Ermenek'teki kazanın ardından "Madeni kapatmak isteyince 50 kişi bakanlardan ricacı oluyor" itirafı Türkiye'nin gündemine otururken "50 ricacıdan biri 17 Aralık yolsuzluk dosyasından" çıktı. Halktan ve Meclis'ten gizlenen bakanların fezlekesinde yer alan yasal dinleme kaydı "bir ocak için bir bakanın bir bakandan ricacı" olduğunu ortaya koyuyor. Dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, ricanın ardından bakanlık bürokratının "denizin içinde bizden çevre izni istiyorlar orada çevre izni veremeyez ki" sözlerine, "Hayır veremeyiz canım hayır o mümkün değil" diye isyan ediyor. Bayraktar'ın dinlemeye takılan konuşmasından ricacı olan ismin dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım olduğu anlaşılıyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in Ermenek'teki maden faciasının ardından yaptığı, "Madeni kapatmak isteyince 50 kişi devreye giriyor" itirafı Türkiye'nin gündemindeki yerini koruyor. Bu konu dün Ermenek'te bulunan Enerji Bakanı Taner Yıldız ve Bakan Çelik'e yeniden soruldu. Yıldız "50 kişi kim?' sorusuna yanıt vermemeyi tercih ederken; Çalışma Bakanı Çelik, "Sözlerim çarpıtıldı. Kanunsuz şekilde madeni açın diye bakandan talepte bulunulur mu?" dedi.

Cumhuriyet'ten Aykut Küçükkaya'nın haberine göre;, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet dosyasında Bayraktar fezlekesinde yaptığı araştırmada "yasal dinleme takılan bir rica konuşmasını" ortaya çıktı

Tarih: 3 Aralık 2013... Saat: 21.06... Dinlemeye takılan isimler dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar ile 17 Aralık operasyonunda gözaltına alınan İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ahmet Ayyıldız. Konuşma 3 dakika 11 saniye sürüyor. Konuşmanın bir bölümü aynen şöyle:

'Denizin içi çevre izin veremeyez ki!'

Erdoğan Bayraktar: Tamam peki... İyi oldu başka iyi işler normal yürüyor değil mi, problem yok.
Ahmet Ayyıldız: Yürüyor yürüyor ben işleri yürütüyorum yani o sizin şeyi sorduğunuz hani şeyle ilgili ocakla ilgili de Kutmangillerin o gelini de geldi ve o işte şey mi olan milletvekili olan yani bir aralarında bir ihtilaf var onların.
E.B: Hayır şimdi şöyle onu doğru diyorsun eğer orda.
A.Y.: Çekişme var aralarında çok.
E.B.: Hayır hayır orda şimdi eğer şeyden denizden kum mum çekiyorsa.
A.Y.: Evet
E.B.: Onu bir onu bir rapor etse ben onu Binali beye vereyim ya Binali beyde beni sıkıştırıp duruyor o diyor şey diyor Gülay, Dalyan diyor haksız diyor onda bir şey hisseleri var diyor, o adamlara diyor öyle işkence yapıyor diyor falan ama biz ordan sende baktırdın denizden kum çektiklerini tespit ettin. Şeyle filmlerle şeylerle.
A.Y.: Şeydeler denizden kum çekmeden çok orda yani tesisleri denizin içinde bizden çevre izni istiyor oralarda çevre izini veremeyiz ki denizin içi sayılır oralar dolgu alanı.
E.B.: Hayır veremeyiz canım hayır o mümkün değil ya o... Binali bey.
A.Y.: Evet onları veremeyiz yani he onu.
E.B.: Yok
A.Y.: Oralarda biz izin veremeyiz kıyı kenarı olduğu için kıyı kenarın içi denizin içi dolgu yeri ordan ben izin zaten veremem çevre izni koy kenara.
E.B.: Bilgin olsun da yani.
A.Y.: He tamam oldu.
E.B.: İyi hadi hayırlı akşamlar.
A.Y.: Sağol hayırlı akşamlar sağol.