HAYTAP (Hayvan Hakları Federasyonu) kurucularından Av. Ahmet Kemal Şenpolat, AKP'li vekillerin mecliste açtığı dövizle ilggili konuştu. Şenpolat, yapılan protestonun aşağılayıcı olduğunu belirtti.
Anayasa değişiklik teklifinin görüşüldüğü TBMM'de yaşanan tartışmalar büyüdükçe şiddetin dozu da yükseliyor. Önceki gün birbirlerine saldıran vekiller arasında yaşanan tartışmada tansiyon yükselmiş, birçok vekil çıkan arbedede darp edilmişti. CHP Milletvekili Eren Erdem'in, AKP Milletvekili Muhammet Balta'yı bacağından ısırdığına dair ortaya atılan iddia üzerine AKP'li Mihrimah Belma Satır'ın grup toplantısında açtığı 'Dikkat! Köpekler Giremez' yazılı döviz, hayvan hakları derneklerini harekete geçirdi.
Satır'ın dövizli hakaretine, sosyal medyadan da tepkiler büyüyor. HAYTAP'ın kurucu üyelerinden Av. Ahmet Kemal Şenpolat, meclisteki protesto ile ilgili şu ifadeleri kullandı:
"Hayvanları sevmeyen insanları da sevmez. Hayvanların bu tarz protestolara alet edilmeleri, çirkin ve aşağılayıcı bir eylemdir. Hayvan ismini aşağılayıcı bir dille kullanmak büyük bir ayıptır. Biz hayvan hakları savunucuları olarak, hayvan isimlerini hakaret olarak algılamayız. Fakat sözde eğitimli bir milletvekilinin, hakaret amaçlı kullanması korkunç bir vaziyettir. Bu durum, mizah seviyesinin ve kalitesizliğin belirtisidir. Çok uzun zamandır mecliste bekletilen bir yasa tasarımız var. Söz konusu dört parti de önerimize onay veren partilerdi. Hem öneriyi kabul edip hem bu tarz bir eylemle meslektaşlarını kınamaları samimiyetsiz olduklarını gösterir. Kamuoyunda çizdikleri bu çirkin imajı kınıyorum. Bizleri aşağı sınıftan, marjinal bireyler olarak gördüklerini için talepte de bulunamıyorum. Tek istediğimiz, hayvanları kavgalarına ve mizaha alet etmesinler"
HAYTAP yönetim kadrosundan Zuhal Arslan ise durumla ilgili, Türcülük, evrendeki tüm canlıların yaşam hakkına engel bir durumdur. Her alanda karşılaştığımız türcülük sorunsalına ne yazık ki en çok TBMM'de rastlıyoruz. Yetkililer bir an önce üzerine düşeni yapmalıdır.
"İÇLERİNDEKİ KÖTÜLÜĞE HAYVANLARI ALET EDİYORLAR"
CHP İstanbul Milletvekili Av. Sezgin Tanrıkulu da Sözcü'ye yaptığı açıklamada:
"Dün, iki kadın milletvekilinin tuttuğu pankart büyük bir ayıptır. Üstelik adı geçen vekillerden birisi aynı zamanda TBMM'de 'Dilekçe Komisyonu Başkanı'dır. Herhangi bir çirkinliği, hayvanlar üzerinden tartışmak daha büyük çirkinliktir. Hayvanlar, zarar görmediği taktirde kimseye zarar vermezler. Ancak insan, hayvanlar için her zaman bir tehdit unsuru olmuştur. Kendi içlerindeki kötülüklere hayvanları alet edenler için, bir an önce harekete geçilmelidir" ifadelerini kullandı.
"KÖTÜLÜK İNSANLARA MAHSUSTUR"
Hayvanlara Özgürlük Partisi Girişimi kurucularından vegan aktivist Metin Kılıç ise yapılan eylemi iyi niyetli görmediğini belirterek, "Bizlerin en sadık dostu olan hayvanları türcülük yaparak ötekileştiren bir zihniyetle karşı karşıyayız. İnsan türünün yapacağı kötülüğü, hayvanlara mâl etmemeli kimse. 'Kötülük' kavramı hayvana değil insana mahsustur" dedi.
İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Üyesi Av. Berk Arıkan ise, mecliste yaşanan döviz gerginliğine yönelik şu ifadeleri kullandı:
Ülkemizde hayvan hakkı savunucuları olarak, hayvanların yaşama hakkının tam anlamıyla korunması, hayvanların korunmasında eksik kalan yasaların uygun hale getirilmesi için çetin ve önemli bir mücadele vermekteyiz. Hayvanların isimlerinin hakaretlere ve siyasi çekişmelere alet edilmesi, özellikle de bunun ülkemizin geleceği konusunda kararlar alınan ve yasa çıkarılan Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında gerçekleşmiş olması gerçekten çok yanlış ve bir o kadar da üzücü bir durumdur. Hayvanların masumiyeti hiç kimse tarafından tartışılamaz ve yalnızca aramızda huzur içinde var olma gayesindeki bu canlılar, her türlü siyasi tartışma ve ideolojiden bağımsız olarak, mutlak surette korunmalı ve bu gibi faaliyetlerin dışında tutulmalıdır. Bu, siyasetle bağlantılı olmadan sahip olduğum görüşümdür.
