Sözcü Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz'ın canlı yayındaki açıklamaları şöyle:

metinyilmaz880

BİZİM TEK İŞİMİZ GAZETECİLİK

Gazetemizin patronu Burak Akbay bir makine ile başladı. Bizim şimdi 4 ilde matbaalarımız var. 100 kişi ile başladık, 700 kişi ile devam ediyoruz. Yıllardır ne dediysek o çıktı. Bakın ordumuzla oynuyorlar dedik. Oldu... Açılım konusunda aynı şey oldu. Teröristle masaya oturulmaz dedik. Bize ne dediler biliyorsunuz, 'Bunlar barış istemiyorlar' dediler.  Bakın ne oldu? Dolmabahçe mutabakatı vatana ihanettir dedik... Onda da haklı çıktık. Suriye, Mısır, Lübnan işinde yanlış yapıyorsunuz dedik. Rus uçağı neden vuruldu dedik. Yanlış yapıyorsunuz dedik.  Yıllardır yazdık bunları.

CANLI YAYIN



b

Biz 2010'da 'APO FETO İTTİFAKI' manşetini verdik. Yani 6 yıl önce manşetten verdik.

17-25 Aralık manşetimize bakın... 'CEMAAT ORDUYA KUMPAS KURDU.' Ne oldu bütün paşalar 5 yıl 6 yıl yattılar.

O günlerde 'yanlış yapmayın' dedik. Şimdi de 'yine yanlış yapıyorsunuz' diyoruz.

Yandaşı okumayın, muhalefeti okuyun. Biz muhalefetiz. Bunu da söylüyoruz. Şak şak yapmıyoruz. Keşke Sözcü okusaydınız. Bunları yaşamazdınız. Bizi dinlemediler, 15 Temmuz'da o olmaması gereken iğrenç girişim oldu

Biz Atatürk'ün yanındayız, cumhuriyetin, demokrasinin yanındayız.

'CUMHURİYET VE DEMOKRASİ KAZANDI' dedik darbe günü manşetimizde.

'HAKİMİYET KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR' dedik ikinci gün manşetimizde

Gelin görün ki ne oldu! Savcılıktan aldığımız bir duyumla, Sözcü hakkında bir dosya hazırlandığını, FETÖ çukuruna atmaya çalıştıklarını anlıyoruz. Tabi iktidarın bunu yapacağını sanmıyoruz.

 

a

 

İLGİLİ HABERYılmaz Özdil'den çarpıcı açıklamalar: İmam nikahını biz kıymadık ki!Yılmaz Özdil'den çarpıcı açıklamalar: İmam nikahını biz kıymadık ki!


YILMAZ ÖZDİL TELEFONLA KATILDI: İMAM NİKAHINI BİZ Mİ KIYDIK

Metin Yılmaz'ın katıldığı canlı yayına Sözcü Yazarı Yılmaz Özdil de katıldı. İşte Özdil'in sözleri:

'Çok gülünç gerçekten bu iddialar. Görüyoruz, Genel Yayın Yönetmenimiz orada manşetlerimizi anlatıyor. İddianameye girmişiz. İddianame bizim manşetlerimiz zaten.
Fethullah Gülen'e büyük bilim adamı diyenler bugün yandaş gazetelerde yazıyor.
Gülenle tesbih gibi yan yana poz verenler şimdi yandaş gazetelerde.
Aslında bunları yazmayalım diye bize iftira ediyorlar.
Yapılan operasyonları, devlet içindeki FETÖ'cülerin temizlenmesini en çok biz destekliyoruz.
Sözcü'ye bir operasyon gibi görülüyor bu yapılanlar ama aslında FETÖ'cüleri korumak için yapılan bir iş bu.
İmamları Diyanet'e kim soktu. İmam nikahını biz kıymadık ki. Bu imam nikahını kim kıydıysa hesabını o versin.
AKP'liler iktidara geldiklerinde devleti yönetecek bir donanıma sahip değillerdi. Belediyecilikten gelmişlerdi. Bu Gülen yapılanmasıyla ilişkilendiler. Çünkü Fethullah Gülen 40 yıldır yapılanmıştı.
Cemaat bunların uzay gemisinin yakıt deposudur. Bizim uzay mekiğimiz şimdi uzayda. Bir de bunun dönüşü var. Bunlara bir de Huston gerekecek.
Rıza Sarraf bir koz olarak mı tutuluyor ABD'de. Bu soru sorulmalı. İşte bunları sormayalım diye bize iftiralar atılıyor.
Necdet Özel'i ittire kaktıra Genelkurmay Başkanı yaptılar. Terfi ettirdiği askerler darbe yaptı.
Hulusi Akar'ı Genelkurmay Başkanı yapmak için özel kanun maddesi çıkardılar. Hulusi Akar'ın FETÖ'cülerin altında imzası var.
Ben şimdiye kadar Sözcü kadar çalışanlarının tamamı yurtsever Atatürkçü olan bir gazetede çalışmadım.
Her gazetede yazar, 'Basın yayın ilkelerine uyuyorum' diye. Ama öyle olmuyor... Sözcü'de basın yayın ilkeleri yoktur. Atatürk ilkeleri vardır.
Gazetenin patronu Burak Akbay'a da, at izinin it izine karıştığı bir dönemde, elini taşın altına koyduğu için, bize bunları yazmak için özgürlük verdiği için, vatandaş olarak teşekkür ederim.

