaja bakmayın; burada ana fikir yani büyük proje, askeri okullarla polis okullarının imam hatip çıkışlılar ile doldurulmasıdır... Diğer bir deyişle söylersek amaç gayet açıktır:
-İmam hatip ordusu!..