Arap-İslam Bilimleri Tarihi eserinin birinci cildinin Türkçe'ye çevrilmesinin ardından İstanbul'da düzenlenen basın toplantısında konuşan Dünya İslam Bilimleri Tarihi Araştırmacısı Prof. Dr. Fuat Sezgin (90) kendisini simurg kuşuna benzeterek "Simurg kuşu ayrıldığı yuvasına 12 yıl sonra geri döndü. Ben de 54 sene önce ayrıldığım memleketime yeniden dönebiliyorum. Türkiye'nin dışında yaşayabileceğimi tasavvur etmiyorum demiştim ama 1961 yılında akademisyenlikten çıkarıldıktan sonra kendi memleketimde yaşayamayacağımı anladım. 30 sene önce bu kitabı çevirtmek istedik. Ne yapacaksınız bunu tercüme ettirip dediler. 30 yıl önce bu kitap Türkçe olarak yayınlansaydı, bugün Türkiye daha başka olurdu" dedi.

Dünya'ca ünlü tarihçi Fuat Sezgin, hayatını İslam Bilimler Tarihi araştırmalarına adamış, bu disiplinin yaşayan en büyük otoritesi olarak kabul edilen bir ilim adamı. Otuz yılı aşkın süredir çalışmalarını Frankfurt'ta bulunan Wolfgang Goethe Üniversitesi'ne bağlı, ay zamanda kurucusu ve direktöre olduğu Araş-İslam Bilimler Tarihi Araştırmaları Enstitüsünde yürütüyor. Prof. Dr. Sezgin'in şarkiyat çalışmaları için kaynak eser haline gelmiş ve hala aşılamamış olan Geschichte des Schrifttums Arap-İslam Tarihi) eseri İslam'ın İlk döneminden itibaren din, tarih, edebiyat, coğrafya ve haritacılık olmak üzere bütün ana ve yan bilim dallarını konu edinmekte.

 

YÖNETİM KURULU ÜYESİ BİLAL ERDOĞAN DA SEZGİN'İN YANINDA OTURDU

Prof. Dr. Fuat Sezgin tarafından İslam Kültür çevresinin Dünya bilim tarihindeki haklı konumunu, eğitim ve araştırma sahasında tanıtmak amacıyla kurulan Arap-İslam Bilim Tarini Enstitüsü'nün “30. Kuruluş Yıldönümü Özel Yayınıö olarak neşredilen 1984 yılından 2011 yılına kadar Enstitü Yayınlarına Yazılan Avrupa Dillerindeki Önsözler adlı eserinin Türkçe çevirisi tamamlandı. Kitapta, Arap-İslam Bilim Tarihi Enstitüsü'nün 30 yıl boyunca yayınladığı İslam kültür tarihine ait mühim yazmaların tanıtımları yapılmakta ve önemleri üzerinde duruluyor. Kitapta, tıptan matematiğe, müzikten coğrafyaya hemen her alanda İslam bilginleri tarafından telif edilmiş olan seçkin eserler hakkında kıymetli bilgiler verilmekte. Kitapların tanıtımı için Gülhane'deki İslam Bilim Tarihi Araştırmalar Vakfı'nda basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya vakfın kurucusu Prof. Dr. Fuat Sezgin, Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Mecit Çetinkaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu ve Vakıf Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Dr. Muammer Yıldız, iş adamı Yılmaz Ulusoy'un da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.

