Ağrılık arttıkça otomobilinizin çevreye saldığı karbon miktarı artarken, performansınız düşüyor ve yakıt tüketiminiz de artıyor. Sahip olduğunuz otomobilin ağırlığı düştükçe de bu değerler ters miktarda değişiyor.
Markalar, modellerinin ağırlığını azaltmak için birden fazla şeyden vazgeçebiliyorlar. Mesela motor, şanzıman ve şase gibi ağır olan ve sağlam olması gereken parçalar artık daha hafif ve daha sağlam hammaddelerle yapılmaya başlandı. Motor bloklarında alüminyum gibi pahalı ama hafif ve dayanıklı malzeme kullanılırken eskiden metal olan bazı parçalar yerlerini sert plastiklere ve hatta karbon fiberden yapılmış parçalara bıraktı. Bu sayede otomobillerin toplam ağırlığı aşağıya çekilerek performans ve tüketim değerleri daha normal seviyelere getirildi.
Günümüz otomobillerinin en çok ağırlık kazandığı parçalar ise artık güvenlik donanımları olmaya başladı. Güvenlik sistemleri için hem yer hem de toplam ağırlık fedakarlığında bulunan üreticiler bunu dengelemek için ellerinden gelenin fazlasını yapmaya özen gösteriyor.
Aşağıdaki örnekleri incelediğinizde bazı elektrikli ve hibrit motorlu otomobilleri fark edeceksiniz. Alternatif yakıtla, özellikle de elektrikle çalışan otomobillerin pilleri kütleye ekstra ağırlık olarak geri dönüyor.
İşte ülkemizde de karşılaşabileceğiniz, en ağır diyemesek de cidden ağır bir kütleye sahip olan otomobillerden bir kaçı.