Kasulidis, Türk araştırma gemilerinin sözde Münhasır Ekonomik Bölgeleri'ni (MEB) terk etmeleri durumunda müzakere şartlarını tekrar değerlendirmeye alarak karar vereceklerini ifade etti.

Kasuldis, Türkiye’ye yönelik perde gerisi müdahalelerin olduğunu ancak bunların ne sonuç getireceğinin zaman içerisinde görüleceğini belirterek, buna paralel olarak, bu ayın sonunda adaya gelecek olan BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’yi güçlendirme çabalarının da sürdüğünü ifade etti.

Ahmet Davutoğlu’nun "Doğal gaz paylaşılmazsa çözümün iki devlet olacağı" şeklindeki açıklamasının sorulması üzerine Kasulidis, bu açıklamayla Türkiye’nin müzakerelerle ilgilenmediğini ve kendilerinin de müzakerelerden çekilme kararının doğruluğunu kanıtladığını savundu.

"TÜRKİYE DIŞ POLİTİKASI TAMAMEN BAŞARISIZ"

Kasulidis, ABD’yle ilişkilere de değinerek, ABD’nin IŞİD’le mücadele sebebiyle Türkiye’ye yoğunlaştığını ancak bunun, Türkiye’nin Kıbrıs’la ilgili olarak sakince yerinde oturması için kulis faaliyetleri yapmadıkları anlamına gelmediğini iddia etti.

İsrail, Mısır, Ürdün ve Lübnan gibi komşu ülkelerin, Güney Kıbrıs ile ABD arasındaki ilişkiden etkilenerek enerji ve terörizmle mücadele konusunda Güney Kıbrıs’ı ciddiye aldıklarını ve bu ülkelerin kendileriyle işbirliği yapmaları yönünde cesaretlendirildiklerini belirten Kasulidis, Türkiye’nin dış politikasında tamamen başarısız olduğunu da öne sürdü.