30 SENE ÖNCE ÇIKMIŞ OLSAYDI TÜRKİYE'NİN DURUMU BAŞKA OLURDU

Konuşmasına eğitim hayatı ve Almaya'ya gidişi ile ilgili bilgiler vererek başlayan Prof. Dr. Fuat Sezgin sık sık espriler yaparak davetlileri güldürdü. Sezgin, "Aranızda esneyen olursa bunu ölçü olarak kabul edeceğim" diyerek konuşmasının uzun olacağını vurguladı. Yaşamını kendi dilinden anlatan Prof. Dr. Fuat Sezgin, kendisini simurg kuşuna benzeterek "Simurg kuşu ayrıldığı yuvasına 12 yıl sonra geri döndü. Ben de 54 sene önce ayrıldığım memleketime yeniden dönebiliyorum. Türkiye'nin dışında yaşayabileceğimi tasavvur etmiyorum demiştim ama 1961 yılında akademisyenlikten çıkarıldıktan sonra kendi memleketimde yaşayamayacağımı anladım. Yıllar önce kitabın bir kısmını basmak için Türkiye'deki kurumlara götürdüm. Kitabın 1. cildi çıkmak üzereyken 30 forması çıkmışken kitabın tercüme edilmesini istedik. Bunu yapacaksınız kim okuyacak dediler. Bu kitaplar ile bize ne kadar yanlışlıklar geldiğini anlatmaya çalışıyordum. Ama sizler uyuyordunuz. Maalesef bu kitabın varlığından haberdar değildiniz. Kapılarına kadar gittim, bu kitabı tercüme ettirin dedim. Ama dinletemedim. Şimdi Türkiye'de bir uyanma başladı tünelin sonunda ışığı görmeye başlıyoruz demektir. 30 sene evvel bu kitap çıkmış olsaydı, bugünkü Türkiye'nin durumu başka olurdu" dedi.

TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK MÜKAFATINI VERMENİZ LAZIMDI?

Almanya'da yaptığı çalışmalarla ilgili bilgiler veren Prof. Sezgin, “Orada geniş bir imkanlar topluluğuyla çalışıyorum. İstediğim her şeyi veriyorlardı. Hamd etmesini bilmek lazım. Milletimizin bunu bilmesi lazım. Ben Türk milletinden neyi beklerdim biliyor musunuz? Yanımda, Cumhurbaşkanı'nın oğlunun yanında söylüyorum. Bana Türkiye'nin en büyük mükafatını vermeniz lazımdı fakat bunu veremediler, veremiyorlar. Bana Almanlar Gothe plaketi verdiler. Ondan bir sene sonra Almanya'nın birinci derecede ödülünü verdiler." dedi.

 

AMERİKA'NIN KEŞFİ SORUSU?

Yaptığı uzun konuşmanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Prof. Sezgin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Amerika kıtasına Kristof Kolomb'dan önce Müslüman denizcilerin ulaştığı" açıklaması ile ilgili olarak, “Sezgin, "Bunu yazdım, fakat bugüne kadar milletimden tek seda bana gelmedi. Bunun teessürü içindeyim. Ben bunlarla sizi harekete geçirmek istiyorum. Allah size bir hayat vermiş fakat bunu iyi kullanmıyorsunuz. Bunu iyi kullanmanız için heyecanı vermek istiyorum. Kitapta yazılan her şey doğrudur. Gelecek zamanlarda bunların müdafaasını yapmaya kendinizi hazırlayınız." diyerek cevapladı.

 

OKULLARDA SEÇMELİ BİLİM TARİHİ DERSİ

Sezgin, tercüme edilen kitabının Türkçe'ye geçirilmesi sırasında yeni eklemeler yapılıp yapılmadığı ile ilgili soruya ise "Türkler buna bugünkü halleriyle bir kelime ilave edemezler." cevabını verdi. Diğer ciltlerin tercümesinin ne zaman yapılacağı ile ilgili soruyu ise Sezgin, "O Allah'ın elinde. Ondan sonra bizim, Türklerin elinde. O kadar Türk hayranları var, onları takip etmeleri lazım." dedi. Öte yandan toplantıya katılan İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız da söz alarak okullarda seçmeli olarak bilim tarihi dersi koyduklarını, müfredatın da bu kapsamda yenileneceğini ifade etti. Yıldız, seçmeli dersin Türkiye geneline yayılabileceğini de belirtti.