Antalya'da düzenlenen 19'uncu Milli Eğitim Şurası'nda, Eğitim Bir Sen'in okul öncesinde 'değerler eğitimi' ile ilkokul 1'inci, 2'nci ve 3'üncü sınıflarda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin zorunlu hale getirilmesi yönündeki önerisi görüşülerek, komisyon kararı alındı. Komisyonun bu kararı, şura genel kurulunda görüşülecek.

Eğitim Bir Sen Genel Başkan Yardımcısı Ali Yalçın, Öğretim Programları ve Haftalık Ders Çizelgeleri grubunda alınan karara ilişkin şu açıklamalarda bulundu:

"Okul öncesi döneminde çocuklara değerler eğitiminin verilmesi önerimiz oldu. Bu öneri komisyon tarafından tartışıldı ve oylanarak kabul edildi. Bunun bir ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.

Yine ilkokul düzeyinde 1, 2 ve 3'üncü sınıflarda, anayasanın 24'üncü maddesi gereği ilkokul 4 ve ortaokullarda zorunlu olan din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin bu üç sınıfta verilmeyişinin şurada görüşülmesini özellikle teklif ettik. 1, 2, 3'üncü sınıflarda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin Anayasa'nın zorunluluğu ilkesi gereği verilmesi önerimiz oylanarak kabul edildi."

DEĞERLER EĞİTİMİ, DİN VE AHLAKİ KONULAR

Yalçın, okul öncesi 'değerler eğitim'yle ilgili bir soru üzerine ise, "Bizim önerimiz okul öncesinden itibaren din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin verilmesi şeklindeydi. Ancak komisyon kararı yazılırken okul öncesi için ifade 'değerler eğitimi' olarak yazıldı. Değerler eğitimi de zaten din ve ahlaki konulardır" diye konuştu.

VELİLERDEN CİDDİ TALEP VAR

Bu önerileriyle ilgili kararın, alt komisyondan şura genel kuruluna gelecek konular arasına alındığını kaydeden Ali Yalçın, "Bunun bir zorunluluk, ihtiyaç ve talep olduğunu düşünüyoruz. Velilerin bu konuda ciddi talebi var. Çünkü Avrupa'da din eğitiminin zorunlu, seçmeli olduğu yerler var. Belçika'da özellikle Katolik okullarında özellikle çocukların okula, derslere duayla başladığı, yine çocukların okul öncesi ve ilkokul düzeyinde kiliselere götürülerek, ayinlere katıldığı ve din adamlarının derse gelip bizzat iştirak ettiği uygulamalar var" diye konuştu.

OLAYA PEDAGOJİK YAKLAŞILMASI GEREKİYOR

Türkiye'de bu meseleye ideolojik bakıldığını belirten Ali Yalçın, "Halbuki olaya pedagojik yaklaşılması gerekiyor. Çünkü çocuklarda ruhsal, bedensel, fiziksel gelişimi, sosyo- kültürel faaliyetleri konuşurken çocukların ahlaki ve dini değerler bakımından beslenmemesi, bu konuda ihmal edilmesi doğru bir yaklaşım olmazdı. Bunun tartışılması ve velilerin talepleri doğrultusunda şura gündemine getirilmesi gerekiyordu. Eğitim Bir Sen olarak biz bu konudaki talebi şura gündemine taşımak için alt komisyonda gündeme getirdik. Alt komisyonda konu taraflarca, tüm katılımcılarca tartışıldı, uzun bir tartışma oldu ve sonunda oylanarak şura genel kuruluna gelmesi kabul edildi" diye konuştu. Eğitim Sen ile Eğitim İş sendikalarının temsilcilerinin ise bu öneriye ret oyu verdikleri kaydedildi.

KARMA EĞİTİME 'GİZLİ GÜNDEM' UYARISI

Antalya'da bugün 4 ana gündemde grup çalışmaları başlayan 19'uncu Milli Eğitim Şurası'nda, Eğitim Bir- Sen'in karma eğitim mecburiyetinin kaldırılmasına yönelik önerisinin 'ders çizelgeleri' ana başlığı yerine, dikkat çekmeyen 'okul güvenliği' içine son gün ekleneceği öne sürüldü.

Antalya'nın Manavgat İlçesi'nde Lykia World Hotel'de açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı tarafından yapılan 19'uncu Milli Eğitim Şurası'nda, ilk grup çalışmaları bugün başladı. Şura komisyonlarında Eğitim Bir- Sen Genel Başkanı Ahmet Özer tarafından daha önce dile getirilen karma eğitim zorunluluğunun kaldırılması, okullarda kız- erkek sınıfları oluşturulması yönündeki önerisinin, gizli gündem maddesi olarak kararlara ekleneceği iddiası tartışılıyor.

