"Omurga eğriliği olarak bilinen ve sıklıkla gelişme çağındaki 10-18 yaşındaki kız çocuklarında görülen skolyoz, Türkiye’de yaklaşık 1.5 milyon kişiyi etkiliyor." diyen Sportomed Skolyoz ve Omurga Kliniği Uzman Fizyoterapist Kadriye Şahin Yorgun, skolyozun belirtileri ve tedavisi ile ilgili önemli bilgiler verdi.

TÜRKİYE'DE 1,5 MİLYON KİŞİDE VAR

Skolyoz ülkemizde yaklaşık 1.5 milyon kişide olduğu düşünülmektedir. Sayının daha da netleşmesi için sağlık bakanlığına bağlı yurt genelinde yapılan okul tarama projeleri sürdürülmektedir.

SKOLYOZ NEDİR VE NEDEN OLUŞUR?

Skolyoz omurgada üç farklı düzlemden meydana gelen bir deformitedir. Cobb açısı 10 derece üzerindeki eğrilikler skolyoz olarak kabul edilmektedir. Deformite incelendiğinde omurların vücudun orta hattından uzaklaştığı ve kendi etrafında döndükleri gözlenmektedir. Sagital, frontal ve transvers olmak üzere bu 3 düzlemdeki değişimden dolayı skolyozun 3 boyutlu bir deformite olduğu kabul edilir. Bu 3 farklı düzlem tek tek incelendiğinde; ön-arka sırt omurlarının öne, bel ve boyun omurları arkaya doğru hareket ettiği gözlenir. Omurganın orta hattan uzaklaşarak yana hareket ettiği gözlenir. Ve aynı zamanda omurlar kendi etraflarında dönerek, kişi öne eğildiğinde sırtta ve/veya belde tek taraflı yükseltilerin oluşmasına neden olur. Kişileri kozmetik açıdan en çok rahatsız eden deformitedir.

skolyoz-2

Skolyoz kas-iskelet sistemi hastalığı, nörolojik problem, gelişimsel kemik defektler, sendromik hastalıkların var olması sonucu oluşabilir. Ancak bazı skolyozların oluşma nedenleri bilinmemektedir. Bu skolyozlar idiyopatik skolyoz olarak isimlendirilmektedir. İdiyopatik skolyozlar en sık karşılaşılan skolyoz türüdür. Skolyozun oluşma neden bilinmesede ilerleme mekanizması bilinmektedir. “Vicious cycle” yani kısır döngü mekanizması skolyozun ilerlemesine neden olur. Üzerine tek taraflı sürekli kötü yük binen omurga eğilmeye devam edecektir taki bu kısır döngü kırılana kadar.

KIZ ÇOCUKLARINDA DAHA ÇOK GÖRÜLÜYOR

Skolyozun görülme olasılığı kız çocuklarında erkeklere oranla daha yüksektir. Skolyoz 3-4 yaşlarında da oluşabilir ama en sık büyüme çağında boyu uzamakta olan çocuklarda karşımıza çıkar. Ailede skolyozu bulunan kişilerin çocuklarında da sık skolyozun görülmesi genetik yatkınlığı bize düşündürmektedir. Skolyozu en çok etkileyen çevresel faktör kötü postürün devam ettirip kısır döngünün kırılamamasıdır.

SKOLYOZ GENELLİKLE YAZIN FARKEDİLİYOR

Skolyozu aileler genellikle yazın farketmektedirler. Yaz mevsiminde çocuklar denize, havuza girerken yada ince kıyafetler giymesiyle birlikte duruştaki bozukluklar daha çok göze çarpar. Aileler çocukların duruşunu incelerken başın tek taraflı eğik durmasına, omuz seviyeleri arasındaki eşitsizliğe, koltuk altı çizgilerinde ki farklılığa, kol-kalça mesafesinin tek taraflı daralmasına, kalça hizalarının birbirinden farklı olmasına bakarak anlayabilirler. Çocuklarını öne eğdiklerinde sırt yada belindeki tek taraflı yükselmeler göze çarpacaktır.

skolyoz-3

ÇOCUĞUNUZDA SKOLYOZ VAR MI?

Çocuğunuzun duruşunun değerlendirmesini yaparken; omuz asimetrisi var mı, koltuk altı seviyelerinde farklılık var mı, leğen kemiği çıkıntılarında ya da bir kolun aynı yöndeki kalçaya olan mesafelerinde farklılık var mı diye bakmalılardır. Eğer bir farklılık görüyorlarsa bir uzmana muhakkak başvurmalidirlar. Skolyoz tanısı almış çocukların tedavi sürecinde ailelere düşen en önemli görevlerden biriside, tedavi döneminde çocuklarından desteklerini eksik etmemeleridir.

TEDAVİSİ KİŞİYE ÖZEL PLANLANIR

Skolyoz teşhisi konulduktan sonra tedavi sürecinde kişiye özel tedavi planlanmalıdır. Skolyoz tedavisinde; 3 boyutlu skolyoz egzersizleri ve açIya bağlı olarak korse kullanımı çok önemlidir.

Tedavide uygulanan yöntemler dışında omurga eğriliği olan kişiler, günlük hayatında kısır döngüyü devam ettirecek kötü postürden kaçınmaları gerekmektedir. Tedavi sürecinde öğrendikleri doğru yük aktarmayı devam ettirmelilerdir.

TEDAVİ SONRASINDA NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Tedavi sonrasında kişiler öğrendikleri egzersizlerini ve günlük yaşam modifikasyonlarını devam ettirmeleri gerekmektedir. Düzenli devam ettirilen egzersizler sonucunda skolyoz ilerlemesi durdurulabilir. Skolyoz açısı düşürülebilir ve tekrar oluşmasının önüne geçilir.

Egzersiz bir disiplin işidir. Düzenli olarak egzersizlerin yapıldığında başarılı sonuçlara ulaşılabilir ve bu süreçte fizyoterapistlerin yanı sıra; kişilere ve ailelerine de görevler düşer.

skolyoz-4

MASA BAŞI ÇALIŞANLAR DİKKAT!

Omurgada sağlığında, omurganın mobil olması çok önemlidir. Özellikle masa başı çalışanlarda yanlış pozisyonlarda uzun süreli oturma omurganın doğal şeklini bozmaktadır. Bu da bel ağrı ve diğer omurga problemlerini tetiklemektedir. İlk olarak ofiste ergonomik düzenlemeler yapılmalıdır. Kişiler 20 dk gibi aralıklarla pozisyonlarını değiştirmeli ve düzenli egzersiz yapmalılardır.

[old_news_related_template title="'Türkiye'nin yüzde 3'ünde skolyoz var' Çocuklarda skolyoz nasıl anlaşılır?" desc="Türkiye'de skolyozun ( omurilik eğriliği) görülme oranının yüzde 3 olduğunu belirten Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı'nda görevli Yard. Doç. Dr. Emre Karadeniz, çocukların kendilerinde bu hastalığı çok zor fark ettiği bilgisini verdi. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/11/skolyoz-1.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2017/saglik/turkiyenin-yuzde-3unde-skolyoz-var-cocuklarda-skolyoz-nasil-anlasilir-2105307/"]