Etkinlik aslında San Fermin Festivali olarak anılan bir festivalin parçası. Koşunun gerçekleştiği akşam boğa dövüşlerinde yarışacak altı boğa, kentin sokaklarına bırakılıyor ve insanları kovalıyor. Heyecan dolu bu kovalama sırasında ise şehirde tansiyonlar yükseliyor. Zira konseptten de anlayabileceğiniz üzere bu etkinlik zaman zaman tehlike arz edebiliyor. szt_seyehat_024 szt_seyehat_023

FiŞEKLERLE iŞARET VERiLiYOR

Koşu sırasında birkaç havai fişekle katılımcılara bazı işaretler veriliyor. Sabah 8’de atılan ilk fişek ağıl kapısının açıldığını bildiriyor. İkinci fişek altı boğanın da salındığını; üçüncü ve dördüncü fişekler de boğaların alana girdiklerini bildiriyor. Son fişekte ise boğaların ağıllarına geri döndüklerini duyuruyor. İlk ve son fişek arasında ortalama üç dakika bulunuyor. En ünlü Boğa Festivali Pamplonalı Aziz Fermin adına düzenlenen ve yerel dilde ‘Sanfermines’ adıyla bilinen San Fermin Festivali’dir. szt_seyehat_02

FESTİVALLERDE BOĞALARLA AYNI YÖNDE KOŞMAK ZORUNLU

İspanyol geleneklerinden biri olan bu boğa koşusu, anlatılanlara göre 14. yüzyılda kuzeydoğu İspanya’da doğmuş. Boğaların ve büyükbaş hayvanların nakliyatı sürecinde yolculuğu hızlandırmak amacıyla insanların boğaları korkutmak ve heyecanlandırmak suretiyle koşmaya zorlaması, zamanla bölgedeki insanlar arasında bir rekabet durumu yaratmış. Sonucunda kalabalıklaşan İspanyol şehirlerine yayılarak gelenek haline gelmiş. İspanya, Portekiz, Meksika, Fransa gibi dünya üzerinde birçok boğa koşusu festivali bulunuyor. Bunların en ünlüsü Pamplonalı Aziz Fermin adına düzenlenen ve yerel dilde ‘Sanfermines’ adıyla bilinen San Fermin Festivali. Bu festival 6-14 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştiriliyor ve ilk boğa koşusu 7 Temmuz sabahı yapılıyor. 13katar20cm Takip eden her gün bir boğa koşusuyla devam eden festivale katılım kuralları arasında 18 yaş üzerinde olmak, alkol etkisinde olmamak, boğalarla aynı yönde koşmak ve boğaları tahrik etmemek var. Koşular sırasında boğaları yönlendirmek ve şeridi sınırlandırmak amacıyla koşu yolunun iki yanına tahta çitler koyuluyor. Gereken yerlerde iki kat tahta çit kullanılırken bazı bölgelerde çite gerek olmadan caddelerdeki binalar barikat görevi görüyor. Bazı bölgelerde katılımcıların kaçabilmesi için bir insanın geçebileceği fakat bir boğanın geçemeyeceği genişlikte boşluklar bulunuyor. Giyim konusunda bir kısıtlama yok. Genelde katılımcılar geleneksel kıyafetler olan beyaz bir gömlek altına kırmızı kemerli bir pantolon giyiyor. Kırmızı bir şal ekleyerek geleneksel kıyafeti tamamlıyorlar. Festival, katılımcıların Aziz Fermin Heykeli önünde, ona adanmış bir duayı İspanyolca ve Baskça olarak üç defa okumalarıyla başlıyor. “Çok yaşa San Fermin” diye bitirilen dua festivalin gelenek haline gelmesinde önemli bir rol oynamış. szt_seyehat_025

Birbirlerinden ayrılıyorlar

Koşunun parkuru 875 metre uzunluğunda. En hızlı geçilen bölüm Santo Domingo’da yer alıyor. Buradan sonra yavaşlayan boğalar genelde birbirlerinden ayrılıyor. Estafeta dönemecindeki zeminde boğaların kayıp düşmesi nedeniyle kaymayı engelleyen bir yüzey eklenmiş. Burada artık daha hızlı olmak gerekiyor. Festivalin heyecan uyandırdığı kadar  tehlike arz ettiğini de söylemiştik. szt_seyehat_026

Boynuz darbesi tehlikeli

Koşular sırasında her sene 50-100 arasında katılımcı yaralanıyor. Boynuzlanma vakaları az görülse de tehlikeli olabiliyor. 1910’dan bu yana 15 kişi hayatını kaybetmiş. Bunların çoğu boynuz darbeleriyle gerçekleşmiş. Koşu sırasında özellikle ağıl çıkışı gibi dar olan yerlerde yaşanan yığılmalarda oluşan izdihamlar sebebiyle katılımcılar boğaların darbelerine maruz kalabiliyor ve kaçacak zaman bulamayabiliyorlar.