Soru basit, yanıtı da iki şıktan ibaret...
Siz hâlâ bu iktidarın FETÖ ile savaştığına inanıyor musunuz?..
A) İnanıyorum B) İnanmıyorum
Ben, 15 Temmuz’dan bu yana yapılanları hayret ve dehşetle izlediğim, FETÖ’nün imamlarının, müritlerinin ortalıkta fink atmasına karşılık, hiç alakası olmayan on binlerce insanın inim inim inletildiğini gördüğüm, Mensubu olmaktan onur duyduğum SÖZCÜ Grubu’na kurulan “FETÖ” tuzağına bizzat tanık olduğum, FETÖ heyulası bahanesiyle 1.5 yıldır TBMM yok sayılarak ülkenin Olağanüstü hal ve Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetildiğini pek güzel anladığım için “B” şıkkı tarafındayım!..
Yalnızca bununla da kalmıyor tabii; Siz Dr. John L. Esposito adını hiç duydunuz mu?.. Daha iki gün önce Boğaziçi Üniversitesi İslam Araştırmaları Kulübü BİSAK’ın düzenlediği “Ortadoğu’da demokrasinin geleceği” başlıklı konferansın davetli konuşmacısı olarak İstanbul’daydı...
Bu muhterem zatın kim olduğunu anlatmadan önce konferansı düzenleyen BİSAK yönetiminde AKP’lilerin de bulunduğunu, daha önce kampüs meydanında toplu iftar ve namaz gibi etkinliklere imza attığını da ekleyeyim... Diğer bir deyişle, BİSAK’ın konuşmacı olarak davet ettiği Esposito’nun kim olduğunu bilmemesi olanaksız!..
-Gelelim bu muhteremin kimliğine ve geçmişine...

Fetullah’a aşık bir Amerikalı!..


Dr. John Lee Esposito hiç de sıradan bir isim değil...
Öncelikle, uzun yıllardır FETÖ’nün çok önem verdiği ABD ve Avrupa etkinliklerinin baş gediklilerinden! Katıldığı tüm konferanslarda başlıca değindiği konu ise “Türkiye’de dindar kesime nasıl da büyük baskılar yapıldığı!” 2007 yılında üstün hizmetleri karşılığında FETÖ’nün kurumu Rumi Forum tarafından “Barış ve Diyalog” ödülüne layık görüldü!
Esposito, 2008 yılında da Georgetown Üniversitesi’nde “Global Zorluklar Çağında İslam: Gülen Hareketinin Alternatif Perspektifleri” başlıklı bir konferans düzenleyerek Fethullah Efendi’yi bir güzel parlatmıştı!
Bitmedi, Esposito’nun, biri FETÖ’nün üst düzey isimlerinden biri olan İhsan Yılmaz ile birlikte olmak üzere, Fethullahçıları öven bir çok kitabı da bulunuyor! Aslında fazla uzatmaya gerek yok; kolaylıkla söyleyebiliriz:
-Esposito, FETÖ’nün ABD’deki en önemli misyonerlerinden biri!..
Ancak önemi bununla da sınırlı değil, adam Cem Yılmaz’ın ünlü deyişiyle “duygusal nedenlerle” Fethullah Efendi’ye öylesine aşık ki, bu zatı şöyle de tanımlayabiliriz:
-Gülen’in ABD’de kalmasını sağlayan iyilik meleklerinden biri!
Yıllar öncesine dönelim; Fethullah Gülen, ABD’de ikamet etmesini sağlayacak Yeşil Kartı (Green Card) bir türlü alamıyordu. Öyle ki, ABD’den sınır dışı edilmesi bile gündeme gelmişti... İşte tam bu noktada önemli isimler devreye girdi ve lobi yapmaya başladı. Yüksek mahkemeye dilekçe bile verdiler. Savundukları temel konu şuydu:
-Fethullah Gülen ABD’nin yaşamsal çıkarları için büyük önem taşımaktadır!..

Yeşil kartın referans isimlerine bakın!..


Kimdi bu önemli referans sahipleri peki? Hemen sayayım.
-CIA Ortadoğu Masası eski şefi, ABD’nin ünlü “Yeşil Kuşak Projesi”nin mimarlarından Graham Fuller, CIA Balkanlar Uzmanı George Fidas, Ankara eski Büyükelçisi Morton Abramowitz (hani taa 1996’larda Erdoğan’ın geleceğin başbakanı olduğunu söyleyen muhterem!) ve tabii John Esposito!..
Ne kadar etkileyici bir referans kadrosu, öyle değil mi!.. Tabii ki çok etkili oldu ve Fethullah Yeşil Kartı aldı!
Yine bitmedi! 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında , Esposito FETÖ’yü hararetle savunmayı sürdürdü. Fethullah’ın hiç bir günahı olmadığını anlatmak için o kadar yüksekten uçtu ki, Huffington Post’ta yayımlanan yazısında hiç utanıp sıkılmadan şöyle dedi:
-Darbe girişimini Atatürkçüler yaptı!..
Son olarak, Esposito 10 Ekim’de bir başka büyük etkinliğe de katıldı; “Uluslararası İslam Dünyası Sempozyumu” nun kapanış konuşmasını yaptı. Bu etkinliğin afişinde Esposito’nun tam yanında kimin fotoğrafı vardı peki?
-Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü ve Başdanışmanı İbrahim Kalın’ın!..
Pekii, bu etkinliğin sponsorları kimdi? Hükümet yandaşı Daily Sabah Gazetesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İktidarın işadamları birliği MÜSİAD ve İstanbul Zaim Üniversitesi!.. Kalın, son dakikada sempozyuma katılmayıp, Cumhurbaşkanı’nın Sırbistan gezisine katıldı. Yoksa Espisota’ya eşlik edecekti, iyi mi!
İbrahim Kalın, Esposito’yu tanıyor muydu peki? Elbette, Georgetown Üniversitesi’nden!.. Çünkü Kalın’da bu üniversitede “İslam düşüncesi ve İslam-Batı ilişkileri” üzerine dersler vermişti! Üniversitenin 2009’da hazırladığı “En etkili 500 Müslüman” listesine 13. Sıradan kim girmişti dersiniz?
-Bravo bildiniz; Fethullah Gülen!..
Bu listeyi iki kişi hazırlamıştı. Biri kimdi bilin bakalım?.
-Yine bravo; İbrahim Kalın tabii ki!..
Türkiye ABD ile böylesine büyük bir krizin içine düşmüşken hem de krizin tam ortasında Türkiye’nin en önemli üniversitelerinden birine davet edilen, ağırlanan FETÖ müridi bir Amerikalı!
-Şimdi biz neye inanalım Tanrı aşkına?!.