Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) bir bölümü merhum Başbakan Necmettin Erbakan döneminde temeli atılan ve hizmete  açılan Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ bünyesindeki 14 şeker fabrikasını satmak için ilana çıktı. Fabrikalar satılırsa çalışanların tamamı isterlerse, kamu kurumlarına geçebilecek. Fabrikalarda örgütlü Şeker-İş Başkanı İsa Gök, fabrikaların özelleştirilmesi halinde 4’ü dışında tamamının kapanacağını söyledi ve “250 bin çiftçi işsiz kalacak” dedi.

İŞÇİLER NAKİL OLACAK

ÖİB, Türkşeker’e ait Niğde, Çorum, Kırşehir, Yozgat, Erzincan, Erzurum, Konya, Kastamonu, Tokat, Afyon, Kırklareli, Burdur, Elazığ ve Muş illerinde bulunan fabrikaları ayrı ayrı özelleştirme kararı aldı. Fabrikaları satın almak isteyenler 3-18 Nisan arasında teklif verebilecek. Hazırlanan şartnameye göre, özelleştirmenin ardından şeker fabrikalarında çalışan memurlar fabrikalarda çalışmaya devam edebilecekleri gibi dilerlerse Türkşeker’in diğer fabrikaları ya da kamu kurum ve kuruluşlarına nakil olabilecek. Daimi işçilerden emekliliğini hak etmemiş olanlar yeni patronla çalışabilecek veya Türkşeker’in başka fabrikalarına geçebilecek. Başka kamu kurumlarında 12 ay çalışma hakkıyla istihdam da edilebilecek. Özelleştirilecek 14 fabrikada toplam 4 bin 900 personelin çalıştığı bildirildi. Şartnameye göre, fabrikaları alan yeni girişimciler çiftçilerle yapılmış olan pancar üretme sözleşmelerini en az 5 yıl boyunca devam ettirip bu çiftçilerden pancar alımını sürdürmek zorunda olacak. Fabrikalar üretim şartıyla alınacak ve üretim faaliyeti dışındaki taşınmazlar ihale dışında kalacak.

250 BİN ÇİFTÇİ İŞSİZ KALIR

Özelleştirmeye sert tepki gösteren Şeker İş Başkanı İsa Gök, fabrikalarınsatılması halinde Afyon, Ilgın, Turhal, Çorum dışındaki tüm fabrikaların kapanacağını, Türkiye’nin şeker üretiminin biteceğini, AB ülkelerinin açık pazarı haline dönüşeceğini ve 250 bin çiftçininişsiz kalacağını söyledi. Özelleştirmenin tamamen nişasta bazlı şeker üreten Cargill şirketinin istekleri doğrultusunda hazırlandığını savunan Gök, “Üreticiyle 5 yıllık sözleşme var demek, üretim garantisi getirdik demek bizleri aptal yerine koymaktır. Bu özelleştirme işçinin de üreticinin de ülkenin de yararına değildir. ABD bile fabrikalarını özelleştirmezken biz neden satıyoruz. Devletin hakem olduğu üretim modeline geçmeyi öneriyoruz” dedi.