c

METİN YILMAZ: HÜKÜMETTEN BASKI GÖRMEDİM

Yılmaz Özdil'in ardından açıklamalarına sözlerine devam eden Sözcü Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz şöyle konuştu:
Hükümetten kimse bize yayın hayatımız boyunca telefon açıp bir baskı yapmadı. Niye, çünkü bizim hükümetle işimiz yok.
Ne oluyor, maliye vs ile gazetede denetimler yapılıyor. Ceza kesiyorlar. Ceza kessinler. Yeter ki sesimizi kesmesinler.
Anakara'da hazırlanan fethullah Çatı İddianamesinde, Fethullah yayını yapanlar listelenmiş. İçine Sözcü'yü de koymuşlar
Bizi vurun daha iyi. Atatürkçü bir gazeteye utanmadan böyle bir yakıştırma yapıyorlar.

15 Temmuz'da Sözcü'de, 'Erdoğan'ı bulduk' diye bir haber yapıldı. Marmaris'te tatilde olduğuna dair. Gazetemiz soruyor, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir haftadır ortada yok, nerede diye? Bunun peşine düştük. Muhabirimiz de oradaki hareketliliği  fark ederek haberini yapıyor. Erdoğan'ın Marmaris'te olduğunu aslında herkes biliyor. Yerel gazeteler, yerel televizyonlar biliyor bunu. O otele tatile gidenler, güvenlik önlemlerinden şikayet etmişler mesala twitterda falan...
Ertesi gün diyorlar ki 'Sözcü Erdoğan'ın yerini bildirdi'-...' İnsaf edin artık. Savcıya ihbar yapılıyor.
Ertesi gün bu suçlamayı yapanlar, kendi haber sitelerinde 'Erdoğan'ın yerini ben söyledim' diye yaverin itiraflarına yer veriyorlar. Yaverinin sözleri bunlar. Kendi yaptıkları iftira haberini kendi sitelerinde yalanlıyorlar.
Bizim patronumuz Burak Akbay sadece gazetecilik yapıyor. En çok satan gazete olduk. Okuyucularımız bize sahip çıkıyor. Bize bu iftirayı atan yanda gazeteler kendilerine baksınlar Neden okunmuyorlar. Buna cevap versinler...

İLGİLİ HABERUğur Dündar: Gülen tesadüfi bir isim değilUğur Dündar: Gülen tesadüfi bir isim değil


UĞUR DÜNDAR: GÜLEN TESADÜFİ BİR İSİM  DEĞİL

Metin Yılmaz'ın bu açıklamalarından sonra programa telefonla katılan Sözcü Yazarı Uğur Dündar da şunları söyledi:

'FETÖ'yü biz zehir kabul edersek, Atatürk de bunun panzehiridir. Sözcü de Atatürkçüdür.
Ben çok sevdiğim kurumdan kumpaslarla ayrılmak zorunda kaldım. Aydın Doğan beni uğurlarken bana 'Sen Türkiye'nin en iyi gazetecilerindensin' dedi. Aydın Doğan o gün belki de en büyük ödününü verdi.
Mesleğimin bittiğini düşündüğüm günlerdi. Kitap yazmayı düşünüyordum. Sözcü bana köşesini açtı. Ne bir sansür, ne bir ima gördüm. Hatta yazılarımın içinde unuttuğum kelimeler bile, sansür sanmayayım diye bırakıldı. Öyle basıldı.
Emin Çölaşan, Soner Yalçın, Bekir Coşkun, Yılmaz Özdil ve Sözcü'nün diğer yazarları, kalemi bükülmeyen Atatürkçü, milliyetçi yazarlardır.
Ben vaktiyle Başbakan olduğu dönemde Cumhurbaşkanı ile röportaj yaparken, dedim ki kendisine 'Bırakın Emin Çölaşan yazsın, onun kalemini kırmak isteyenin elini tutun. Tarihe de böyle bir başbakan olarak girin...'
Darbenin sivil ayağı henüz ortaya çıkmadı. İşaret vermeye başladı ama. Sivil kripto FETÖ'cülerin çok büyük bir gayret içinde olduğunu düşünüyorum.
Biz PKK'yla silah bırakmadan başlatılan çözüm sürecine karşıydık. Eleştirilerimiz hainlikle değerlendirildi. Haklı çıktık mı, çıktık.
Suriye politikasına karşı çıktık. O yanlışlar yapılmamış olsaydı, PKK sınır komşumuz olabilir miydi.
Fethullah Gülen sıradan bir isim değil. 60'lı 70'li yıllarda, soğuk savaşın olduğu yıllarda, sağ sol çatışmasının sokakları kan gölünü çevirdiği yıllarda, bir NATO projesi olarak ortaya çıkmıştır. İzmir'den Kestane Pazarı Cami'nden Fethullah Gülen'in çıkması hiçbir şekilde tesadüfi değildir. İzmir NATO'nun ağırlıklı olarak faaliyetlerini sürdürdüğü bir kenttir.
Lütfen iktidarın çevresindeki kritpo FETÖ'cüleri tespit edin. Adalete teslim edin. Bunlar size iyilik değil kötülük yapıyor. Ne yapıyor yandaş medya, önce itibarsızlaştırıyor,  ardından operasyonlar başlıyor.