Adalet Bakanı Bozdağ, Ergenekon davasının gerekçeli kararının 6 aydır yazılmamasını "hak ihlali olarak gördüğünü" belirtti.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre kararların gerekçesinin en geç 15 gün içinde dosyaya konulması gerektiğini belirterek, Ergenekon Davası'nda 6 aydır gerekçeli karar yazılmamasını hak ihlali olarak gördüğünü söyledi.

Kamuoyunda "yeni demokratikleşme paketi" olarak bilinen Terörle Mücadele Kanununun 10. Maddesi Uyarınca Kurulan Ağır Ceza Mahkemelerinin Kaldırılmasına ve Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifinin ikinci gün görüşmeleri TBMM Adalet Komisyonu'nda devam ediyor.

Yeniden yargılanma tartışmalarının ardından TBMM Başkanlığı'na sunulan kanun teklifinin komisyon toplantısına, Ergenekon Davası'nın sanıkları CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün ve CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal da katıldı.

Aygün, söz alarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 17 Aralık operasyonundan sonra, emniyette ve yargıda kendilerine karşı komplo kurulduğunu söylediğini, "çete var" dediğini ve gizli bilgi ve belgelerin basına servis edildiğini belirttiğini anlattı.

"Bizi Başbakan'ın dediği örgüt bu hale getirdi" diyen Aygün, cezaevindeyken Başbakan'ın anlattığı olayları kendilerinin de yaşadığını söyledi.

Başbakan Erdoğan'ın yargıya güvenmediğini ifade ettiğini de dile getiren Aygün, "Güvenmediğiniz yargı bizi mahkum etti. Yurtdışına çıkış yasağımız var. Cumhurbaşkanı geçen hafta yurt dışı gezisine davet etti, gidemedik. Hala mallarıma el konulmuş vaziyette. Neden 6 yıldır bununla ilgili bir şey söylemediniz? Rıza Sarraf'ın malvarlığındaki tedbir kalktı" diye konuştu.

Aygün, Başbakan Erdoğan'ın dürüst olmamakla suçladığı Cumhuriyet savcısının karşısında 7 saat ter döktüğünü ifade etmesi üzerine Haberal, "Sen şanslıymışsın ben 22 saat ter döktüm" dedi.

Teklifin, yargılandıkları özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasını öngördüğüne dikkati çeken Aygün, "Bizim gerekçeli kararımız daha çıkmadı. Bu kanun çıktıktan sonra ne olacak?" diye sordu. Aygün, Yargıtay üyesi Gürsel Yalvaç'ın, gerekçeli kararları, ölüm dışında, kararı veren hakimlerin yazması gerektiğine ilişkin içtihadı dile getirmesi üzerine, buna itiraz etti.

Teklifte yeniden yargılamayla ilgili bir şey olmadığını da kaydeden Aygün, "Bizi yargılayan, bize bu cezayı çektiren, mallarımıza el koyan adamlara gerekçeli karar yazdırmayın. Sayın Bakan lütfen sesinizi gür çıkartın" dedi.

Sinan Aygün, Ergenekon Davasında kararın 5 Ağustos 2013'te verildiğini anımsatarak, "6 ay gerekçeli karar yazılmaması suç mu, değil mi?" diye sordu.

"Adalet Bakanı olarak yapabileceğim bir şey yok"

Adalet Bakanı Bozdağ, mahkemelerin kararı açıklarken, gerekçesini de yazarak açıklaması gerektiğine inandığını belirterek, şöyle konuştu:

"Karar şu, gerekçem de şu diye herkesin yüzüne karşı kararı ve gerekçesini deklare etmeli. Verilmiş kararın gerekçesinin yazılmaması, yasanın çizdiği kuralların sınırının aşılmasıdır. Ceza Muhakemesi Kanunu 'hükmün gerekçesi tümüyle tutanağa geçirilmemişse en geç 15 gün içinde dava dosyasına konulur' diyor. 6 aydır gerekçeli kararın yazılmamasını hak ihlali olarak görüyorum."

Bozdağ'ın bu sözleri üzerine Haberal, "Bunca zaman kaybı olmuş. Gerekçeli kararı yazmayanlarla ilgili kim işlem yapacak?" sorusunu yöneltti.

Bozdağ ise Hakimler ve Savcılar Kanunu ile HSYK Kanunu'nda bu konuya ilişkin düzenlemeler bulunduğunu belirtti.

İlgili hakimlerin şikayet edilmesi halinde HSYK'nın inceleme ve soruşturma yetkisi olduğunu kaydeden Bozdağ, "Bu noktada benim, Adalet Bakanı olarak yapabileceğim müdahale yoktur. İzmir'deki bir savcıyı, 'canlı yayından soruşturma izlenir mi' diye aradım, neredeyse lince tabi tutuldum" diye konuştu.

Şikayetlerin kendisine gelmesi halinde HSYK'ya havale ettiğini anlatan Bozdağ, HSYK'nın ilgili dairesinin, inceleme ve soruşturma başlatılması önerisinde bulunması halinde, Kurul Başkanı sıfatıyla "olur" verdiğini ya da vermediğini belirtti.

Bozdağ, HSYK ile ilgili daha önce dile getirdiği Anayasa değişikliğinin el birliğiyle çıkarılması önerisini de yineledi.