KARMA EĞİTİM OKUL GÜVENLİĞİ BÖLÜMÜNE EKLENECEK İDDİASI

Şuraya katılanlardan Eğitim- İş Sendikası Genel Başkanı Veli Demir, Eğitim Bir- Sen'in gizli ajandasında bakanlığın gündeminde olmayan üç madde olduğunu öne sürerek bunların karma eğitimin sonlandırılması, anaokuluna kadar seçmeli din derslerinin indirilmesi ve turizm otelcilik liselerinde uygulanan servis dersinin kaldırılması olduğunu ileri sürdü.

Şu anda Eğitim Bir- Sen ve bakanlık bürokratlarının gizliden gizliye, alttan alta bunların geçmesine çalıştıklarını öne süren Veli Demir, şöyle konuştu:

"Sayın Milli Eğitim Bakanı gündemlerinde olmadığını, böyle bir şeyin olmayacağını söylemesine rağmen bizim endişemiz, bunun bir şekilde geçeceği. Çünkü 18'inci Mili Eğitim Şurası'nın gündeminde de 4+4+4 olmamasına rağmen, yine Eğitim Bir Sen'in gündemiyle o dönem şuraya gelmişti ve daha sonra da 4+4+4 bildiğiniz gibi meclisten geçti. Bizzat okul güvenliği 4'üncü madde son bölümüne ekleneceğini ve oldu bittiyle bu maddenin geçeceğini düşünüyorum. Bu anlamda da üniversiteler, eğitim fakülteleri, sendikalar ve kamuoyunu uyarıyorum ve bu konulara sahip çıkmaları gerektiğini düşünüyorum. Açıkçası yangın çıkarmak istiyorlar. Biz Eğitim İş olarak tüm Türkiye'yi buradan uyarıyoruz, yangın çıkarılmak isteniyor yangın var herkes dikkat etsin diyoruz. Kamuoyunun gündeminden kaçırılmak isteniyor. Şimdi birinci bölümde müfredat ve haftalık ders çizelgeleri tartışılıyor. Herkesin gözü orada, çok yoğun tartışmalar var. Herkes dikkat kesilmiş ama okul güvenliği bölümüne dikkat edilmedi, biraz gözden kaçırıldı gibi. Benim tahminim, kız ve erkek çocukların ayrı olmasının okul güvenliği bakımından daha doğru olacağı bahanesiyle kamuoyu gündemine taşınacak ve oradan geçirilebilir diye düşünüyorum. Okul güvenliğiyle ilgili ana başlığa karma eğitimin sonlandırılması eklenecek."

ANAOKULDAN İTİBAREN DİN DERSİ TARTIŞILMAYA BAŞLADI

Anaokuluna kadar seçmeli din derslerinin indirilmesinin ders müfredatları ve haftalık ders çizelgesi grubunda tartışılmaya başlandığını da belirten Veli Demir şöyle devam etti:

"Şu anda Eğitim Bir Sen'liler tarafından tartışılmaya başlanıldı. Biz ise kimin din dersi alacağını, kimin din dersi almayacağını tartışmıyoruz. Biz bilime pedagojiye aykırı olduğunu düşünüyoruz. Çocuklarda bir soyut algı devresi, bir de somut algı devresi var. Şu anda çocukta 11- 12 yaşına kadar somut düşünür. Bu somut evrede çocuklara din kültürü verilmesinin pedagojik olmadığı, bilimsel olmadığını düşünüyoruz. 11- 12 yaşından sonra ancak velinin isteğiyle öğrencinin isteğiyle seçmeli din derslerinin verilebileceğini düşünüyoruz."

ORTAÇAĞ DÜŞÜNCESİ

Eğitim Bir Sen'in turizm ve meslek liselerinde alkol sunumu dersinin kaldırılması yönündeki önerisinin de şu an lafta Milli Eğitim'in gündeminde olmadığı, ama yandaş sendika Eğitim Bir sen tarafından sürekli satıldığını belirten Eğitim İş Genel Başkanı Demir sözlerini şöyle tamamladı:

"Yine ders programları, çizelgeleri gündemine ara sıra sokulmak istenmekte. Bizzat Antalya halkının, ulusumuzun dikkat etmesi lazım. 35 milyar dolarlık geliri var turizmin. Yani o zaman biz turistlere 'Servis elemanlarını Amerika'dan, Avrupa'dan getir' mi diyeceğiz. Böyle bir saçmalık olamaz. Bunun arkasından şu gelir, 'kadın hastaya kadın doktor girsin, erkek hastaya erkek doktor girsin' mantığının bir ürünüdür. Bu ortaçağ düşüncesidir, bunu kabul etmemiz mümkün değil."

DHA