Yapay zeka ve teknolojik dönüşümün damgasını vurduğu 2017’de, dev holdingleri siyaset korkusu sardı. Önceki dönemlerde daha çok teknolojik dönüşümün yarattığı ‘yıkıcı etki’den endişe eden CEO’lar, özellikle siyasetteki belirsizlikten muzdarip. CEO’ların yüzde 84’ü mevcut siyasi ortamdaki belirsizliğin şirketlerini her zamankinden daha fazla etkilediğini belirtirken, yüzde 76’sı ise belirsizlik nedeniyle büyüme ve geleceğe ilişkin senaryo planlamalarına her zamankinden daha fazla para harcadığını açıkladı.

KPMG’nin 3 yıldır gerçekleştirdiği ve bu yıl Türkiye’nin de yer aldığı Küresel CEO Araştırması, 1286 CEO’nun geleceğe dair bakışını ortaya koydu. Bu yıl araştırmanın 25 CEO’nun katılımıyla gerçekleşen Türkiye ayağında, tüm gündeme olduğu gibi siyaset damgasını vurdu. Araştırma sonuçlarında ve CEO’ların cevaplarında jeopolitik risklerin yükselişi göze çarparken, CEO’ların yüzde 68’i küreselleşmenin hızı ve korumacı politikaların bir sonucu olarak şirket ve holdinglerinin küresel alandaki çalışmalarını mercek altına aldığını kaydetti. CEO’ların yüzde 76’sı ise jeopolitik riskleri daha iyi anlamak için yönetim kadrolarına yeni uzmanlar eklerken, yine yüzde 76’sı geleceği planlamak için daha fazla para harcadığını açıkladı.

GÜVENDE SIKINTI YOK

Araştırma sonuçlarında dikkat çeken bir başka gelişme ise Türkiye’deki CEO’ların ülke ekonomisine küresel ekonomiden daha fazla güvenmeleri oldu. Türkiye’de CEO’ların yüzde 68’i ülkelerinin büyümesine güven duyuyor. Küresel araştırmada bu oran yüzde 77. Türkiye’de küresel ekonominin büyümesine duyulan güven yüzde 48 olurken, dünyada ise CEO’lar daha iyimser. Küresel katılımda CEO’ların yüzde 65’i global büyümeye güven duyduğunu ifade ediyor. Küresel CEO’larla uyumlu olarak Türkiye’de de CEO’lar kendi sektörleri ve şirketlerinin büyümesine, ekonomisinin büyümesinden daha fazla güven duyuyorlar. Türkiye’deki CEO’ların yüzde 84’ü, dünyada ise yüzde 69’u sektörlerine güveniyor.

TEKNOLOJİ FIRSAT YARATIYOR

Geçen yılki araştırmada en dikkat çeken gelişme teknolojik gelişimin yıkıcı etkisinin CEO’larda yarattığı endişe olmuştu. Ancak 2017 yılında yaşanan gelişmelerle büyük holding ve şirket yönetimleri bu alandaki gelişmeleri bir fırsat olarak görmeye başladığını ortaya koyuyor. Küresel araştırmada her 100 CEO’nun 65’i yıkıcı teknolojileri, işletmeleri için tehdit değil fırsat olarak gördüğünü söylerken, yüzde 74’ü ise kendi sektörlerini yıkıma uğratmayı hedefliyor. Türkiye’deki manzara ise daha iddialı. Yıkıcı teknolojiyi fırsat olarak gören CEO oranı yüzde 76. Kendi sektörlerini teknolojik yıkıma uğratmayı hedefleyenlerin oranı ise yüzde 84.

HEDEF PAZAR İNGİLTERE

Türkiye’deki CEO’ların yeni yatırım için hedefinde ise İngiltere ve Orta Doğu bulunuyor. CEO’ların önümüzdeki 3 yılda açılmayı düşündüğü öncelikli pazarlar yüzde 36 ile Birleşik Krallık ve Ortadoğu, yüzde 32 ile Almanya ve Avustralya yer alıyor. Global sonuçlarda ilk sırada yer alan ABD ise Türklerin büyüme planında yer almıyor. Diğer taraftan küresel çalışmada CEO’ların sadece yüzde 9’u kendilerinden sonra CEO olacak kişinin bir kadın olacağına inanırken bu oran Türkiye’de yüzde 24’ü buldu.

12szt07a_ist-izm-ant-ank-trb

Teknoloji tehdit değil, fırsat


Sonuçları yorumlayan KPMG Türkiye Başkanı Murat Alsan CEO’ların yeni ajandasını şöyle yorumladı: “En dikkat çekici bulgu, CEO’ların yıkıcı teknolojilere yaklaşımı oldu. Özellikle Türk CEO’lar önümüzdeki 3 yıllık dönemde teknolojinin kendi sektörlerinde bir yıkım gerçekleştirmesini bekliyor ve bu yıkımı gerçekleştirecek taraf olmak için de tüm güçleriyle çalışıyorlar.”