“Saray merkezli dış politikaların her cephesi ayrı bir fiyaskodur'' denilen İYİ Parti'nin açıklamasında, AKP'nin dış politikasının çöktüğü de savunularak şu görüşler savunuldu:

''2012’de Şam’daki Emevi camisinde Cuma namazı kılma hayaliyle olağan rotasından çıkarılan Suriye politikaları, bugün Türkiye’yi, Saddam’ın Irak’ının yaşadığı bir cehenneme sürükleme tehlikesi ile karşı karşıya bırakmıştır.   Erdoğan’ın Müslüman Kardeşler’in lideri olma hayalinin bedeli, şu an için kendi refahından ve mutluluğundan çalınan 30 Milyar dolardır.

MEHMETÇİKLERİN CANI...


YPG desteği altında Süleyman Şah Türbesi’nin geri çekilmesi ile başlatılan ricat, sınırımızda Sayın Erdoğan’ın dostu Trump tarafından silâhlandırılmış terör güçlerinin oluşması ile sonuçlanmıştır. Asıl millî dış siyaset Süleyman Şah Türbesi’ni geri çekip toprağımızı terk etmemekti. Süleyman Şah türbesi geri çekildiği için Fırat Kalkanı yapılmak zorunda kalındı. O yüzden El Bab’da 71 şehit verdik. Erdoğan Afrin meselesini yine iç politikaya alet etmekte ve seçim süreçlerinde kendi hedeflerine ulaşmak için kullanmak niyetindedir. İYİ Parti, tek adam rejimini kalıcı kılmaktan başka hiçbir maksada hizmet etmeyecek ve bekâ sorunu yaratabilecek Afrin savaş senaryolarına tamamen karşıdır. Erdoğan’ın Afrin operasyonunu adeta bir halkla ilişkiler çalışmasına dönüştürmesinin bedelini –Allah korusun- daha çok Mehmetçik canlarıyla ödeyebilir.''