Vatikan'ın Hristiyan hacılar için İsrail'in kuzeyindeki Tiberias (Taberiye) Gölü kenarında yapımına başladığı beş yıldızlı otel inşaatının temel kazısında 1'inci yüzyıla ait bir sinagog bulundu. İsrail ile Golan Tepeleri arasında yer alan ve Celile Gölü olarak da anılan Taberiye Gölü Hristiyan dünyası için oldukça önemli bir bölge. İncil'de Hz. İsa'nın mesajını bu bölgede yaydığı, Havarilerini topladığı, hatta bazı mucizelerini burada insanlara gösterdiği ifade ediliyor. Bir süre önce göl kıyısında Vatikan mülkiyetinde Hristiyan hacılara hizmet verecek bir otel inşaatı başladı. 80 dönümlük alan üzerinde "Magdala Projesi" adı verilen 150 yataklı, 5 yıldızlı otelin temel inşaatı kazısı sırasında ise 1'nci yüzyıldan kalma tarihi bir Sinagog kalıntısına ulaşıldı. Keşfin ardından İsrail yönetimi, uzmanlarına temel kazısında yaptırdığı uzun incelemeler sonrası sinagog ve içindeki tarihi eserlere el koydu. Daha sonra yapılması planlanan tesis için de sinagogun koruma altına alınarak, kazıda bulunanların içinde sergileneceği bir müzenin de tesis içinde açılması şartıyla otel inşaatının devamına izin verdi. Söz konusu bu alan Taberiye gölüne sıfır noktasında yer alıyor. Projeyi sürdüren Vatikan'ın Kudüs'e atadığı Papaz Juan Maria Solana yaptığı açıklamada, "Kudüs'te Vatikan'a ait olan Papalık Enstitüsü Kudüs Notre Dame Merkezi gibi Hristiyan Hacılara hizmet etmesi amacıyla bu göl kenarındaki 150 yataklı olacak tesisin yapımına başladık. Başlatılan kazılar sırasında burada bir Sinagog bulduk. İsrail hükümeti burayı koruma altına almamız ve buluntuları sergilememiz şartıyla tesisin devamına izin verdi. Biz de burayı koruma altına alarak üzerini ahşap tavanla kapattık. Kazı sırasında üzerinde Yahudiliğin simgesi, 7 kollu şamdan Menorah bulunan iki büyük kaya, Sinagog salonu dediğimiz, orta alandaki kazıda bulundu. Bu kayalar, Yahudilerin, sinagog içinde, üzerinde Tevrat'ın 10 emrini açtıkları taş rahleler. Yine kazı alanında üzerinde "Milattan sonra 29" ibaresi olan Kral Herod dönemine ait madeni paralar bulduk. Bu buluntular, bize buranın Yahudilere ait bir Sinagog olduğu ve 1'inci yüzyıla ait olduğu konusunda şüphe bırakmadı" dedi. Kazı alanının bulunanlar ise sadece sinagogla sınırlı değil. Keşfedilen yapılar arasında mabet ile beraber küçük bir hamam ve aynı dönem de balık satıcılarının pazarı olduğuna inanılan tarihi bir de çarşı da bulunuyor. Solana, kazıda yüzlerce gönüllünün uzun süreden beri çalıştığını, günümüze kadar 40 milyon Amerikan doları harcandığını ve tesisin sona ermesi için gönüllülerden gelecek 60 milyon dolar daha paraya ihtiyaç olduğunu belirterek, "Hz. İsa mesajını bu bölgede Yahudilere tebliğ etmişti. Biliyoruz bölgede seyahat ederek insanlara mucizeler göstermişti. İsa'nın sağlığında ona ilk inananlar yani ilk havarileri balıkçılık yapan ve çamaşır yıkayarak hayatını kazanan kişilerdi. Buraya Latince'de "Duc in Altum!" yani "Ağını suya yeniden at!" anlamına gelen kiliseyi yaptık. Umarım yapılacak yardımlarla ihtiyaç olan para kısa sürede toplanarak burası Hristiyan hacıların hizmetine girecek" dedi.   Osmanlılar döneminde Sultan 2'nci Abdülhamid, bugün de Kudüs'te Hristiyan hacılara hizmet veren Vatikan'a ait Papalık Enstitüsü Kudüs Notre Dame Merkezi'nin yapımına izin vermişti. 2'nci Abdülhamid ayrıca 1888'den bu yana hizmet veren merkezin yanıbaşına Hristiyan hacıların eski şehre kolayca giriş yapmaları için, şehrin surlarında yeni bir kapı açtırmış kapıya da bugün de halen bu adla anılan, "Babu'l Cedid" yani "Yeni Kapı" adı verilmişti.