AKYAZI Kompleksi’nin temeli atıldı...

Trabzon’a ve Türk futboluna hayırlı olsun...

Kapasitesi 40 bin kişilik...

Trabzon gibi bir futbol kentine şarttı...

Peki, Avni Aker’in kapasitesi ne kadar? 24 bin falan...

Doluyor mu?..

Hayır...

Umarım ikinci ‘Atatürk Olimpiyat’ olmaz...

Avrupa’da tarihi bir adım atmış olan Trabzonspor’a taraftar ilgisi yok..

Enteresan...

Seyirci desteği yoksa kim ateşleyecek o futbolcuları?..

Bakın ilk yarıya...

Sahada oynayan bir Eskişehir, çırpınan ise Trabzonspor var. İlk dakikalarda Henrique ve Olcan ile iki atak dışında pozisyon yok...

Orta alan yol geçen hanı gibi...

Eskişehir’in hızlı adamlarını tutacak kimse yok ki...

Ertuğrul Sağlam’ın talebeleri çok paslarla Trabzonsporlu oyuncuların başını döndürdü adeta...

Hele bir 25-30. dakikalar arası vardı ki, Eskişehir’in pas şovu ve Kamara’nın nefis şutunu, Onur’un aynı güzellikte kurtarışını izledik. Sayabildiğim kadarıyla ilk yarıda Eskişehirspor 10-11 şut attı rakip kaleye, Trabzonspor ise 2...

Varın gerisini siz düşünün...

Trabzon’da Onur dışında maça damga vuran hiç kimse yoktu...

Buna karşılık Eskişehir’de başta genç Tarık Çamdal olmak üzere, N’Diaye, Erkan, Erman, Kamara, Veysel ve Tello çok iyiydi...

Trabzonspor’un bu futbolu Apollon Limassol maçı öncesi kötü sinyal...

Çünkü kaybedilen her puan ‘2010-11 şampiyonluk kupası’ ile yanıp tutuşan Trabzon için bu sezon da kayıp yıl olur...

Trabzonspor yesin içsin Onur, Olcan ve Henrique’ye dua etsin...

Dün yarışa tutunduysa, o üç futbolcu sayesinde.